Pandemi ve Çip Kıtlığı… Abdullah Ayan yazdı

06.05.2021 - 10:25, Güncelleme: 29.11.2021 - 14:42
 

Pandemi ve Çip Kıtlığı… Abdullah Ayan yazdı

'Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı' malumdu da, yeninin nasıl olacağının meçhul olduğu ilk günler hem kitlesel tüketimle ilgili bilinmezler hem de üretimin yapılacağı tesislerde çalıştırılacak insanların sağlığını koruma, fiziksel temas gibi zorunluluklar küresel çaptaki devleri durup düşünme noktasına getirdi.

Başlığı gören çoğu insan koronavirüs ile çip arasında nasıl bir bağ olabilir sorusunu yöneltebilir ve haksız da sayılmazlar..   Ama iki bölüm halinde ele aldığım ve küresel üretim ağlarını derinden etkileyen çip kriziyle ilgili gelişmeleri anlattığım makaleleri okuyanlar o sorulara yeterince yanıt bulacaklardır diye düşünüyorum..   Her şey koronavirüs salgınıyla başladı..   Çin' de başlayıp kısa zamanda tüm dünyayı etkisi altına alan virüse maruz kalan ülkeler bir biri peşi sıra zorunlu ev hapisleri anlamına gelen karantina uygulamalarına girişti.   Zengin fakir, gelişmiş geri kalmış ayrımı yapmadan milyonlarca insanın ölümüne yol açan ve başlangıçta kimliği tam olarak anlaşılmayan bu yeni düşmanın korkusuyla tüm dünyada insanlar evlerine kapandı.   Halen etkisi de geçmeyen ve bir yılı aşkın süredir yaşantımızı etkileme şöyle dursun baştan aşağı değiştiren küresel salgının ne yöne evrileceği, gelecekte bizi nelerin beklediği ise meçhul..   Kapanmanın ilk etkisiyle evlere hapsolan ve can derdine düşen insanlar hayatta kalmak için zorunlu olan gıda ile virüse karşı etkili temizlik malzemeleri dışındaki tüm gereksinimlerinde ciddi talep düşüşleri görüldü..   Salgının ilk günlerinde kaleme aldığım makalelerde  "bundan sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı" tezini savunuyordum, bugün ortaya çıkan ve belli ki daha uzunca zaman devam edecek süreç o görüşü destekliyor.   Özellikle 20. yüzyıla damgasını vuran ve en büyük istihdam alanı haline gelen hizmetler sektörü şimdiden bambaşka yönlere evrilmekte..   Bilişimin hayatımıza girmesiyle salgından önce zaten başlamış olan dönüşümü hayal edilmeyecek boyutlarda hızlandırdı.   Bugüne kadar yüz yüze yapılan pek çok etkinlik sanal ortama taşındı ve salgın bitse bile eski günlere dönülmesi mantıksız ve ortaya çıkan tablodan anlaşılacağı gibi neredeyse olanaksız..   Ofislerin evlere taşınması, uzaktan eğitim, uzaktan bankacılık, sanal toplantılar öylesine yeniliklerle çıktı ki, önümüzdeki süreçte ne yöne evrileceklerini tam olarak bilemesek te, eskiye dönmeyecekleri tartışılmaz gerçek olarak karşımızda duruyor.   Pandemi ile gelen kapanma sadece hizmetler olarak tanımlanan sektörleri etkilemedi.   Paniğin ilk günlerinde gıda dışındaki neredeyse tüm üretim ağları durma noktasına geldi.   Örneğin son 50 yılda her gün hayatımıza daha fazla giren ve artık onsuz bir yaşamın neredeyse olanaksız olduğu çip üretimi..   Çip deyip geçmeyin..   Yaşlıların bile hatırlamakta zorlandığı eski tip radyoları çalıştıran lambalardan bugünkü mikro işlemcilere varıncaya kadar elektrik devrelerini yöneten, açıp kapatan, emirleri ileten devreler..   Transistorlu radyolarla başlayıp kolumuzdaki saatlerle adeta parçamız haline gelen çiplerin bilgisayarlarla açtığı çığır bugün bambaşka bir evreye geçmiş bulunuyor..   Buzdolaplarından klimalara, televizyonlardan cep telefonlarına, sağlık gereçlerinden mutfak aletlerine, hayatımızın her alanında görünen görünmeyen halleriyle minicik çipler var artık..   Milyarlarca insan virüs paniğiyle evlerine kapanırken tüm sektörler gibi çip üreticileri de yeni dönemin ne yöne evrileceğinin bilinmezliğiyle tedirginlik yaşadı.   Öyle ya, can derdine düşmüş insanların hayata tutunmak için gerekli gıda dışında neye ihtiyaç duyacakları konusunda bir takım varsayımlar dışında kesin olarak olacakları ön görmenin güçlüğü bugün toz duman nispeten dağılmaya yüz tuttukça kolay da o ilk günlerdeki hissiyatı sanırım hatırlatmama gerek yok..   "Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı" malumdu da, yeninin nasıl olacağının meçhul olduğu ilk günler hem kitlesel tüketimle ilgili bilinmezler hem de üretimin yapılacağı tesislerde çalıştırılacak insanların sağlığını koruma, fiziksel temas gibi zorunluluklar küresel çaptaki devleri durup düşünme noktasına getirdi.   Ancak pandemi ile başlayan süreç kısa zamanda 'yeni normal' ile birlikte farklı bir dünyayla karşılaşmamıza yol açtı..   Alışkanlıklarımızın hızla değişmesi bazı sektörleri en hafif deyimle krize sürüklerken (ölmekte olanlar ayrı bir makale konusu) bazılarının önüne altın fırsatlar sundu..   Her tehdidin aynı zamanda içinde fırsatlar barındırdığı gerçeği covid-19 ile bir kez daha doğrulandı..   Örneğin salgın dönemi duran talep ve işçi çalıştırmadaki güçlükler nedeniyle otomotiv sektörü durma noktasına gelirken bilgisayar, oyun konsolu, akıllı telefonlar gibi bilişim ürün talebi patladı.   Evlerine hapsolan insanlar doğaldır araba almıyorlardı ama eğlenmek, sosyal medya platformları, sanal toplantı ve sohbetler, iletişim için çok daha yoğun ilgi, iştah duyuyorlardı..   Değişen talep çip üreticilerini de derinden etkiledi..   Ortaya çıkan yeni duruma adapte olmak için strateji değiştirdiler. Artık otomotiv ve benzeri sektörler için ayırdıkları bantları da bilişim sektörüne çevirdiler. Amaç patlayan talebe cevap vermekti ve bunun da en kestirme çözümü buydu..   Pandeminin etkileri dağılmaya başlayınca çarkları yeniden çevirmeye hazırlanan otomotiv sektörü tıpkı virüsün ilk çıkışında olduğu gibi Çin' den başlayıp dalga dalga tüm dünyaya yayılan tedarik zincirinin kırılan halkalarını onarmaya çalışmakta..   Ve o halkalardan biri olan çip gereksinimi çok ciddi sorunlarla karşı karşıya..   Küreselleşme hız kazanmadan önce 1990'ların başında dünya çip üretiminin 37' sini sağlarken bugün 12' lere gerileyen ABD' nin bugün ortaya çıkan ve devasa sonuçlara yol açma potansiyeli taşıyan çip üretimiyle ilgili yeni stratejik hamleleri sonraki makale konusu olsun… Abdullah Ayan  
'Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı' malumdu da, yeninin nasıl olacağının meçhul olduğu ilk günler hem kitlesel tüketimle ilgili bilinmezler hem de üretimin yapılacağı tesislerde çalıştırılacak insanların sağlığını koruma, fiziksel temas gibi zorunluluklar küresel çaptaki devleri durup düşünme noktasına getirdi.

