‘Üretim Planlamasında Turunçgil Yol Haritası’ Turunçgil Çalıştayı Düzenlendi.

Güncel 08.05.2024 - 11:50, Güncelleme: 08.05.2024 - 11:50
 

‘Üretim Planlamasında Turunçgil Yol Haritası’ Turunçgil Çalıştayı Düzenlendi.

Rekolte fazlası nedeniyle bu yıl turunçgilde yaşanan sıkıntıların ardından sektörün önünü açmak, turunçgil üretiminin yol haritasını belirlemek adına Turunçgil Çalıştay’ı düzenlendi.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın alınacak kararların tarım politikasına dönüştürülmesi talimatı verdiği Çalıştayda sektör temsilcileri vakit kaybedilmeden sağlıklı bir envanter çalışmasının tamamlanıp ardından planlamaya geçilmesi talebinde bulundu. Tarım ve Orman Bakanlığı koordinasyonu,  Mersin Valiliği himayesi, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO), Mersin Ticaret Borsası (MTB), Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) ve Ulusal Turunçgil Konseyi (UTK) işbirliğinde “Üretim Planlamasında Turunçgil Yol Haritası” Turunçgil Çalıştayı düzenlendi. İki gün sürecek çalıştıyda turunçgil, veri envanteri ve yönetiminden dış ticarete, pazarlamadan hasat ve depolamaya, hastalık ve zararlılarla mücadeleden ruhsatlandırmaya kadar her yönüyle değerlendirilecek. Çalıştaya; Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Gümen, Mersin Tarım ve Orman İl Müdürü Erdem Karadağ, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, AKİB Yaş Sebze ve Meyve İhracatçıları Birliği Başkanı Ferhat Gürüz, Mersin Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir, Ulusal Turunçgil Konseyi Başkanı Kemal Kaçmaz, ziraat odalarının, meslek odalarının kooperatiflerin ve birliklerin temsilcileri, akademisyenler ve çiftçiler katıldı. Çakır: “Bereketli toprakları geleceğe taşımak zorundayız” Çalıştayın açılışında konuşan MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır sözlerine bölgenin tarımdaki gücünü özetleyerek başladı. Mersin ve Adana’nın iki önemli tarım kenti olduğunu hatırlatan Çakır, Çukurova’nın toprak yapısı, su kaynakları, toprak işleme becerisine sahip insanları, mikro klima özelliği, etkin üniversiteleri, tarım enstitüleri ve Türkiye'nin ilk tarım teknoparkıyla tarımda güçlü bir konumda olduğunu söyledi. Böylesi bir zenginliğin verdiği sorumlulukla bereketli toprakları geleceğe taşımanın bir zorunluluk olduğunu vurgulayan Çakır, “Bu sene,  gerek iklim koşulları, gerekse fazla üretimden dolayı turunçgilde ciddi sorunlar yaşadık. Aynı sorunları meyvede de görmeye başladık. Bu sene ve bundan sonraki senelerde bu riskin devam etme ihtimali bizi endişelendiriyor” dedi. “İhracatçılar kendi içinde rekabet etmemeli” Yüksek girdi maliyetlerinin, üreticinin ürününün değerlendirilememesinin, gelecekte yapılacak üretimi miktar ve kalite açısından riske soktuğunu kaydeden Çakır, mevcut ürünlerin daha iyi şartlarda satılabilmesi için üreticinin, ihracatçının ve sektör paydaşlarının birlikte hareket etmesi gerektiğini söyledi. “İhracatçılar kendi içinde rekabet etmemeli” diyen Çakır, içeride rekabet yerine dış pazarlara, kaliteli ve daha katmadeğerli ürün ihracatına odaklanmak gerektiğini vurguladı.  “Örgütlü bir tarım modeli olmadan tarımı kurtaramayız” Bölgedeki plansız üretim kaynaklı oluşan üretim fazlasına da değinen Çakır, bu soruna çözüm önerilerini ise şöyle sıraladı: “Başta narenciye olmak üzere ürünlerin endüstriyel altyapısını oluşturmak gerek. Tarımını sanayiye, özellikle gıda sanayisine entegre edemeyen bir ülke gelişemez. Tarımın kaliteli şekilde geleceğe taşınması için ilk olarak tarımda örgütlenme olmalı. İkinci olarak da yeni nesli tarıma entegre etmeliyiz. Yaşlanan bir tarım nüfusumuz var. Yeni nesli tarıma kazandırmak zorundayız. Bunları ve sayısız hayati konuyu ele alacak bu çalıştayın, sorunlara çözümler getireceğine yürekten inanıyorum.” “Ölçemezsek yönetemeyiz” Toplantının açılışında konuşmacıların tümünün üzerinde durduğu ortak konu doğru envanter çalışması yapılması zorunluluğu oldu.  “Elimizde sağlıklı veri tabanı olmazsa yol haritasını doğru belirleyemeyiz” diyen UTK Başkanı Kemal Kaçmaz, ardından UTK’nın bugüne kadar yürüttüğü çalışmaları paylaştı. Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, sektörü geliştirecek her konuda birlikte hareket edilmesinin önemine değinerek Mersin, Adana ve Hatay’da entegre bir kontrol koordinasyon sistemi kurulmasını önerdi. MTB Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Özdemir, Türkiye ve Mersin ekonomisinde tarım ve özelinde de turunçgil üretiminin önemini özetleyip sektör sorunlarına çözüm oluşturacak önerilerini sıraladı. Oluşan arz fazlasını eritecek politikalar geliştirilmesi gerektiğini kaydeden Özdemir, bunun için dışarıda pazarın çeşitlendirilmesi, içeride narenciyenin önemini anlatacak kamu spotları hazırlanması, endüstriyel narenciye pazarının geliştirilmesi gerektiğini söyledi. Kısa, orta ve uzun vadeli politikalara ihtiyaç olduğuna da değinen Özdemir, “Doğru planlamayla politikalar belirlenip bu sistemi teşvik eden bir mekanizma kurulmasını arzu ediyoruz” dedi. Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Ferhat Gürüz tüm dünyada narenciye üretiminin artarak sürdüğünü dile getirip planlamanın önemine işaret etti. Büyük üreticilerin modern tarımla yoluna devam edebildiğini belirten Gürüz, küçük üreticilerinse gerek devlet desteği gerekse akademisyenler aracılığıyla yeni meyve türlerinin ekimine yönlendirilmesi önerisini getirdi. Dış ticareti artırmak adına yeni pazarlarla zirai karantina protokollerinin imzalanması gerektiğini kaydeden Gürüz, analiz ücretlerininse yeniden gözden geçirilerek ihracatçının rekabet gücünün artırılması gerektiğini söyledi. Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan yaptığı konuşmada “Odağında toprak, odağında insan olan bir sektörden bahsediyoruz. Bu sektör her geçen gün büyüyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün rakamlarına baktığımız zaman alan son 21 yılda dünya genelinde 86 milyon hektar tarım arazisi azalmıştır. 104 milyon hektar da orman arazisi azalmıştır. Ama tarımsal üretim değeri 2000 yılından 2021 yılına kadar 21 yıllık süre içerisinde 2 trilyon dolardan %84 artışla, 3.7 trilyon dolara ulaşmıştır. Aynı dönemde ülkemizde de 40 milyar dolardan 70 milyar dolara ulaşmıştır. Alan azalsa da talep arttığı için, nüfus arttığı için üretim değeriyle ilgili artışlar söz konusu olmuştur. Dolayısıyla kısıtlı sayılabilecek alanlarda tarımın ve tarım faaliyetlerinin en verimli ve kaliteli şekilde ürün üretiminin sağlanması konusu elbette ki ön plana çıkmaktadır. “Türkiye Yaklaşık 1,9 Milyon Ton İhracat ile Dünya Narenciye İhracatında İkinci Sıradadır.” Mersin İlimizin yüzölçümü 1.585.300 hektar olup 328.401 hektarlık tarım alanı mevcuttur. İlimiz, Toplam 1.661.486 ton narenciye üretimi ile Türkiye’de 2. sıradadır. Muz, çilek, limon, yenidünya, erik, nektarin, şeftali, kabak, taze bakla üretiminde Mersin İlimiz 1.sırada yer almaktadır. Badem, keçiboynuzu, patlıcan, salatalık, greyfurt, kayısı, avokado, nar, üzüm, pırasa, soya fasulyesi üretiminde İlimiz 2.sırada yer almaktadır. Mersin İlimizin tarım sektörünün gayri safi milli hasılaya katkısı 2004 yılında 2,7 milyar TL iken 2023 yılında 88,2 milyar TL’ye yükselmiştir. 2023 yıl sonu itibariyle İlimizin bitkisel üretim değeri 76,3 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. 2023 yıl sonu itibariyle İlimizin hayvansal üretim değeri 11,8 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. 2023 yıl sonu itibariyle İlimizin su ürünleri üretim değeri 29,6 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Bu çalıştaylar vesilesiyle ‘Turunçgil Yol Haritasını Çizme’ özel başlığında tarımın genel anlamda değerlendirilmesini yapmış oluyoruz. Bu bağlamda sormamız gereken sorular. ‘Ne üretiyoruz? Nerede üretiyoruz? Nasıl üretiyoruz? Ne kadar üretiyoruz? Devamında da yarınlara bir projeksiyon sunmak adına da ‘Neyi üreteceğiz? Nerede üreteceğiz? Nasıl üreteceğiz? Ve ne kadar üreteceğiz? sorularını sorup bu soruların cevabını hep birlikte verecek; işte özellikle de bu işe emek vermiş, gönül vermiş başta akademisyenlerimiz olmak üzere sahada ter döken gerek tarlada gerek işin ticaret tarafında ter döken emek ortaya koyan bütün paydaşlarımızla, Tarım ve Orman Bakanlığımızın himayesinde geleceği inşallah planlamış olacağız.”dedi Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Gümen de bakanlık olarak tarıma verilen destekler, hastalıklarla mücadele konusunda yürütülen çalışmalar hakkında bilgiler aktardı. Toplu aile fotoğrafı çekimi sonrası oturumlara geçildi. Çalıştayda Vali Ali Hamza Pehlivan’a, Ulusal Turunçgil Konseyi Başkan’ı Kemal Kaçmaz plaket takdim etti.      
Rekolte fazlası nedeniyle bu yıl turunçgilde yaşanan sıkıntıların ardından sektörün önünü açmak, turunçgil üretiminin yol haritasını belirlemek adına Turunçgil Çalıştay’ı düzenlendi.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın alınacak kararların tarım politikasına dönüştürülmesi talimatı verdiği Çalıştayda sektör temsilcileri vakit kaybedilmeden sağlıklı bir envanter çalışmasının tamamlanıp ardından planlamaya geçilmesi talebinde bulundu.

Tarım ve Orman Bakanlığı koordinasyonu,  Mersin Valiliği himayesi, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO), Mersin Ticaret Borsası (MTB), Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) ve Ulusal Turunçgil Konseyi (UTK) işbirliğinde “Üretim Planlamasında Turunçgil Yol Haritası” Turunçgil Çalıştayı düzenlendi. İki gün sürecek çalıştıyda turunçgil, veri envanteri ve yönetiminden dış ticarete, pazarlamadan hasat ve depolamaya, hastalık ve zararlılarla mücadeleden ruhsatlandırmaya kadar her yönüyle değerlendirilecek.

Çalıştaya; Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Gümen, Mersin Tarım ve Orman İl Müdürü Erdem Karadağ, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, AKİB Yaş Sebze ve Meyve İhracatçıları Birliği Başkanı Ferhat Gürüz, Mersin Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir, Ulusal Turunçgil Konseyi Başkanı Kemal Kaçmaz, ziraat odalarının, meslek odalarının kooperatiflerin ve birliklerin temsilcileri, akademisyenler ve çiftçiler katıldı.

Çakır: “Bereketli toprakları geleceğe taşımak zorundayız”

Çalıştayın açılışında konuşan MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır sözlerine bölgenin tarımdaki gücünü özetleyerek başladı. Mersin ve Adana’nın iki önemli tarım kenti olduğunu hatırlatan Çakır, Çukurova’nın toprak yapısı, su kaynakları, toprak işleme becerisine sahip insanları, mikro klima özelliği, etkin üniversiteleri, tarım enstitüleri ve Türkiye'nin ilk tarım teknoparkıyla tarımda güçlü bir konumda olduğunu söyledi. Böylesi bir zenginliğin verdiği sorumlulukla bereketli toprakları geleceğe taşımanın bir zorunluluk olduğunu vurgulayan Çakır, “Bu sene,  gerek iklim koşulları, gerekse fazla üretimden dolayı turunçgilde ciddi sorunlar yaşadık. Aynı sorunları meyvede de görmeye başladık. Bu sene ve bundan sonraki senelerde bu riskin devam etme ihtimali bizi endişelendiriyor” dedi.

“İhracatçılar kendi içinde rekabet etmemeli”

Yüksek girdi maliyetlerinin, üreticinin ürününün değerlendirilememesinin, gelecekte yapılacak üretimi miktar ve kalite açısından riske soktuğunu kaydeden Çakır, mevcut ürünlerin daha iyi şartlarda satılabilmesi için üreticinin, ihracatçının ve sektör paydaşlarının birlikte hareket etmesi gerektiğini söyledi. “İhracatçılar kendi içinde rekabet etmemeli” diyen Çakır, içeride rekabet yerine dış pazarlara, kaliteli ve daha katmadeğerli ürün ihracatına odaklanmak gerektiğini vurguladı. 

