Başkan Seçer, Çankaya İlkokulu Alanındaki İmar Planı Değişikliğini Değerlendirdi
Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin Eylül ayı olağan meclis toplantısının 2. Birleşiminde, Akdeniz Belediye Meclisi tarafından kabul edilen Çankaya İlkokulu alanındaki 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği de gündeme geldi. Meclis üyeleri arasında tartışmalara neden olan maddeyle ilgili açıklamada bulunan Başkan Seçer, “Söz uçar yazı kalır. Plan, proje yapılsın, arkadaşlarımız yardımcı olsun. En azından kamuoyunun da böyle bir endişesi varsa gerek kalmasın. Kamuoyunun şöyle bir endişesi var; bina yapılmış yapılmamış meselesi değil. Meclis’in bu işe onay vermesi vermemesi meselesi değil. Burada alınan kararın kamuoyunun indinde, kamuoyunun vicdanında kabul görmesi lazım. Bu endişeleri ortadan kaldıralım” dedi.
Büyükşehir Belediyesi olarak kendilerinin de söz konusu alanı usulüne uygun şekilde restore edip, orayı bir anaokulu yapmak istediklerini de anlatan Başkan Seçer, konunun öncelikle Akdeniz Belediye Meclisi’nde görüşüldüğünü söyledi. Seçer, “Bu konu kendi meclisinde gündeme gelmeden önce aslında benimle paylaşılsa, çok daha rahat, bu tartışmalara neden olmadan, kamuoyunu da boş yere meşgul etmeden, spekülasyonlara da neden olmadan hallolabilir. Biz orası restore edilmesin, orası çürüsün kalsın, orada bazı yasadışı işler olsun ya da çirkin bazı şeyler kulağımıza geliyor gibi bir şeyimiz yok. Bir an önce orayı yapalım, kente kazandıralım diyorum” dedi.
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Eylül ayı olağan toplantı döneminin ikinci birleşimi Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında yapıldı. Toplantıda Akdeniz Belediye Meclisi tarafından kabul edilen Çankaya İlkokulu alanındaki 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğiyle ilgili Meclis üyeleri arasında farklı tartışmalar yaşandı. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Başkan Seçer, “Burada alınan kararın kamuoyunun vicdanında kabul görmesi lazım. Bu endişeleri ortadan kaldıralım” dedi.
“Biz alelacele bir şey yapmadık”
Çankaya İlkokulu alanındaki imar değişikliğini Meclis üyeleri tarafından yeterince tartışıldığını vurgulayan Başkan Seçer, şunları söyledi:
“Biz alelacele bir şey yapmadık. Bu teklif, 1 Eylül tarihinde Akdeniz Belediyesi'nde kabul edilmiş ve bize gelişi 2.9.2020, yazı işlerimizde 4.9.2020'de işlem görmüş. Hatta bu gündeme alınmamış bu süre içerisinde, İmar’da beklemiş. Sonra Akdeniz Belediyesi’nin imar şubesi tarafından İmar’a gündeme alınması konusunda telkinde ya da uyarıda bulunulmuş. Eğer bu işlemi yapmaz isek bunu önergeyle yapacaklarını söylemişler, yani acele eden biz değiliz. Ben 8 Eylül günü geldim bu masaya oturdum, önüme bir önerge geldi. Ama ben bunu gündeme almıştım. Neden almıştım? Böyle gereksiz konularla tartışma açıp meşgul etmeyelim dedim. Israrla istiyor. Acele eden ben değilim. Normalde de şunu yapıyorum; ilçe belediyelerinden gelen teklifleri bir tartışma konusu olmasın diye zaman yitirmeden gündeme alıyorum. Şimdi burada zaman konusunda komisyonu sorgulayacaksınız. Yani iki-üç günde neden alelacele tartıştınız, getirdiniz? Bu başka bir tartışma konusu.”
