Mersinʹi ne kadar seviyorsunuz? Sedat Yılmaz yazdı
Mersin gelişmeye aç, elindeki potansiyelin kıymetini anlamamış, gelecek vadeden ama bir çok alanda geride kalmış, ilgi bekleyen bir kent. Neden böyle tanımladım. Tabiki kentin olumsuz sürecini olumluya çevirecek ve proje üretecek yöneticilere ihtiyaç olduğu gerçeğini görmek için.
Şu anda Mersinʹin öncelikli ve bundan sonraki yıllarda da başını çok ağrıtacak ulaşım ve trafik sorunu vardır.
Son verilere göre Mersinʹde Temmuz sonu itibariyle trafiğe kayıtlı araç sayısı 604 bin 565. Bunun büyük bir kısmı kent merkezinde. Otopark alanlarının da yeterince olmadığını söylememize gerek yok sanırım.
Artık 20 yıl önceki Mersin yok. Günün her saatinde trafikte yoğunluk var. Sabah ve akşam saatlerinde maalesef trafik felç durumda oluyor. Trafiğin çekilmez olmasında önemli ve ciddi bir faktör de toplu taşıma yapan minübüsler oluşturuyor.
Ne yazık ki yıllardır oda başkanları ve yerel yönetimler de bu konuyu çözebilmiş değil. Çözüm var ama çözülemiyor. Bu da ulaşım alanında Mersinʹin geri kalmasına neden oluyor.
Mersin Minübüsçüler Odası, Mersin Şöförler ve Otomobilciler Odası ile Esnaf odası başkanları bunca yıldır bu konuda ne iş yapar diye soruyorum.
Yıllardır bildiğimiz aynı kişiler olan bu başkanlar bugüne kadar Mersinʹde SOS veren trafiği ve ulaşım sorununun çözümü için hiç kafa yordular mı? Sonuçta konunun bir tarafı da onlar. Maalesef hayır. Kentin bu sorunlu konusuna karşı sorumlulukları sonuna kadar var. Bu başkanlara soruyorum. Bu konuda hiç projeniz oldu mu? Varsa kamuoyu ve yerel yöneticilerle bu çözüm projelerini paylaştılar mı? Ben duymadım görmedim. Tek bildiğim o koltuklarda oturdukları ve bu güne kadar kent trafiğinin çözümü için bir şeyler yapmadıkları. Ve hatta kendilerine önerilen teklifleri geri çevirdikleri biliniyor.Çözüm üretmek yerine sadece zam yapma anlayışı içinde oldukları görülüyor. Bu da yaşadıkları kenti ne kadar düşündüklerini ortaya koyuyor.
Bu kentte yaşayan herkesin yaşadığı kente karşı sorumluluğu vardır. Hele ki STK ve odaların sorumluluğu daha fazladır.
Son yapılan minübüs zammına değinelim. Minübüsçüler Odası 3 ay önce %25 oranında oldukça yüksek oranda zam yapıldı. Gerekçe akaryakıt fiyatları, yedek parça ve sigorta masrafları. Bu gerekçeler yıllardır değişmez. Hep aynıdır. Bu zam oda başkanlarını tatmin etmemiş olacak ki geçen hafta bir zam daha yapıldı. Yine aynı bahaneler gerekçe gösterildi. Zammın tam da tüm ülkede dolar bahane edilerek bir çok kesimde yapılan fırsat zamlarının olduğu bir süreçte gerçekleşti. Herkes her şeye zam yapıyor. Cumhurbaşkanının tüm uyarılarına ve yapmayın demesine rağmen, sanki ʹbu fırsat bir daha ele geçmezʹ mantığıyla bir zam daha yaptılar. Onların bahaneleri kendilerine kalsın, vatandaşlar bunun fırsat zammı olduğunun farkında ki bende öyle olduğunu düşünüyorum. Oturdukları koltuktan en iyi yaptıkları şey de bu maalesef. Bu fırsat zammı ile bana göre seçimlerde koltuklarını sağlamlaştırdılar. Hepsi bu. Akaryakıta zam yokken ve fiyat artışının pompa fiyatlarına yansıtılmamışken akaryakıt zammını bahane etmeleri ne kadar inandırıcı. Sanki her gün tamircide parça değiştiriyormuş gibi yedek parça ve sigorta bahanesi de yıllardır değişmeyen kurtarıcıları oluyor. Minübüslerin kalitesiz hizmet verdiğini, bozuk diye bu sıcak günlerde klimasız çalışan minübüsleri, elinden sigarayı düşürmeyen ve birer trafik canavarına dönüşen şöförleri ile bu konularda yapılmayan denetimleri söylememe gerek yok.
Büyükşehir belediye başkanının 3 şöförün bir araya gelip bir otobüs alıp hizmet vermesi ile kentin trafikte rahat nefes almasını sağlayacak çok güzel bir teklifi kabul etmeyen ilgili oda başkanlarına soruyorum:ˮ Neden kabul etmediniz? İşinize mi gelmedi? Yoksa bilmediğimiz bir rant mı var?
