Özdemir,'Yaş meyve-sebze sektöründe önemli adımlar atılmalı'

Ekonomi 09.01.2020 - 14:02, Güncelleme: 29.11.2021 - 14:41
 

Özdemir,'Yaş meyve-sebze sektöründe önemli adımlar atılmalı'

Mersin Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre 2019 yılında ülkemizin yaş meyve-sebze ihracatı 2.3 milyar dolar olmasına karşın, bu sektörde önemli adımlar atılması gerektiğini söyledi.

  Özdemir, Türkiye'nin Dünya İşlenmiş Meyve-Sebze Mamülleri İhracatındaki Yerine ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Türkiye, meyve-sebze üretiminde dünya genelinde üst sıralarda bulunmaktadır. Ayrıca yaş meyve-sebze, ülkemizin tarımsal ihracatında önemli bir yer tutmaktadır. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre 2019 yılında ülkemizin yaş meyve-sebze ihracatı 2.3 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Buna karşın, yaş meyve-sebze sektöründe önümüzdeki yıllar için zaman kaybetmeden atılması gereken önemli adımlar olduğu kanısındayım."dedi   Yaş Meyve-Sebzede Potansiyelimiz Yüksek   Özdemir, sektördeki sorunları giderecek politikaların uygulanması gerektiğini ifade eden Özdemir, "Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) rakamlarına göre son otuz yılda hem dünya sebze üretiminden hem de meyve üretiminden aldığımız pay yüzde 22 azaldı. Dolayısıyla, bu alanda sahip olduğumuz kaynakları çok daha verimli kullanmamız gerektiğini düşünüyorum.   Bu doğrultuda, öncelikle yaş meyve-sebze üretimi ve ihracatında sahip olduğumuz konumu daha da ileriye taşımamızı sağlayacak ve mevcut sorunları gidermeye yönelik politikalar oluşturmamız gerektiği kanaatindeyim.   Nitekim, bu konuya ilişkin 12-13 Haziran 2019 tarihinde TAGEM öncülüğünde düzenlenen çalıştay raporuna göre ülkemizde yüzde 15-40 arasında yaşanan ürün kayıpları, girdi maliyetleri, örgütlenme yapısı, erkenci çeşitlerin yetersizliği ve sözleşmeli yetiştiricilik gibi konular bu süreçte karşılaşılan en önemli engeller olarak ortaya çıkmaktadır." dedi    Yüksek Katma Değerli Ürünlere de Yönelmeliyiz   Özdemir, yüksek katma değerli endüstriyel ürünlere ilişkin olarak da "Meyve suları, konsantreleri, dondurulmuş meyve-sebzeler, salçalar, soslar, reçeller gibi yüksek katma değerli endüstriyel ürünlere yönelik adımlar atmamız artık elzem hale gelmiştir.   Örneğin, ülke olarak yaş meyve-sebzede 2.3 milyar dolar ihracatımız bulunurken, bu rakama ilave olarak, ülkemizin TİM tarafından yapılan ürün sınıflandırmasına göre meyve-sebze sanayi mamulleri ihracatı da 1.5 milyar dolar seviyesindedir.   Ancak, yine aynı sınıflandırmaya göre dünya genelinde 182 milyar dolarlık meyve-sebze sanayi mamulleri pazarı söz konusudur. Başka bir deyişle, Türkiye'nin toplam ihracatını aşan bu büyük pastadan aldığımız pay yüzde 1 dahi değildir." ifadelerini kullandı.   Belçika Konserve Patatesten Yılda 2 Milyar Dolar Kazanıyor   Dünya ülkelerinin bu konuda etkin çalışmalar yürüttüğünü belirten Özdemir,"TİM istatistiklerine göre yaş meyve-sebze ihracatından ülkemiz kilogram başına 0.56 dolar gelir elde ederken, dondurulmuş ve kurutulmuş meyve-sebzelerden kilogram başına 2.05 dolar, meyve-sebze sularından 1.52 dolar ve bu ürünlerin konservelerinden 1.22 dolar kazanç sağlamaktadır. Yani, katma değer yaratmanın getirisi en az iki kat daha fazladır.   Dünya genelinde bu konuda çok daha çarpıcı örnekler bulunmaktadır. Patates üretimi ülkemizden daha az olan Belçika sadece dondurulmuş, konserve patatesten yılda 2 milyar dolar gelir elde etmektedir.   Benzer şekilde, domates üretimi Türkiye'den düşük olan İtalya hazır, konserve domates ihracatından yılda 1.8 milyar dolar kazanmaktadır. İsviçre alkolsüz içeceklerden 1.8 milyar dolar ve Fransa ise sadece mineral, gazlı sulardan 1 milyar dolar yıllık ihracat geliri sağlamaktadır." dedi   Meyve-Sebze Politikaları Bütüncül Olmalı   Özdemir, tarımsal ihracatta rekabetçiliğe dikkat çekerek, "Ürün desenimiz içerisinde yüksek katma değer yaratan meyve-sebze sanayi mamul üretiminin teşvik edilmesi ve bu kapsamda yapılacak her türlü yatırımın güçlü bir şekilde desteklenmesi önümüzdeki yıllarda tarımsal ihracatta rekabetçi olabilmemiz açısından büyük önem taşımaktadır.   Devletimizden beklentimiz, ülkemiz tarımı için en kritik alt sektörlerden biri olan meyve-sebze politikalarını hem tazede hem de mamullerinde bütüncül bir bakış açısı ile değerlendirmesi ve bu doğrultuda lojistikten pazarlamaya, teşviklerden finansman imkanlarına kadar birbirini destekleyen mekanizmalarla sahip olduğumuz potansiyeli harekete geçirmesidir."dedi
Mersin Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre 2019 yılında ülkemizin yaş meyve-sebze ihracatı 2.3 milyar dolar olmasına karşın, bu sektörde önemli adımlar atılması gerektiğini söyledi.