“Bir an önce orayı yapalım, kente kazandıralım”
Aslında tartışmanın işin esası değil, işin usulü olduğunu dile getiren Seçer, şöyle devam etti:
“Bu konuyla ilgili Muhittin Bey benimle görüştü, anlattı. ‘Çok makul’ dedim. Orayı güzel restore edip, bir kreş yapalım. Bir vesile ile Vakıflar Bölge Müdürü’nün bizi ziyaretinde bu konu gündeme geldi. Lütfen bunu 1/5000’liğe uyduralım. Neden? Akar, bir de hayrat konularını bana anlattı. Eğer akar olursa, biz kendisinden talep ediyoruz, sıcak bakıyor. Daha Akdeniz Belediyesi yok gündemde. Biz başka konularda görüştük Bölge Müdürlüğüyle, Eshab-ı Kehf konusu da gündeme geldi. Masadan ayrılırken bu konuyu imar müdürümüze aktardım. ‘Burayı alacağız, kreş yapacağız ve gerekli imar değişikliklerini yapalım’ diye kendisine söyledim. Bir müddet sonra Sayın Gültak ile bir araya geldiğimizde bu konu gündeme geldi. ‘İster beraber çalışalım, benim de niyetim’ dedi. Aynı bizim niyetimizden bahsetti ama ‘benim bölgem, ben yaparsam mutlu olurum’ dedi. Şimdi orada ben şunu söyledim: ‘tabii ki siz yapın’. Neticede burası korunacak, usulüne uygun korunacak, dokusuna uygun korunacak. Buraya kadar bu hususta benim yaptığım bu. Ama şunu görüyorum. Ben Büyükşehir Belediye Başkanıyım. Bu konunun serencamını Sayın Gültak biliyor. Bu konu kendi meclisinde gündeme gelmeden önce aslında benimle paylaşılsa, çok daha rahat, bu tartışmalara neden olmadan, kamuoyunu da boş yere meşgul etmeden, spekülasyonlara da neden olmadan hallolabilir. Bizim bu konuda pek bilgimiz yoktu. Dediler ki, böyle bir konu geldi. Hayırlısı olsun, böyle de çıktı, kabul edildi, hayırlısı olsun. Üstünden birkaç gün geçti, Akdeniz Belediyesi çok ısrar ediyor, ‘bunu gündeme alın’ dediler, ‘alın’ dedim. Ama geç kaldık, gündemi yayınladık. ‘Peki’ dedim, gelecek aya kalsın. ‘Israrla önerge veririm’ diyorlar. Ben dedim ki, ‘yeterince Meclis’i geriyoruz, böyle gereksiz bazı hususlara hiç gerek yok, ben bunu gündeme alacağım, önerge falan da vermesin, komisyon bunu tartışsın’. Bizim buradaki rolümüz budur. Bizim niyetimiz orayı usulüne uygun şekilde restore etmek, orayı bir anaokulu yapmak. Bizim yapmak istediğimiz buydu. Şimdi burada tartışılan teknik konular da var. Sayın Başkanlar da söyledi, İmar Komisyonu üyesi arkadaşlarımız da söyledi. İşin usulüne uygun olabilmesi için belki orada ne proje yapılacaksa, hem Meclis bilgilenirdi, herkes bu konuda hemfikir olurdu, süratle bu kabul olurdu. Ama bunu yapmadan önce Koruma Kurulu’ndan da bu projenin herhangi bir sıkıntı yaratmayacağı, taraflarınca onaylanacağı görüşünden sonra bunu Meclis’e getirseydik çok daha iyi olurdu diyoruz. Biz orası restore edilmesin, orası çürüsün kalsın, orada bazı yasadışı işler olsun ya da çirkin bazı şeyler kulağımıza geliyor gibi bir şeyimiz yok. Bir an önce orayı yapalım, kente kazandıralım diyorum.”
Seçer: “Endişeleri ortadan kaldıralım”
Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Muhammet Gültak’a seslenen Seçer, “Siz bir proje çalıştım dediniz, projeyi çalışın. Bazı kaygılar var. Taks sıfır 30 diyorlar bu binanın, ki bu tescilli bina. Doğru oraya bir çivi bile çakamazsınız, yıkamazsınız da, hiçbir şey yapamazsınız. Ama taks 50 olarak bu planda var. Ama ben Sayın Tat’a da sordum. Siz yeni bir bina yapabilir misiniz? Yapabiliriz ama Sayın Gültak ‘yapmayacağım’ diyor. Söz uçar yazı kalır. Plan, proje yapılsın, arkadaşlarımız yardımcı olsun. En azından kamuoyunun da böyle bir endişesi varsa gerek kalmasın. Kamuoyunun şöyle bir endişesi var; bina yapılmış yapılmamış meselesi değil. Meclis’in bu işe onay vermesi vermemesi meselesi değil. Tamam burada sayısal üstünlük vardır, bu tarafa aittir, bu tarafa aittir, iki taraflı konuşuyorum. Burada alınan kararın kamuoyunun indinde, kamuoyunun vicdanında kabul görmesi lazım. Bu endişeleri ortadan kaldıralım” dedi.