Bu zamma onay veren merciler olan UKOME, yerel yöneticiler ve meclis üyelerinin de sorumlu olduklarını söylemeliyim. Ayrıca Büyükşehir Belediye başkanının konunun çözümünde oda başkanlarına götürdüğü teklif sonrası daha kararlı ve sert bir tutum göstermesi gerektiğini de söylemeliyim. Belki ısrarlı tutumu ile trafik sorununa nefes aldırabilirdi.
Bu arada kent sorumluluğu taşıyan yerel yöneticiler, STKʹlar, kent konseyleri, toplumcu dernekler, kent konseyleri, siyasi parti temsilcileri neden sesiniz çıkmıyor?Hani Mersin sevdası . Hani kent aidiyet sorumluluğu.
Halkın alım gücünün düştüğü ve desteğe ihtiyaç duyduğu böyle zamanlarda, aile bütçesine büyük yük getiren taşıma giderlerinin arttırılmasına sebep olan minübüs zammına neden sessiz kaldınız? Tepkileriniz koymanızı beklerdi Mersinliler.
Muhalefet parti temsilcileri, lütfen sadece hükümetin icraatlarını eleştiren basın açıklamasının yanında yüzünüzü Mersinʹe dönün.
Hükümet partisi temsilcileri siz de Mersinʹe sehip çıkın ve yüzünüzü Mersinʹe dönün.
Her konuda toplantılar yapan ve açıklamalarda bulunan STKʹlar, toplumcu dernekler siz de yüzünüzü Mersinʹe dönün.
Mersin milletvekilleri siz Mersinʹi, Mersinlileri temsil için, daha yaşanılabilir bir Mersin oluşturmak için vekil seçilmediniz mi? Seçim çalışmalarında bunların sözünü vermediniz mi?
Yapılan ulaşım zammına onay veren yerel yöneticiler, meclis üyeleri lütfen bir zahmet siz de yüzünüzü Mersinʹe dönün.
Kent konseyleri en büyük sorumluluğu sizden beklerken size de diyecek bişey kalmadı ama siz de yüzünüzü Mersinʹe dönün.
Sizler için önemli olmasa gerek ki kentte yaşananlara kulak tıkamışsınız. Minübüs zammı deyip geçmeyin. Vatandaşın alım gücü zaten son gelişmelerle düştü .
Aynı evde 2-3 kişi çalıştığını düşünürseniz aile bütçesinin önemli bir bölümü taşımaya gidiyor.
Mayıs ayında %25 oranında minübüslere hatırı sayılır bir zam yapılmışken 3 ay sonra gerçekleşen bu fırsat zammına neden bir tepki vermezsiniz?
Yaşadığınız kenti ne kadar düşünüyorsunuz? Yaşadığınız kenti seviyor musunuz? Mersinlileri seviyor musunuz? Eğer cevabınız evetse Mersinlileri mutlu edin. Bu kent mutlu olmayı hak ediyor. Bu kente sahip çıkın. Sahipsiz bırakmayın. Bırakırsanız işte böyle kendi kafalarına göre zam yaparlar.
Son olarak bu oda başkanlarına sesleniyorum. Minübüsçüler Odası ve Şöförler ve Otomobilciler Odası başkanları sizi yılda bir iki kez sadece zam haberlerinizde görüyoruz. Hepsi bu. Son yaptığınız haksız fırsat zammı geri alın. Zam yapmayı çok iyi beceriyorsunuz. Neden proje üretmiyorsunuz.Neden kentin daha güzel görünmesini istemiyorsunuz? Neden trafik ve ulaşım sorununu çözmüş bir kent olmasını istemiyorsunuz? Projeleriniz varsa kamuoyu önüne neden çıkmıyorsunuz? Yoksa mevcut düzenin bozulmasını mı istemiyorsunuz? 5 yıl sonra bu kent ne hale gelecek hiç düşünüyor musunuz? Konyaʹyı Kayseriʹyi görmüşsünüzdür. Neden feyz alıp daha iyisini yapmıyorsunuz da onun yerine zam yapıp Mersinʹdeki minübüs sayısının artmasını keyifle izliyorsunuz. Çıkın bari bunları açıklayın.
Ama unutmayın ki bu kenti daha ileri taşıyacak, geleceği okuyan, proje sahibi, kent sevgisi taşıyan vizyon sahibi yöneticilere, başkanlara ihtiyacı var bu kentin. Oturduğu koltuktan sadece zam yapmayı marifet bilen, proje üretemeyen, mevcut düzeni korumayı kendilerine başarı sayan başkanlara ihtiyacı yok. Herkes elini taşın altına koymalı. Mersin için proje üretecek STKʹlar hadi kurtarın bu kenti minübüs erozyonundan. Bir kaç yıl sonra çok ciddi SOS verecek bu sorun için masaya oturun. Daha kaliteli, Mersinʹe yakışan bir taşıma sistemi oluşturmak ve trafik- ulaşım için kafa yorun.
Mersin mutlu ve modern bir kent, Mersinliler de mutlu insan olmayı hak ediyor.
Sedat Yılmaz
İLGİLİ HABER: