Mersin İstişare Kulübü toplantısında 'Eğitim' konusu masaya yatırıldı

Güncel 29.04.2023 - 22:45, Güncelleme: 29.04.2023 - 22:45
 

Mersin İstişare Kulübü toplantısında 'Eğitim' konusu masaya yatırıldı

Mersin İstişare Kulübü Nisan ayı toplantısını “Eğitim” başlığıyla gerçekleştirdi.

Suphi Öner Öğretmenevinde gerçekleşen toplantıya  Abdullah ÖZYİĞİT  ( Yenişehir Belediye Başkanı), Raif ÇAKMAK ( Yenişehir Belediyesi) , Prof Umut ORHAN ( Mersin Üniversitesi- Bilgisayar Mühendisliği) ,Prof Yaşar ERJEM ( Mersin Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi), Prof Yusuf Zeren ( Toros Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi) ,Prof Kemal BİRDİR( Mersin Üniversitesi, Turizm Fakültesi Geçmiş Dönem Dekanı) , Prof Halil KUMBUR( Mersin Üniversitesi, Çevre Mühendisliği Fakültesi), Prof Erkan AKTAŞ ( Mersin Üniversitesi Tarım Ekonomisi), Prof Erhan ÜNLÜ ( Dijle Üniversitesi Biyoloji Bölümü), Burak UÇAR ( İş İnsanı) ,Murat Ali Kaya ( Antrenör), İsa ÇANİ ( İş İnsanı) ,Aydın Keskin ( Makina Mühendisi), Yeşim ERSAN ( Yüksek Gıda Mühendisi), Buket KÜÇÜKBEY( Yönetim Danışmanı), Cengiz GÜNDÜZ( Pazarlama Uzmanı), Aydın Karaduman( Emlak Müşaviri), M. Salih Çelik( TISİAD YK Başkanı), Tarık Ciğer ( AKOD Başkanı, İş İnsanı), Güray GÖKAL( Eğitmen, Yazar), Rıdvan ARSLAN( Vergi Müfettişi), Mustafa ASPARUK( Sanayici ), Serdar KILIÇ ( Gayrimenkul Danışmanı), Hüseyin HARBİYELİ( Dış Ticaret Uzmanı), Arif ÖDEMİR ( İngilizce Öğretmeni) katıldı. Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Mersin İstişare Kulübü başkanı Ferudun Gündüz, eğitimin yaşamsal bir konu olduğunu belirterek, “Bir toplumu dizayn ederken sağlıklı, çağdaş bir eğitim sistemi kurulduğu taktirde daha ileriye gidiliyor, ülke daha rahata kavuşuyor. Daha nitelikli insanlar işin başına geliyor. Daha dürüst bir yönetim sergilenebiliyor ve liyakatın esas olduğu bir toplum dizayn edebiliyoruz.Olmadığı taktirde bir çok Ortadoğu ilkesinde gördüğümüz ve zaman zaman Türkiye’de de gördüğümüz gibi ortaya kötü bir sonuç çıkıyor.Onun için toplumsal yaşamda eğitim çok önemli.Bu açıdan hem Türkiye’deki eğitim sistemini incelemek hem de mevcut olan problemler nelerdir* Aynı şekilde dünyada şu an çok iyi eğitim sisteminin uygulandığı ülkeler var. Singapur, Almanya ve Finlandiya gibi. Bu toplantıda bu modeller gibi konuşma şansımız olacak.”dedi. Programın ana konuşmacısı Prof Binali TUNÇ (Mersin Üniversitesi Eğitim Fakültesi)  Eğitim düşüncesinin kökeni ve farklı yönlerden çeşitliliği üzerine bir sunum gerçekleştirdi. Sunumuna Nasıl bir birey ve Nasıl bir toplum sorusuyla başlayan Tunç, “ Eğitim dediğimiz olgu  faaliyet ne olmalıdır?  Bu sorudan hareket etmeliyiz. Eğitimde uluslararası karşılaştırmada öne çıkan ülkelerin eğitim alanındaki öncülüğü dünyayı kurtarır mı? Bir eğitimci olarak dünyanın bu şekilde kurtulamayacağını düşünüyorum.  Bugün Avrupa Kavimler Göçü gibi bir durumla karşı karşıya. Türkiye’de aynı durumda.Her taraftan göç alıyor. Dolayısıyla dünyayı bütünlüklü olarak düşünmek lazım. Pandemi döneminde de bunları yaşadık zaten. Yani kendimizi kurtaralım ondan sonrası önemli değil “şeklinde bir bakış açısının aslında çözüm olmaktan ziyade tam tersine o önde olanı da kendine çekip yok eden bir kısır dönüye dönüştüğünü zaten ekoloji de doğa da bize bunu gösteriyor. Yeni bir düşünme bir perspektif geliştirmeye ihtiyaç var. Finlandiya bizim için çözüm olabilir mi? Finlandiya eğitim sistemini tüm dünya yaygınlaştırsak dünya daha iyi bir yer olur mu?Zannetmiyorum.  