Seçer, amacının bağcıyı dövmek değil üzüm yemek olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: “Şimdi oyladık kabul edildi, kamuoyunda bu tartışılır, tartıştırmaya gerek yok. Ben diyorum ki, bunu bekletin, bunu çekin, projeyi hazır edin, gerekli işlemleri yapın. Süreç öyle de devam edecek, böyle de. Yani başta yapacağımızı yapalım. Biz anladığım kadarıyla sonda yapacağınızı şimdi yapıyoruz. Siz sürece devam edin. Biz ‘yapmayın’ demiyoruz. Onaylatın, sonra komisyona havale edelim, o zaman gelsin buradan oybirliği ile geçsin, kamuoyu da meşgul olmasın. Yarın manşetler; Çankaya İlkokulu yıkılacak, şöyle olacak, böyle olacak. Siz söylediniz, ‘bilinçli olarak manipüle ediliyor’ dediniz. Kamuoyunun vicdanını da rahatlatalım, kamuoyunun endişesini de giderelim.”
Meclis’e getirilen teklifin tekrar görüşülmek üzere komisyona iadesi oy çokluğuyla reddedildi. Teklif, komisyondan geldiği gibi oy çokluğu ile kabul edildi.
“Meclis bitmeden bu tabloyu görmek istemezdim”
Meclisin dilek ve temenniler bölümüne geçildiğinde bazı meclis üyeleri Milli Eğitim Bakanlığı’nın uyguladığı uzaktan eğitim modeliyle bir kısım öğrencinin teknolojik cihaz ve internet altyapısı sıkıntı yaşadığını dile getirdi. O sırada meclis üyelerinin bir kısmı toplantı bitimini beklemeden salondan ayrıldı. Salonda kalan meclis üyeleri bu tablodan rahatsızlık duyduklarını söyledi. Başkan Seçer, Cumhur İttifakı’na mensup meclis üyelerinden Divan Katipleri dışında yalnızca iki kişi kaldığını ve ilçe belediye başkanlarının dahi toplantı bitimini beklemediğini söyledi. Seçer, söz konusu durumdan duyduğu rahatsızlığı dile getirerek, “Aslında ben de meclis bitmeden bu tabloyu görmek istemezdim. Ben de sitemimi dile getireyim. Hiçbir belediye başkanı da yok” dedi.
“Merkezi hükümetin makro anlamda bir perspektif çizerek yapması gereken bir çalışmaydı”
Başkan Seçer, uzaktan eğitim modelinde öğrencilerin yaşadığı sıkıntılara da değindi. Bazı ilçe belediyeleri bu konuda çalışma yürütse de asıl çalışma yürütmesi gereken kurumların ilgili bakanlıklar olduğunu belirten Başkan Seçer, “Bu konu merkezi hükümetin bu süreç devam ederken, daha önceden makro anlamda bir perspektif çizerek yapması gereken bir çalışmaydı. Şu anda sıkıntılar var. Ben de gidiyorum, mahallelerde hakikaten bu soru geliyor. Yani çocuklar yanımıza geliyor. Hafta sonu Silifke’deydim, orada da geldi çocuklar. ‘İnternet altyapımız yok’ dediler, ‘burada internete erişemiyoruz, tabletimiz yok, nereden bu online eğitimi alacağız’ gibi sorular soruyorlar. Ben Büyükşehir Belediyesi olarak arkadaşlarımızla yaptığımız toplantıda şunu söyledim, bireysel talepler geliyor. Yani çok yoksul aileler. Bunların tabii ki araştırmasını yapıyoruz. Onlara, öngördüğümüz ailelere yardımlarımızı yapıyoruz ama geniş, büyük bir çalışma. Mersin’in tüm tablet ihtiyacını, internet altyapı ihtiyacını karşılama gibi bir vizyonumuz ya da gücümüz, bütçemiz yok. Bunun tamamen ilgili bakanlıkların, kurumların yapacağı bir çalışma olacağını düşünüyorum” diye konuştu.