 

Özdemir, Türkiye'nin Dünya İşlenmiş Meyve-Sebze Mamülleri İhracatındaki Yerine ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Türkiye, meyve-sebze üretiminde dünya genelinde üst sıralarda bulunmaktadır. Ayrıca yaş meyve-sebze, ülkemizin tarımsal ihracatında önemli bir yer tutmaktadır. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre 2019 yılında ülkemizin yaş meyve-sebze ihracatı 2.3 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Buna karşın, yaş meyve-sebze sektöründe önümüzdeki yıllar için zaman kaybetmeden atılması gereken önemli adımlar olduğu kanısındayım."dedi

 

Yaş Meyve-Sebzede Potansiyelimiz Yüksek

 

Özdemir, sektördeki sorunları giderecek politikaların uygulanması gerektiğini ifade eden Özdemir, "Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) rakamlarına göre son otuz yılda hem dünya sebze üretiminden hem de meyve üretiminden aldığımız pay yüzde 22 azaldı. Dolayısıyla, bu alanda sahip olduğumuz kaynakları çok daha verimli kullanmamız gerektiğini düşünüyorum.

 

Bu doğrultuda, öncelikle yaş meyve-sebze üretimi ve ihracatında sahip olduğumuz konumu daha da ileriye taşımamızı sağlayacak ve mevcut sorunları gidermeye yönelik politikalar oluşturmamız gerektiği kanaatindeyim.

 

Nitekim, bu konuya ilişkin 12-13 Haziran 2019 tarihinde TAGEM öncülüğünde düzenlenen çalıştay raporuna göre ülkemizde yüzde 15-40 arasında yaşanan ürün kayıpları, girdi maliyetleri, örgütlenme yapısı, erkenci çeşitlerin yetersizliği ve sözleşmeli yetiştiricilik gibi konular bu süreçte karşılaşılan en önemli engeller olarak ortaya çıkmaktadır." dedi

 

 Yüksek Katma Değerli Ürünlere de Yönelmeliyiz

 

Özdemir, yüksek katma değerli endüstriyel ürünlere ilişkin olarak da "Meyve suları, konsantreleri, dondurulmuş meyve-sebzeler, salçalar, soslar, reçeller gibi yüksek katma değerli endüstriyel ürünlere yönelik adımlar atmamız artık elzem hale gelmiştir.

 

Örneğin, ülke olarak yaş meyve-sebzede 2.3 milyar dolar ihracatımız bulunurken, bu rakama ilave olarak, ülkemizin TİM tarafından yapılan ürün sınıflandırmasına göre meyve-sebze sanayi mamulleri ihracatı da 1.5 milyar dolar seviyesindedir.

 

Ancak, yine aynı sınıflandırmaya göre dünya genelinde 182 milyar dolarlık meyve-sebze sanayi mamulleri pazarı söz konusudur. Başka bir deyişle, Türkiye'nin toplam ihracatını aşan bu büyük pastadan aldığımız pay yüzde 1 dahi değildir." ifadelerini kullandı.

 

Belçika Konserve Patatesten Yılda 2 Milyar Dolar Kazanıyor

 

Dünya ülkelerinin bu konuda etkin çalışmalar yürüttüğünü belirten Özdemir,"TİM istatistiklerine göre yaş meyve-sebze ihracatından ülkemiz kilogram başına 0.56 dolar gelir elde ederken, dondurulmuş ve kurutulmuş meyve-sebzelerden kilogram başına 2.05 dolar, meyve-sebze sularından 1.52 dolar ve bu ürünlerin konservelerinden 1.22 dolar kazanç sağlamaktadır. Yani, katma değer yaratmanın getirisi en az iki kat daha fazladır.  

Dünya genelinde bu konuda çok daha çarpıcı örnekler bulunmaktadır. Patates üretimi ülkemizden daha az olan Belçika sadece dondurulmuş, konserve patatesten yılda 2 milyar dolar gelir elde etmektedir.

 

Benzer şekilde, domates üretimi Türkiye'den düşük olan İtalya hazır, konserve domates ihracatından yılda 1.8 milyar dolar kazanmaktadır. İsviçre alkolsüz içeceklerden 1.8 milyar dolar ve Fransa ise sadece mineral, gazlı sulardan 1 milyar dolar yıllık ihracat geliri sağlamaktadır." dedi

 

Meyve-Sebze Politikaları Bütüncül Olmalı

 

Özdemir, tarımsal ihracatta rekabetçiliğe dikkat çekerek, "Ürün desenimiz içerisinde yüksek katma değer yaratan meyve-sebze sanayi mamul üretiminin teşvik edilmesi ve bu kapsamda yapılacak her türlü yatırımın güçlü bir şekilde desteklenmesi önümüzdeki yıllarda tarımsal ihracatta rekabetçi olabilmemiz açısından büyük önem taşımaktadır.

 

Devletimizden beklentimiz, ülkemiz tarımı için en kritik alt sektörlerden biri olan meyve-sebze politikalarını hem tazede hem de mamullerinde bütüncül bir bakış açısı ile değerlendirmesi ve bu doğrultuda lojistikten pazarlamaya, teşviklerden finansman imkanlarına kadar birbirini destekleyen mekanizmalarla sahip olduğumuz potansiyeli harekete geçirmesidir."dedi

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.