Başlığı gören çoğu insan koronavirüs ile çip arasında nasıl bir bağ olabilir sorusunu yöneltebilir ve haksız da sayılmazlar..

 

Ama iki bölüm halinde ele aldığım ve küresel üretim ağlarını derinden etkileyen çip kriziyle ilgili gelişmeleri anlattığım makaleleri okuyanlar o sorulara yeterince yanıt bulacaklardır diye düşünüyorum..

 

Her şey koronavirüs salgınıyla başladı..

 

Çin' de başlayıp kısa zamanda tüm dünyayı etkisi altına alan virüse maruz kalan ülkeler bir biri peşi sıra zorunlu ev hapisleri anlamına gelen karantina uygulamalarına girişti.

 

Zengin fakir, gelişmiş geri kalmış ayrımı yapmadan milyonlarca insanın ölümüne yol açan ve başlangıçta kimliği tam olarak anlaşılmayan bu yeni düşmanın korkusuyla tüm dünyada insanlar evlerine kapandı.

 

Halen etkisi de geçmeyen ve bir yılı aşkın süredir yaşantımızı etkileme şöyle dursun baştan aşağı değiştiren küresel salgının ne yöne evrileceği, gelecekte bizi nelerin beklediği ise meçhul..

 

Kapanmanın ilk etkisiyle evlere hapsolan ve can derdine düşen insanlar hayatta kalmak için zorunlu olan gıda ile virüse karşı etkili temizlik malzemeleri dışındaki tüm gereksinimlerinde ciddi talep düşüşleri görüldü..

 

Salgının ilk günlerinde kaleme aldığım makalelerde  "bundan sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı" tezini savunuyordum, bugün ortaya çıkan ve belli ki daha uzunca zaman devam edecek süreç o görüşü destekliyor.

 

Özellikle 20. yüzyıla damgasını vuran ve en büyük istihdam alanı haline gelen hizmetler sektörü şimdiden bambaşka yönlere evrilmekte..

 

Bilişimin hayatımıza girmesiyle salgından önce zaten başlamış olan dönüşümü hayal edilmeyecek boyutlarda hızlandırdı.