Meseleyi biraz daha yüksek teknolojiler yada yüksek eğitim, yüksek ileri metotların uygulandığı süreçlerle eğitimlerle çözebilir miyiz? Bunu üzerinde düşünmemiz lazım” şeklinde konuştu. Prof. Tunç, sunumunda  eğitim kelimesinin kökeni ve  tarihte yaşamış düşünürlerin, felsefecilerin eğitim üzerine sözleri ve düşüncelerinden yola çıkarak eğitimin tarihsel sürecini ve günümüz dünyasında eğitim kavramının  geldiği noktaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Eğitim anlayışlarındaki yeni yönelimler toplumda sürmekte olan ekonomik, sosyal, politik, kültürel ve teknolojik değişmelerin bir parçası olduğunu vurgulayan Tunç, Teknolojik gelişmelerle bağlantılı olarak toplum yaşamının sürekli ve hızlı bir değişim sürecine girmesi, eğitim anlayışlarında ciddi değişmeleri gündeme getirdiğini ifade etti. Bilgiyi ezberlemek yerine gerekli bilgilere ulaşma, bu bilgiyi kullanma, geliştirme ve başka insanlarla paylaşma yollarının öğrencilere özümsetilmesi temel amaç haline geldiğini ifade etti. Tunç, “Eğitim anlayışları genel olarak değerlendirildiğinde; Baskıcılıktan demokratikliğe, Şekil yönelimlilikten  amaç yönelimliliğe, Öğretmen merkezlilikten  Öğrenci merkezliliğe, Bilgi kazandırmaktan  problem çözme becerisinin gelişimine doğru bir yönelim olduğunu söyleyebiliriz. Geleneksel yaklaşımlarda Ezber bilgi , Otoriter kültür, Katı eğitim kültür programı, Standartlaştırılmış içerik, Biat eden  öğrenci, Öğrenci seçme Standartlara dayalı  değerlendirme anlayışı hakimken,  Güncel yaklaşımlarda bu durum; Analitik düşünme, Serbest bırakıcı kültür, esnek eğitim programı, kişiselleştirilmiş içerik, etkileşimci öğrenci, yaratıcılığı değerlendirme, herkese eğitim ve esnek yetiştirme anlayışı dünyada yerini alışmıştır” dedi Prof. Binali Tunç, sunumunu katılımcılarla birlikte interaktif olarak gerçekleşti ve katılımcılar da söz alarak konu hakkında görüşlerini paylaştılar ve sorularını aktardılar. Yenişehir Belediye Başkanı  Abdullah Özyiğit de toplantıda yaptığı konuşmada Yenişehir Belediyesi olarak Türkiye'de ilk kez 2019 yılında hayata geçirdikleri  “Erken Çocukluk Gelişimi Projesi” hakkında bilgiler verdi. Proje ile oluşturulan eğitim kurumlarında önemli işler gerçekleştirdikleri örnek bir proje olduğunu vurgulayan  Özyiğit, 'Erken Çocukluk Gelişimi Projesi: Yenişehir Modeli' ile Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı ve UNICEF iş birliğiyle hazırlanacak 2023-2028 erken çocukluk gelişimi stratejisi ve ulusal eylem planı için davet aldıklarını söyledi. Aile ve Evlilik Hayatı Eğitimi, 0-3 Yaş MABEP, 0-3 Yaş Bebek Kütüphanesi, 0-6 Yaş Gelişim Değerlendirme, 0-6 Yaş Özel Eğitim, 3-6 Yaş BETEM ve 6-8 Yaş Atölye Temelli Eğitimleri ile 7 ayrı basamaktan oluşan projede çocuklara destek verdiklerini belirten Özyiğit, Proje ile bireylere aile olmanın önemini anlattıklarını, 0-3 yaş arasında çocukları olan ebeveynlere erken çocukluk eğitimi verdiklerini, bebek kütüphanesiyle çocukların dil/bilişsel gelişimine katkıda bulunulduğunu ve sağlık taramasıyla da çocuklardaki gelişimsel bozuklukları tespit ettiklerini söyledi. Proje ile hem çocuklardaki gelişimsel problemleri erken dönemde tespit ediyor hem de gelişimlerine destek verdiklerini belirten Özyiğit,  gerçekleştirdikleri projede kısa sürede büyük bir aşama kaydettiklerini de sözlerine ekledi.
Mersin İstişare Kulübü Nisan ayı toplantısını “Eğitim” başlığıyla gerçekleştirdi.

Suphi Öner Öğretmenevinde gerçekleşen toplantıya  Abdullah ÖZYİĞİT  ( Yenişehir Belediye Başkanı), Raif ÇAKMAK ( Yenişehir Belediyesi) , Prof Umut ORHAN ( Mersin Üniversitesi- Bilgisayar Mühendisliği) ,Prof Yaşar ERJEM ( Mersin Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi), Prof Yusuf Zeren ( Toros Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi) ,Prof Kemal BİRDİR( Mersin Üniversitesi, Turizm Fakültesi Geçmiş Dönem Dekanı) , Prof Halil KUMBUR( Mersin Üniversitesi, Çevre Mühendisliği Fakültesi), Prof Erkan AKTAŞ ( Mersin Üniversitesi Tarım Ekonomisi), Prof Erhan ÜNLÜ ( Dijle Üniversitesi Biyoloji Bölümü), Burak UÇAR ( İş İnsanı) ,Murat Ali Kaya ( Antrenör), İsa ÇANİ ( İş İnsanı) ,Aydın Keskin ( Makina Mühendisi), Yeşim ERSAN ( Yüksek Gıda Mühendisi), Buket KÜÇÜKBEY( Yönetim Danışmanı), Cengiz GÜNDÜZ( Pazarlama Uzmanı), Aydın Karaduman( Emlak Müşaviri), M. Salih Çelik( TISİAD YK Başkanı), Tarık Ciğer ( AKOD Başkanı, İş İnsanı), Güray GÖKAL( Eğitmen, Yazar), Rıdvan ARSLAN( Vergi Müfettişi), Mustafa ASPARUK( Sanayici ), Serdar KILIÇ ( Gayrimenkul Danışmanı), Hüseyin HARBİYELİ( Dış Ticaret Uzmanı), Arif ÖDEMİR ( İngilizce Öğretmeni) katıldı.

Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Mersin İstişare Kulübü başkanı Ferudun Gündüz, eğitimin yaşamsal bir konu olduğunu belirterek, “Bir toplumu dizayn ederken sağlıklı, çağdaş bir eğitim sistemi kurulduğu taktirde daha ileriye gidiliyor, ülke daha rahata kavuşuyor. Daha nitelikli insanlar işin başına geliyor. Daha dürüst bir yönetim sergilenebiliyor ve liyakatın esas olduğu bir toplum dizayn edebiliyoruz.Olmadığı taktirde bir çok Ortadoğu ilkesinde gördüğümüz ve zaman zaman Türkiye’de de gördüğümüz gibi ortaya kötü bir sonuç çıkıyor.Onun için toplumsal yaşamda eğitim çok önemli.Bu açıdan hem Türkiye’deki eğitim sistemini incelemek hem de mevcut olan problemler nelerdir* Aynı şekilde dünyada şu an çok iyi eğitim sisteminin uygulandığı ülkeler var. Singapur, Almanya ve Finlandiya gibi. Bu toplantıda bu modeller gibi konuşma şansımız olacak.”dedi.

Programın ana konuşmacısı Prof Binali TUNÇ ( Mersin Üniversitesi Eğitim Fakültesi)   Eğitim düşüncesinin kökeni ve farklı yönlerden çeşitliliği üzerine bir sunum gerçekleştirdi.

Sunumuna Nasıl bir birey ve Nasıl bir toplum sorusuyla başlayan Tunç, “ Eğitim dediğimiz olgu  faaliyet ne olmalıdır?  Bu sorudan hareket etmeliyiz. Eğitimde uluslararası karşılaştırmada öne çıkan ülkelerin eğitim alanındaki öncülüğü dünyayı kurtarır mı? Bir eğitimci olarak dünyanın bu şekilde kurtulamayacağını düşünüyorum.  Bugün Avrupa Kavimler Göçü gibi bir durumla karşı karşıya. Türkiye’de aynı durumda.Her taraftan göç alıyor. Dolayısıyla dünyayı bütünlüklü olarak düşünmek lazım. Pandemi döneminde de bunları yaşadık zaten. Yani kendimizi kurtaralım ondan sonrası önemli değil “şeklinde bir bakış açısının aslında çözüm olmaktan ziyade tam tersine o önde olanı da kendine çekip yok eden bir kısır dönüye dönüştüğünü zaten ekoloji de doğa da bize bunu gösteriyor. Yeni bir düşünme bir perspektif geliştirmeye ihtiyaç var. Finlandiya bizim için çözüm olabilir mi? Finlandiya eğitim sistemini tüm dünya yaygınlaştırsak dünya daha iyi bir yer olur mu?Zannetmiyorum.  Meseleyi biraz daha yüksek teknolojiler yada yüksek eğitim, yüksek ileri metotların uygulandığı süreçlerle eğitimlerle çözebilir miyiz? Bunu üzerinde düşünmemiz lazım” şeklinde konuştu.

