Seçer 'Bu Bayramda Zengin Yoksulu, Güçlü Güçsüzü Hatırlasın'

08.08.2019 - 14:08, Güncelleme: 29.11.2021 - 14:41
 

Seçer 'Bu Bayramda Zengin Yoksulu, Güçlü Güçsüzü Hatırlasın'

Başkan Seçer, “Mersin benim, doğduğum, doyduğum, mutlu olduğum yaşamımın her anını geçirdiğim kent. Bu kadim kentin, bu tarihi miras üzerinde yaşayan kentin Belediye Başkanıyım. Bu kavram altı doldurulması gereken bir kavram. Ben bu kentin abisiyim, bu kentin anasıyım, babasıyım. Bu kentin her şeyiyim. Bundan sonra da ömrünü bu kente vakfetmiş bir insanım. Bu kente aşık olmamak mümkün değil” dedi.

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, TRT Çukurova Radyosu’nda Cem Kurtçu’nun sunduğu “Akdeniz’den Toroslar’a” programının konuğu oldu. Mersin’in kendisi için önemini vurgulayan Başkan Seçer, “Mersin benim, doğduğum, doyduğum, mutlu olduğum yaşamımın her anını geçirdiğim kent. Bu kadim kentin, bu tarihi miras üzerinde yaşayan kentin Belediye Başkanıyım. Bu kavram altı doldurulması gereken bir kavram. Ben bu kentin abisiyim, bu kentin anasıyım, babasıyım. Bu kentin her şeyiyim. Bundan sonra da ömrünü bu kente vakfetmiş bir insanım. Bu kente aşık olmamak mümkün değil” dedi. Seçer, bayram öncesinde birlik ve beraberlik çağrısı yaparak, “Zengin, yoksul insanları hatırlasın. Güçlü güçsüzü, küçükler büyüklerini, komşu komşuyu hatırlasın. Bir arada olalım. Anamur’dan Tarsus’a kadar 16 bin metrekare Mersin toprakları üzerinde yaşayan tüm yurttaşlarımın Kurban Bayramlarını kutluyorum. Bayram tatili için herkesi Mersin’e davet ediyorum” diye konuştu. Öğrenciler için yurt girişimlerinin bulunduğunu aktaran Seçer, “Mümkünse öncelikle kız öğrenci yurtları yapmak istiyoruz. Gülnar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden tahsis ettiğimiz yurdu projelendiriyoruz. Bir tas çorbanın önemi büyüktür öğrenci için. Çok küçük maddi değerlerdir bunlar, ama önemi büyüktür” dedi. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, TRT Çukurova Radyosu’nda Cem Kurtçu ile “Akdeniz’den Toroslar’a” programının canlı yayın konuğu oldu. Başkan Seçer, programda birbirinden farklı pek çok konuya değinerek, Mersin’i ne kadar çok sevdiğinden, göreve ilk geldiği günden itibaren yapmayı planladıklarından, Mersin’i dünya görüşüne göre yöneteceğinden ve Mersin’in sahip olduğu zenginlikler ile potansiyellerden bahsetti.   “Bu kente aşık olmamak mümkün değil” Mersin’in kendisi için önemini vurgulayan Başkan Seçer, “Mersin benim, doğduğum, doyduğum, mutlu olduğum yaşamımın her anını geçirdiğim kent. Bu kadim kentin, bu tarihi miras üzerinde yaşayan kentin Belediye Başkanıyım. Bu kavram altı doldurulması gereken bir kavram. Ben bu kentin abisiyim, bu kentin anasıyım, babasıyım. Bu kentin her şeyiyim. Bundan sonra da ömrünü bu kente vakfetmiş bir insanım. Bu kente aşık olmamak mümkün değil” dedi.   “Yeşil ve temiz bir Mersin benim için çok önemli” Mersin’i düzene sokmak istediğini vurgulayan Başkan Seçer, “Göreve geldiğimde ilk yapacağım hizmet kenti düzene sokmaktı. Ben yaşamımda da titiz bir insanım. İlk arzum tiril tiril, düzenli, rahat yaşayabileceğiniz bir kent haline getirmekti. Park ve Bahçeler ile Çevre Koruma Kontrol Dairesi Başkanımız benden çok çekiyor. Yeşil ve temiz bir Mersin benim için çok önemli. Tabi birçok alan sosyal ve ekonomik olarak önemli ama ‘Aslan yattığı yerden belli olur’ derler. Bu yüzden benim için bu iki hizmet oldukça önemli” diye konuştu.    “Bu kenti dünya görüşüme göre yöneteceğim” Mersin’i dünya görüşüne göre yöneteceğinden söz eden Seçer, şöyle devam etti: “Ben çağdaş, ilerici, devrimci ve dönüşümcü bir insanım. Bir ülkenin dönüşmesi için de eğitim son derece önemli. Çocuklarımızı iyi eğitmeliyiz. Akılları gerilerde değil, ilerilerde olmalı. ‘Hayatta en hakiki mürşit ilimdir’ diyen Ulu Önder’in izinde yürüyen bir belediye başkanıyım.  Bu sebeple de eğitime çok önemli bütçeler ayırmak istiyoruz. Bu eğitim yardımları daha önceki dönemlerde de gerçekleştirilmiş ama biz çok daha fazla geliştirmek istiyoruz. Hedefimiz 5 bin öğrenci. 8 ilçemizde yeni binalar tadil ediliyor, elden geçiriliyor. Bunlar öğrencilerimize hizmet verecek ve kurslarını almaya başlayacaklar. Tabi bu öğrenciler sosyo-ekonomik yapıları zayıf olan öğrenciler. Farklı desteklerimiz de olacak. Ücretsiz kaynaklar gibi. Geçtiğimiz dönemde 88 öğretmenimiz vardı, bu yıl 190 öğretmen hedefliyoruz.”   “Yurt girişimlerimiz var” Eğitim yardımlarının devam edeceğinden ve geçtiğimiz dönemde yapılan 1000 TL eğitim yardımından söz eden Seçer, Büyükşehir Belediyesi olarak yurt girişimleri olduğunu aktararak, şunları söyledi: “Ben göreve geldiğimde bunun bir kısmı ödenebilmişti. Göreve gelir gelmez yardımları, toplamda 3.5 milyon TL hesaplarına yatırdık. Sıkıntılı bütçe ortamına rağmen yatırdık ve tasarruf tedbirleri dışında tuttuk. Bu yıl yaklaşık 8 bin öğrenci hedefliyoruz. Bütün kazanan öğrencilerimize vereceğiz. Yurt girişimlerimiz var. Bu bizim partimizin de politikası. Mümkünse öncelikle kız öğrenci yurtları yapmak istiyoruz. Gülnar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden tahsis ettiğimiz yurdu projelendiriyoruz. Bir tas çorbanın önemi büyüktür öğrenci için. Çok küçük maddi değerlerdir bunlar, ama önemi büyüktür. Biz bu yıl bir ilki başlattık. Mersin Üniversitesi’nin girişinde her gün iftar sofrası kurduk ve ben de oraya katıldım. Öğrencilerin o teşekkürü beni çok mutlu etti. Ailelerinin selamını ilettiler ve bu geri dönüşleri beni çok mutlu etti. Üniversiteye yakın bir bina kiraladık ve orada öğrencilerimizin kıyafetlerini yıkamaları için bir yer kuruyoruz. Öğrencilerimiz için çok proje var sırada. Bedava internet erişimi sahil boyunca var şu an.”   “Biz belediye olarak turizm merkezleri ilan edebiliriz” Mersin’in turizm potansiyelinin yetersiz olduğunu sözlerine ekleyen ve turizmin mutlaka merkezi yönetimin elinin değmesi gereken bir alan olduğundan bahseden Seçer, şunları söyledi: “Turizm potansiyeli yetersiz. Bu tabi lafla olmuyor. Plan ve proje çerçevesinden bunu gerçekleştirmesi gerekiyor. Hem merkezi hem yerel yönetimlerin bunu plan ve proje çerçevesinde bunu gerçekleştirmesi gerekiyor. Turizm mutlaka merkezi yönetimin elinin değmesi gereken bir alan. Turizm bacasız fabrikalardır. İstihdam anlamında önemlidir. Ben istihdamı önemsiyorum. İşsizlik hat safhada. Ben turizmi önemsiyorum. Sahil bandı projesi dilimize pelesenk oldu. Yılan hikâyesi oldu bitmedi. Umut ediyorum. Önemli bir çalışan kitlesi olacak. Uluslararası havaalanı projesi de önemli. Tabi bununla bitmiyor. Bizim 6 turizm bölgemiz var, hükümet tarafından ilan edilen. Bölge olmanın anlamı turizm teşviklerinin buraya yansımasını kolaylaştırıyor. Bu anlamda önemli. Biz belediye olarak turizm merkezleri ilan edebiliriz. Bizim seçim öncesi projeksiyonlarımızda da vardı. Anamur, Bozyazı, Aydıncık, Kızkalesi, Narlıkuyu gibi bölgelerde, bütün turizmin son derece önemli potansiyeller taşıdığını göreceksiniz. Butik otel yapımlarına uygun düzenlemeler yaparak orayı canlandırmak istiyoruz. Bu da bizim kendi spesifik projemiz. Çok yönlü değerlendirilecek bir alan ve Mersin bize bu imkânı sunuyor. Doğa, konferans, inanç, tarih, kültür turizmi gibi her alanda imkân sağlayan bir bölge. Önümüzdeki yıllarda Kızlar Hamamını da Milli Emlak’tan tahsis edeceğiz. Müracaatımızı yaptık. Şu anda Yapraklıkoy, Kızkalesi, Susanoğlu, Kocahasanlı, Kumkuyu gibi bütün plajlarımızı tavsiye ederim.”   “Burada insanlar huzur içerisinde yaşıyor” Mersin’in kozmopolit yapısına da değinen Seçer, “Muazzam bir zenginlik. Renk cümbüşü. Sanki Mersin Ankara’dan, İstanbul’dan bakıldığı zaman her gün kavganın, kaosun olduğu bir kent gibi görünür. Oysa burada insanlar huzur içerisinde yaşıyor. Ben söylüyorum burası en güvenli kent. Emeklileri davet ediyorum. Emekli olan insanlar gelsinler Mersin’de yaşasınlar. Huzur kenti. Gecenin hangi saatinde istiyorsanız beraber gidelim, hiçbir güvenlik tedbiri almadan istediğiniz mahalleye. Burası güvenli bir kent. Türkiye mozaiği. Bu kadim coğrafya üzerinde yaşamış halkların, inanç gruplarının bir sentezi Mersin. Muazzam bir şehir. Bir potada erimiş yansıması. Ben Mersin insanını müstesna görüyorum. Burada yaşamak bir ayrıcalık ve bir keyif. Bu aslında bizim dinamizmimizi de, ataleti de artırıyor. Tek tip bir kent yaratırsanız çok gri ve tembel bir kent olur. Üzerinde atalet olur, monotonluk olur. Ama renk cümbüşü, değişik kültürler, değişik bakış açıları, değişik gözlemler ve değişik renklerin olduğu bir yerde tabi ki daha farklı bir görüntü olur” diye konuştu.   “Dünyada Fransa’nın Nice’i, İtalya’nın Napoli’si konuşuluyorsa neden Türkiye’nin Mersin’i konuşulmasın?” Cem Kurtçu’nun “Büyükşehir Belediye Başkanı olarak nasıl bir Mersin hayal ediyorsunuz ve Mersin’i ulaştırmak istediğiniz noktayı bize tarif eder misiniz?” sorusuna yanıt veren Seçer, şunları söyledi: “Çağdaş, bir insanın yaşamak için tahayyül ettiği bir şehir ne ise Vahap Seçer de Mersin’i o hale getirmek istiyor ve getirmeye de başladı. Nihayetinde bir belediye başkanının görüşü o şehre yansıyacaktır. Ben çağdaş bir insanım. Dönüşümcü bir insanım. Dolayısıyla Mersin de hem çevre, hem ekonomi, hem sosyal yaşam açısından dönüşecek. Mersin’i modern, gelişmiş, refah toplumu olan, çevre kirliliğinin konuşulmadığı, yeşilin hakim olduğu, imar rantının ve kirliliğinin olmadığı, herkesin ürettiği, sanatın, kültürün, sporun konuşulduğu, her noktasında müzik, kahkaha sesi geldiği, insanların hoş olduğu, sabah evinden çıktığı zaman suratının somurtmadığı, günaydın dediği mutlu bir kent haline getirmek istiyoruz. Kent bu imkânları da sunuyor. Benim söylediğim hayal de değil. Burası Akdeniz’e kıyısı olan çok muazzam bir kent. Dünyada Fransa’nın Nice’i, İtalya’nın Napoli’si konuşuluyorsa neden Türkiye’nin Mersin’i konuşulmasın?”   Seçer, bayram tedbirlerini anlattı Büyükşehir Belediyesi olarak Kurban Bayramı’nda ne gibi tedbirler aldıklarını tek tek anlatan Seçer, şöyle devam etti: “Bizim daha önce süregelen bazı uygulamalarımız var. Onlar devam edecek. Biz dini ve milli bayramlarda daha önce alınmış bir meclis kararını uygulamaya soktuk. Biz geldiğimizde meclis kararı vardı. Dini bayramlarda toplu taşıma araçlarımız ücretsizdi ama milli bayramlar değildi. Biz onları da bu işin içine kattık. Şimdi hem dini hem milli bayramlarımızda Mersinliler ücretsiz olarak taşınacak. Zabıta Dairesi Başkanlığı’na bağlı ekipler Kurban Bayramı öncesinde denetimleri yapıyor. Bayram boyunca bu denetimler devam edecek. Dolmuşlarda, otobüslerde klima denetimi, gıda kontrolü, kaldırım işgalleri gibi birçok konuda vatandaşlarımızın bayram öncesi ve bayram süresince huzurlu bir bayram geçirmelerini bu denetimler ile sağlayacağız. Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi’nin görevleri var. Onlar da bayram öncesi başlattıkları çalışmaları bayram boyunca da devam ettirecekler. Özellikle kurulan kurbanlık ve kesim alanlarını dezenfekte edecekler. Temizlik çalışmaları aralıksız olarak devam edecek. Belediye Başkanı olarak ilk geçirdiğim bayram Ramazan Bayramı’ydı. O zaman da gül suyu ve dezenfektan kullanarak bütün camilerimiz temizlendi. Bu bayram da aynı uygulamayı devam ettiriyoruz. Bayram bizler için önemli. Kurban kesimi olacak bu bayramda. Çevre temizliği ve hijyeni açısından son derece önemli. 13 ilçemizde 26 noktada mobil kesim yapacağız birinci gün. 8 farklı noktada da mezbahalarımız bayram boyunca hizmette olacak. Yine geçen bayram olduğu gibi özel talimatım ile kent mezarlıklarımızın temizliklerini yaptırıp, bayrama uygun hale getiriyoruz. 4 binin üzerinde mezarlığımız var ama merkezde yoğun kapasiteli mezarlıklarımızı bayrama uygun hale getiriyoruz. Yine mezarlık servisi uygulamalarımız var. Bedava taşıyoruz. Arife günü başlayıp,  bayram boyunca ücretsiz ulaşım yurttaşlarımıza sağlanacak. Çağrı Merkezimiz ve Mersin İtfaiyesi de 24 saat hizmet verecek.”   “Bayramlarda bir arada, birlik içerisinde olalım” Son olarak Mersinli hemşehrilerine bir bayram mesajı ileten Seçer, “Bayramlar insanların bir araya gelmelerini sağlayan en önemli, özel günler olarak değerlendirilir. Son zamanlarda tabi asıl işlerinden ve geleneksel yapısından uzaklaştı. Yeni yaşam şartları, yeni konsept bunu böyle yaptı. Ama zorlayalım. Bir arada, birlik içerisinde olalım. Bu bayramlarda küçüklerimizi, büyüklerimizi hatırlayalım. Zengin, yoksul insanları hatırlasın. Güçlü güçsüzü, küçükler büyüklerini, komşu komşuyu hatırlasın. Bir arada olalım. Keyif içerisinde bayramımızı kutlayalım. Türkiye’nin sorunları aşması için bu bayramların aracılığıyla da birlik ve beraberlik duygularını pekiştirmesi lazım. Bayramları da bu duyguların pekişeceği gün olarak değerlendiriyorum. Tüm hemşehrilerimin bayramını kutluyor, hepsini sevgiyle kucaklıyorum. Anamur’dan Tarsus’a kadar 16 bin metrekare Mersin toprakları üzerinde yaşayan tüm yurttaşlarımın Kurban Bayramlarını kutluyorum. İnşallah daha nice güzel bayramları hep beraber mutluluk, huzur ve refah içerisinde Allah’ım kutlamayı nasip etsin” dedi.  
Başkan Seçer, “Mersin benim, doğduğum, doyduğum, mutlu olduğum yaşamımın her anını geçirdiğim kent. Bu kadim kentin, bu tarihi miras üzerinde yaşayan kentin Belediye Başkanıyım. Bu kavram altı doldurulması gereken bir kavram. Ben bu kentin abisiyim, bu kentin anasıyım, babasıyım. Bu kentin her şeyiyim. Bundan sonra da ömrünü bu kente vakfetmiş bir insanım. Bu kente aşık olmamak mümkün değil” dedi.

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, TRT Çukurova Radyosu’nda Cem Kurtçu’nun sunduğu “Akdeniz’den Toroslar’a” programının konuğu oldu. Mersin’in kendisi için önemini vurgulayan Başkan Seçer, “Mersin benim, doğduğum, doyduğum, mutlu olduğum yaşamımın her anını geçirdiğim kent. Bu kadim kentin, bu tarihi miras üzerinde yaşayan kentin Belediye Başkanıyım. Bu kavram altı doldurulması gereken bir kavram. Ben bu kentin abisiyim, bu kentin anasıyım, babasıyım. Bu kentin her şeyiyim. Bundan sonra da ömrünü bu kente vakfetmiş bir insanım. Bu kente aşık olmamak mümkün değil” dedi.

Seçer, bayram öncesinde birlik ve beraberlik çağrısı yaparak, “Zengin, yoksul insanları hatırlasın. Güçlü güçsüzü, küçükler büyüklerini, komşu komşuyu hatırlasın. Bir arada olalım. Anamur’dan Tarsus’a kadar 16 bin metrekare Mersin toprakları üzerinde yaşayan tüm yurttaşlarımın Kurban Bayramlarını kutluyorum. Bayram tatili için herkesi Mersin’e davet ediyorum” diye konuştu.

Öğrenciler için yurt girişimlerinin bulunduğunu aktaran Seçer, “Mümkünse öncelikle kız öğrenci yurtları yapmak istiyoruz. Gülnar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden tahsis ettiğimiz yurdu projelendiriyoruz. Bir tas çorbanın önemi büyüktür öğrenci için. Çok küçük maddi değerlerdir bunlar, ama önemi büyüktür” dedi.

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, TRT Çukurova Radyosu’nda Cem Kurtçu ile “Akdeniz’den Toroslar’a” programının canlı yayın konuğu oldu. Başkan Seçer, programda birbirinden farklı pek çok konuya değinerek, Mersin’i ne kadar çok sevdiğinden, göreve ilk geldiği günden itibaren yapmayı planladıklarından, Mersin’i dünya görüşüne göre yöneteceğinden ve Mersin’in sahip olduğu zenginlikler ile potansiyellerden bahsetti.

 

“Bu kente aşık olmamak mümkün değil”

Mersin’in kendisi için önemini vurgulayan Başkan Seçer, “Mersin benim, doğduğum, doyduğum, mutlu olduğum yaşamımın her anını geçirdiğim kent. Bu kadim kentin, bu tarihi miras üzerinde yaşayan kentin Belediye Başkanıyım. Bu kavram altı doldurulması gereken bir kavram. Ben bu kentin abisiyim, bu kentin anasıyım, babasıyım. Bu kentin her şeyiyim. Bundan sonra da ömrünü bu kente vakfetmiş bir insanım. Bu kente aşık olmamak mümkün değil” dedi.

 

“Yeşil ve temiz bir Mersin benim için çok önemli”

Mersin’i düzene sokmak istediğini vurgulayan Başkan Seçer, “Göreve geldiğimde ilk yapacağım hizmet kenti düzene sokmaktı. Ben yaşamımda da titiz bir insanım. İlk arzum tiril tiril, düzenli, rahat yaşayabileceğiniz bir kent haline getirmekti. Park ve Bahçeler ile Çevre Koruma Kontrol Dairesi Başkanımız benden çok çekiyor. Yeşil ve temiz bir Mersin benim için çok önemli. Tabi birçok alan sosyal ve ekonomik olarak önemli ama ‘Aslan yattığı yerden belli olur’ derler. Bu yüzden benim için bu iki hizmet oldukça önemli” diye konuştu. 

 

“Bu kenti dünya görüşüme göre yöneteceğim”

Mersin’i dünya görüşüne göre yöneteceğinden söz eden Seçer, şöyle devam etti:

“Ben çağdaş, ilerici, devrimci ve dönüşümcü bir insanım. Bir ülkenin dönüşmesi için de eğitim son derece önemli. Çocuklarımızı iyi eğitmeliyiz. Akılları gerilerde değil, ilerilerde olmalı. ‘Hayatta en hakiki mürşit ilimdir’ diyen Ulu Önder’in izinde yürüyen bir belediye başkanıyım.  Bu sebeple de eğitime çok önemli bütçeler ayırmak istiyoruz. Bu eğitim yardımları daha önceki dönemlerde de gerçekleştirilmiş ama biz çok daha fazla geliştirmek istiyoruz. Hedefimiz 5 bin öğrenci. 8 ilçemizde yeni binalar tadil ediliyor, elden geçiriliyor. Bunlar öğrencilerimize hizmet verecek ve kurslarını almaya başlayacaklar. Tabi bu öğrenciler sosyo-ekonomik yapıları zayıf olan öğrenciler. Farklı desteklerimiz de olacak. Ücretsiz kaynaklar gibi. Geçtiğimiz dönemde 88 öğretmenimiz vardı, bu yıl 190 öğretmen hedefliyoruz.”

 

“Yurt girişimlerimiz var”

Eğitim yardımlarının devam edeceğinden ve geçtiğimiz dönemde yapılan 1000 TL eğitim yardımından söz eden Seçer, Büyükşehir Belediyesi olarak yurt girişimleri olduğunu aktararak, şunları söyledi:

“Ben göreve geldiğimde bunun bir kısmı ödenebilmişti. Göreve gelir gelmez yardımları, toplamda 3.5 milyon TL hesaplarına yatırdık. Sıkıntılı bütçe ortamına rağmen yatırdık ve tasarruf tedbirleri dışında tuttuk. Bu yıl yaklaşık 8 bin öğrenci hedefliyoruz. Bütün kazanan öğrencilerimize vereceğiz. Yurt girişimlerimiz var. Bu bizim partimizin de politikası. Mümkünse öncelikle kız öğrenci yurtları yapmak istiyoruz. Gülnar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden tahsis ettiğimiz yurdu projelendiriyoruz. Bir tas çorbanın önemi büyüktür öğrenci için. Çok küçük maddi değerlerdir bunlar, ama önemi büyüktür. Biz bu yıl bir ilki başlattık. Mersin Üniversitesi’nin girişinde her gün iftar sofrası kurduk ve ben de oraya katıldım. Öğrencilerin o teşekkürü beni çok mutlu etti. Ailelerinin selamını ilettiler ve bu geri dönüşleri beni çok mutlu etti. Üniversiteye yakın bir bina kiraladık ve orada öğrencilerimizin kıyafetlerini yıkamaları için bir yer kuruyoruz. Öğrencilerimiz için çok proje var sırada. Bedava internet erişimi sahil boyunca var şu an.”

 

“Biz belediye olarak turizm merkezleri ilan edebiliriz”

Mersin’in turizm potansiyelinin yetersiz olduğunu sözlerine ekleyen ve turizmin mutlaka merkezi yönetimin elinin değmesi gereken bir alan olduğundan bahseden Seçer, şunları söyledi:

“Turizm potansiyeli yetersiz. Bu tabi lafla olmuyor. Plan ve proje çerçevesinden bunu gerçekleştirmesi gerekiyor. Hem merkezi hem yerel yönetimlerin bunu plan ve proje çerçevesinde bunu gerçekleştirmesi gerekiyor. Turizm mutlaka merkezi yönetimin elinin değmesi gereken bir alan. Turizm bacasız fabrikalardır. İstihdam anlamında önemlidir. Ben istihdamı önemsiyorum. İşsizlik hat safhada. Ben turizmi önemsiyorum. Sahil bandı projesi dilimize pelesenk oldu. Yılan hikâyesi oldu bitmedi. Umut ediyorum. Önemli bir çalışan kitlesi olacak. Uluslararası havaalanı projesi de önemli. Tabi bununla bitmiyor. Bizim 6 turizm bölgemiz var, hükümet tarafından ilan edilen. Bölge olmanın anlamı turizm teşviklerinin buraya yansımasını kolaylaştırıyor. Bu anlamda önemli. Biz belediye olarak turizm merkezleri ilan edebiliriz. Bizim seçim öncesi projeksiyonlarımızda da vardı. Anamur, Bozyazı, Aydıncık, Kızkalesi, Narlıkuyu gibi bölgelerde, bütün turizmin son derece önemli potansiyeller taşıdığını göreceksiniz. Butik otel yapımlarına uygun düzenlemeler yaparak orayı canlandırmak istiyoruz. Bu da bizim kendi spesifik projemiz. Çok yönlü değerlendirilecek bir alan ve Mersin bize bu imkânı sunuyor. Doğa, konferans, inanç, tarih, kültür turizmi gibi her alanda imkân sağlayan bir bölge. Önümüzdeki yıllarda Kızlar Hamamını da Milli Emlak’tan tahsis edeceğiz. Müracaatımızı yaptık. Şu anda Yapraklıkoy, Kızkalesi, Susanoğlu, Kocahasanlı, Kumkuyu gibi bütün plajlarımızı tavsiye ederim.”

 

“Burada insanlar huzur içerisinde yaşıyor”

Mersin’in kozmopolit yapısına da değinen Seçer, “Muazzam bir zenginlik. Renk cümbüşü. Sanki Mersin Ankara’dan, İstanbul’dan bakıldığı zaman her gün kavganın, kaosun olduğu bir kent gibi görünür. Oysa burada insanlar huzur içerisinde yaşıyor. Ben söylüyorum burası en güvenli kent. Emeklileri davet ediyorum. Emekli olan insanlar gelsinler Mersin’de yaşasınlar. Huzur kenti. Gecenin hangi saatinde istiyorsanız beraber gidelim, hiçbir güvenlik tedbiri almadan istediğiniz mahalleye. Burası güvenli bir kent. Türkiye mozaiği. Bu kadim coğrafya üzerinde yaşamış halkların, inanç gruplarının bir sentezi Mersin. Muazzam bir şehir. Bir potada erimiş yansıması. Ben Mersin insanını müstesna görüyorum. Burada yaşamak bir ayrıcalık ve bir keyif. Bu aslında bizim dinamizmimizi de, ataleti de artırıyor. Tek tip bir kent yaratırsanız çok gri ve tembel bir kent olur. Üzerinde atalet olur, monotonluk olur. Ama renk cümbüşü, değişik kültürler, değişik bakış açıları, değişik gözlemler ve değişik renklerin olduğu bir yerde tabi ki daha farklı bir görüntü olur” diye konuştu.

 

“Dünyada Fransa’nın Nice’i, İtalya’nın Napoli’si konuşuluyorsa neden Türkiye’nin Mersin’i konuşulmasın?”

Cem Kurtçu’nun “Büyükşehir Belediye Başkanı olarak nasıl bir Mersin hayal ediyorsunuz ve Mersin’i ulaştırmak istediğiniz noktayı bize tarif eder misiniz?” sorusuna yanıt veren Seçer, şunları söyledi:

“Çağdaş, bir insanın yaşamak için tahayyül ettiği bir şehir ne ise Vahap Seçer de Mersin’i o hale getirmek istiyor ve getirmeye de başladı. Nihayetinde bir belediye başkanının görüşü o şehre yansıyacaktır. Ben çağdaş bir insanım. Dönüşümcü bir insanım. Dolayısıyla Mersin de hem çevre, hem ekonomi, hem sosyal yaşam açısından dönüşecek. Mersin’i modern, gelişmiş, refah toplumu olan, çevre kirliliğinin konuşulmadığı, yeşilin hakim olduğu, imar rantının ve kirliliğinin olmadığı, herkesin ürettiği, sanatın, kültürün, sporun konuşulduğu, her noktasında müzik, kahkaha sesi geldiği, insanların hoş olduğu, sabah evinden çıktığı zaman suratının somurtmadığı, günaydın dediği mutlu bir kent haline getirmek istiyoruz. Kent bu imkânları da sunuyor. Benim söylediğim hayal de değil. Burası Akdeniz’e kıyısı olan çok muazzam bir kent. Dünyada Fransa’nın Nice’i, İtalya’nın Napoli’si konuşuluyorsa neden Türkiye’nin Mersin’i konuşulmasın?”

 

Seçer, bayram tedbirlerini anlattı

Büyükşehir Belediyesi olarak Kurban Bayramı’nda ne gibi tedbirler aldıklarını tek tek anlatan Seçer, şöyle devam etti:

“Bizim daha önce süregelen bazı uygulamalarımız var. Onlar devam edecek. Biz dini ve milli bayramlarda daha önce alınmış bir meclis kararını uygulamaya soktuk. Biz geldiğimizde meclis kararı vardı. Dini bayramlarda toplu taşıma araçlarımız ücretsizdi ama milli bayramlar değildi. Biz onları da bu işin içine kattık. Şimdi hem dini hem milli bayramlarımızda Mersinliler ücretsiz olarak taşınacak. Zabıta Dairesi Başkanlığı’na bağlı ekipler Kurban Bayramı öncesinde denetimleri yapıyor. Bayram boyunca bu denetimler devam edecek. Dolmuşlarda, otobüslerde klima denetimi, gıda kontrolü, kaldırım işgalleri gibi birçok konuda vatandaşlarımızın bayram öncesi ve bayram süresince huzurlu bir bayram geçirmelerini bu denetimler ile sağlayacağız. Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi’nin görevleri var. Onlar da bayram öncesi başlattıkları çalışmaları bayram boyunca da devam ettirecekler. Özellikle kurulan kurbanlık ve kesim alanlarını dezenfekte edecekler. Temizlik çalışmaları aralıksız olarak devam edecek. Belediye Başkanı olarak ilk geçirdiğim bayram Ramazan Bayramı’ydı. O zaman da gül suyu ve dezenfektan kullanarak bütün camilerimiz temizlendi. Bu bayram da aynı uygulamayı devam ettiriyoruz. Bayram bizler için önemli. Kurban kesimi olacak bu bayramda. Çevre temizliği ve hijyeni açısından son derece önemli. 13 ilçemizde 26 noktada mobil kesim yapacağız birinci gün. 8 farklı noktada da mezbahalarımız bayram boyunca hizmette olacak. Yine geçen bayram olduğu gibi özel talimatım ile kent mezarlıklarımızın temizliklerini yaptırıp, bayrama uygun hale getiriyoruz. 4 binin üzerinde mezarlığımız var ama merkezde yoğun kapasiteli mezarlıklarımızı bayrama uygun hale getiriyoruz. Yine mezarlık servisi uygulamalarımız var. Bedava taşıyoruz. Arife günü başlayıp,  bayram boyunca ücretsiz ulaşım yurttaşlarımıza sağlanacak. Çağrı Merkezimiz ve Mersin İtfaiyesi de 24 saat hizmet verecek.”

 

“Bayramlarda bir arada, birlik içerisinde olalım”

Son olarak Mersinli hemşehrilerine bir bayram mesajı ileten Seçer, “Bayramlar insanların bir araya gelmelerini sağlayan en önemli, özel günler olarak değerlendirilir. Son zamanlarda tabi asıl işlerinden ve geleneksel yapısından uzaklaştı. Yeni yaşam şartları, yeni konsept bunu böyle yaptı. Ama zorlayalım. Bir arada, birlik içerisinde olalım. Bu bayramlarda küçüklerimizi, büyüklerimizi hatırlayalım. Zengin, yoksul insanları hatırlasın. Güçlü güçsüzü, küçükler büyüklerini, komşu komşuyu hatırlasın. Bir arada olalım. Keyif içerisinde bayramımızı kutlayalım. Türkiye’nin sorunları aşması için bu bayramların aracılığıyla da birlik ve beraberlik duygularını pekiştirmesi lazım. Bayramları da bu duyguların pekişeceği gün olarak değerlendiriyorum. Tüm hemşehrilerimin bayramını kutluyor, hepsini sevgiyle kucaklıyorum. Anamur’dan Tarsus’a kadar 16 bin metrekare Mersin toprakları üzerinde yaşayan tüm yurttaşlarımın Kurban Bayramlarını kutluyorum. İnşallah daha nice güzel bayramları hep beraber mutluluk, huzur ve refah içerisinde Allah’ım kutlamayı nasip etsin” dedi.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.