 

Bugüne kadar yüz yüze yapılan pek çok etkinlik sanal ortama taşındı ve salgın bitse bile eski günlere dönülmesi mantıksız ve ortaya çıkan tablodan anlaşılacağı gibi neredeyse olanaksız..

 

Ofislerin evlere taşınması, uzaktan eğitim, uzaktan bankacılık, sanal toplantılar öylesine yeniliklerle çıktı ki, önümüzdeki süreçte ne yöne evrileceklerini tam olarak bilemesek te, eskiye dönmeyecekleri tartışılmaz gerçek olarak karşımızda duruyor.

 

Pandemi ile gelen kapanma sadece hizmetler olarak tanımlanan sektörleri etkilemedi.

 

Paniğin ilk günlerinde gıda dışındaki neredeyse tüm üretim ağları durma noktasına geldi.

 

Örneğin son 50 yılda her gün hayatımıza daha fazla giren ve artık onsuz bir yaşamın neredeyse olanaksız olduğu çip üretimi..

 

Çip deyip geçmeyin..

 

Yaşlıların bile hatırlamakta zorlandığı eski tip radyoları çalıştıran lambalardan bugünkü mikro işlemcilere varıncaya kadar elektrik devrelerini yöneten, açıp kapatan, emirleri ileten devreler..

 

Transistorlu radyolarla başlayıp kolumuzdaki saatlerle adeta parçamız haline gelen çiplerin bilgisayarlarla açtığı çığır bugün bambaşka bir evreye geçmiş bulunuyor..

 

Buzdolaplarından klimalara, televizyonlardan cep telefonlarına, sağlık gereçlerinden mutfak aletlerine, hayatımızın her alanında görünen görünmeyen halleriyle minicik çipler var artık..

 

Milyarlarca insan virüs paniğiyle evlerine kapanırken tüm sektörler gibi çip üreticileri de yeni dönemin ne yöne evrileceğinin bilinmezliğiyle tedirginlik yaşadı.

 

Öyle ya, can derdine düşmüş insanların hayata tutunmak için gerekli gıda dışında neye ihtiyaç duyacakları konusunda bir takım varsayımlar dışında kesin olarak olacakları ön görmenin güçlüğü bugün toz duman nispeten dağılmaya yüz tuttukça kolay da o ilk günlerdeki hissiyatı sanırım hatırlatmama gerek yok..

 

"Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı" malumdu da, yeninin nasıl olacağının meçhul olduğu ilk günler hem kitlesel tüketimle ilgili bilinmezler hem de üretimin yapılacağı tesislerde çalıştırılacak insanların sağlığını koruma, fiziksel temas gibi zorunluluklar küresel çaptaki devleri durup düşünme noktasına getirdi.

 

Ancak pandemi ile başlayan süreç kısa zamanda 'yeni normal' ile birlikte farklı bir dünyayla karşılaşmamıza yol açtı..

 

Alışkanlıklarımızın hızla değişmesi bazı sektörleri en hafif deyimle krize sürüklerken (ölmekte olanlar ayrı bir makale konusu)

bazılarının önüne altın fırsatlar sundu..

 

Her tehdidin aynı zamanda içinde fırsatlar barındırdığı gerçeği covid-19 ile bir kez daha doğrulandı..

 

Örneğin salgın dönemi duran talep ve işçi çalıştırmadaki güçlükler nedeniyle otomotiv sektörü durma noktasına gelirken bilgisayar, oyun konsolu, akıllı telefonlar gibi bilişim ürün talebi patladı.

 

Evlerine hapsolan insanlar doğaldır araba almıyorlardı ama eğlenmek, sosyal medya platformları, sanal toplantı ve sohbetler, iletişim için çok daha yoğun ilgi, iştah duyuyorlardı..

 

Değişen talep çip üreticilerini de derinden etkiledi..

 

Ortaya çıkan yeni duruma adapte olmak için strateji değiştirdiler. Artık otomotiv ve benzeri sektörler için ayırdıkları bantları da bilişim sektörüne çevirdiler. Amaç patlayan talebe cevap vermekti ve bunun da en kestirme çözümü buydu..

 

Pandeminin etkileri dağılmaya başlayınca çarkları yeniden çevirmeye hazırlanan otomotiv sektörü tıpkı virüsün ilk çıkışında olduğu gibi Çin' den başlayıp dalga dalga tüm dünyaya yayılan tedarik zincirinin kırılan halkalarını onarmaya çalışmakta..

 

Ve o halkalardan biri olan çip gereksinimi çok ciddi sorunlarla karşı karşıya..

 

Küreselleşme hız kazanmadan önce 1990'ların başında dünya çip üretiminin 37' sini sağlarken bugün 12' lere gerileyen ABD' nin bugün ortaya çıkan ve devasa sonuçlara yol açma potansiyeli taşıyan çip üretimiyle ilgili yeni stratejik hamleleri sonraki makale konusu olsun…


Abdullah Ayan

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.