Prof. Tunç, sunumunda   eğitim kelimesinin kökeni ve  tarihte yaşamış düşünürlerin, felsefecilerin eğitim üzerine sözleri ve düşüncelerinden yola çıkarak eğitimin tarihsel sürecini ve günümüz dünyasında eğitim kavramının  geldiği noktaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Eğitim anlayışlarındaki yeni yönelimler toplumda sürmekte olan ekonomik, sosyal, politik, kültürel ve teknolojik değişmelerin bir parçası olduğunu vurgulayan Tunç, Teknolojik gelişmelerle bağlantılı olarak toplum yaşamının sürekli ve hızlı bir değişim sürecine girmesi, eğitim anlayışlarında ciddi değişmeleri gündeme getirdiğini ifade etti. Bilgiyi ezberlemek yerine gerekli bilgilere ulaşma, bu bilgiyi kullanma, geliştirme ve başka insanlarla paylaşma yollarının öğrencilere özümsetilmesi temel amaç haline geldiğini ifade etti.

Tunç, “ Eğitim anlayışları genel olarak değerlendirildiğinde; Baskıcılıktan demokratikliğe, Şekil yönelimlilikten  amaç yönelimliliğe, Öğretmen merkezlilikten  Öğrenci merkezliliğe, Bilgi kazandırmaktan  problem çözme becerisinin gelişimine doğru bir yönelim olduğunu söyleyebiliriz. Geleneksel yaklaşımlarda Ezber bilgi , Otoriter kültür, Katı eğitim kültür programı, Standartlaştırılmış içerik, Biat eden  öğrenci, Öğrenci seçme Standartlara dayalı  değerlendirme anlayışı hakimken,  Güncel yaklaşımlarda bu durum; Analitik düşünme, Serbest bırakıcı kültür, esnek eğitim programı, kişiselleştirilmiş içerik, etkileşimci öğrenci, yaratıcılığı değerlendirme, herkese eğitim ve esnek yetiştirme anlayışı dünyada yerini alışmıştır” dedi

Prof. Binali Tunç, sunumunu katılımcılarla birlikte interaktif olarak gerçekleşti ve katılımcılar da söz alarak konu hakkında görüşlerini paylaştılar ve sorularını aktardılar.

Yenişehir Belediye Başkanı  Abdullah Özyiğit de toplantıda yaptığı konuşmada Yenişehir Belediyesi olarak Türkiye'de ilk kez 2019 yılında hayata geçirdikleri  “Erken Çocukluk Gelişimi Projesi” hakkında bilgiler verdi. Proje ile oluşturulan eğitim kurumlarında önemli işler gerçekleştirdikleri örnek bir proje olduğunu vurgulayan  Özyiğit, 'Erken Çocukluk Gelişimi Projesi: Yenişehir Modeli' ile Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı ve UNICEF iş birliğiyle hazırlanacak 2023-2028 erken çocukluk gelişimi stratejisi ve ulusal eylem planı için davet aldıklarını söyledi.

Aile ve Evlilik Hayatı Eğitimi, 0-3 Yaş MABEP, 0-3 Yaş Bebek Kütüphanesi, 0-6 Yaş Gelişim Değerlendirme, 0-6 Yaş Özel Eğitim, 3-6 Yaş BETEM ve 6-8 Yaş Atölye Temelli Eğitimleri ile 7 ayrı basamaktan oluşan projede çocuklara destek verdiklerini belirten Özyiğit, Proje ile bireylere aile olmanın önemini anlattıklarını, 0-3 yaş arasında çocukları olan ebeveynlere erken çocukluk eğitimi verdiklerini, bebek kütüphanesiyle çocukların dil/bilişsel gelişimine katkıda bulunulduğunu ve sağlık taramasıyla da çocuklardaki gelişimsel bozuklukları tespit ettiklerini söyledi.

Proje ile hem çocuklardaki gelişimsel problemleri erken dönemde tespit ediyor hem de gelişimlerine destek verdiklerini belirten Özyiğit,  gerçekleştirdikleri projede kısa sürede büyük bir aşama kaydettiklerini de sözlerine ekledi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.