“Örgütlü bir tarım modeli olmadan tarımı kurtaramayız”

Bölgedeki plansız üretim kaynaklı oluşan üretim fazlasına da değinen Çakır, bu soruna çözüm önerilerini ise şöyle sıraladı:

“Başta narenciye olmak üzere ürünlerin endüstriyel altyapısını oluşturmak gerek. Tarımını sanayiye, özellikle gıda sanayisine entegre edemeyen bir ülke gelişemez. Tarımın kaliteli şekilde geleceğe taşınması için ilk olarak tarımda örgütlenme olmalı. İkinci olarak da yeni nesli tarıma entegre etmeliyiz. Yaşlanan bir tarım nüfusumuz var. Yeni nesli tarıma kazandırmak zorundayız. Bunları ve sayısız hayati konuyu ele alacak bu çalıştayın, sorunlara çözümler getireceğine yürekten inanıyorum.”

“Ölçemezsek yönetemeyiz”

Toplantının açılışında konuşmacıların tümünün üzerinde durduğu ortak konu doğru envanter çalışması yapılması zorunluluğu oldu.

 “Elimizde sağlıklı veri tabanı olmazsa yol haritasını doğru belirleyemeyiz” diyen UTK Başkanı Kemal Kaçmaz, ardından UTK’nın bugüne kadar yürüttüğü çalışmaları paylaştı. Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, sektörü geliştirecek her konuda birlikte hareket edilmesinin önemine değinerek Mersin, Adana ve Hatay’da entegre bir kontrol koordinasyon sistemi kurulmasını önerdi.

MTB Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Özdemir, Türkiye ve Mersin ekonomisinde tarım ve özelinde de turunçgil üretiminin önemini özetleyip sektör sorunlarına çözüm oluşturacak önerilerini sıraladı. Oluşan arz fazlasını eritecek politikalar geliştirilmesi gerektiğini kaydeden Özdemir, bunun için dışarıda pazarın çeşitlendirilmesi, içeride narenciyenin önemini anlatacak kamu spotları hazırlanması, endüstriyel narenciye pazarının geliştirilmesi gerektiğini söyledi. Kısa, orta ve uzun vadeli politikalara ihtiyaç olduğuna da değinen Özdemir, “Doğru planlamayla politikalar belirlenip bu sistemi teşvik eden bir mekanizma kurulmasını arzu ediyoruz” dedi.

Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Ferhat Gürüz tüm dünyada narenciye üretiminin artarak sürdüğünü dile getirip planlamanın önemine işaret etti. Büyük üreticilerin modern tarımla yoluna devam edebildiğini belirten Gürüz, küçük üreticilerinse gerek devlet desteği gerekse akademisyenler aracılığıyla yeni meyve türlerinin ekimine yönlendirilmesi önerisini getirdi. Dış ticareti artırmak adına yeni pazarlarla zirai karantina protokollerinin imzalanması gerektiğini kaydeden Gürüz, analiz ücretlerininse yeniden gözden geçirilerek ihracatçının rekabet gücünün artırılması gerektiğini söyledi.

Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan yaptığı konuşmada “Odağında toprak, odağında insan olan bir sektörden bahsediyoruz. Bu sektör her geçen gün büyüyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün rakamlarına baktığımız zaman alan son 21 yılda dünya genelinde 86 milyon hektar tarım arazisi azalmıştır. 104 milyon hektar da orman arazisi azalmıştır. Ama tarımsal üretim değeri 2000 yılından 2021 yılına kadar 21 yıllık süre içerisinde 2 trilyon dolardan %84 artışla, 3.7 trilyon dolara ulaşmıştır. Aynı dönemde ülkemizde de 40 milyar dolardan 70 milyar dolara ulaşmıştır.

Alan azalsa da talep arttığı için, nüfus arttığı için üretim değeriyle ilgili artışlar söz konusu olmuştur. Dolayısıyla kısıtlı sayılabilecek alanlarda tarımın ve tarım faaliyetlerinin en verimli ve kaliteli şekilde ürün üretiminin sağlanması konusu elbette ki ön plana çıkmaktadır.

“Türkiye Yaklaşık 1,9 Milyon Ton İhracat ile Dünya Narenciye İhracatında İkinci Sıradadır.”

Mersin İlimizin yüzölçümü 1.585.300 hektar olup 328.401 hektarlık tarım alanı mevcuttur. İlimiz, Toplam 1.661.486 ton narenciye üretimi ile Türkiye’de 2. sıradadır.

Muz, çilek, limon, yenidünya, erik, nektarin, şeftali, kabak, taze bakla üretiminde Mersin İlimiz 1.sırada yer almaktadır.

Badem, keçiboynuzu, patlıcan, salatalık, greyfurt, kayısı, avokado, nar, üzüm, pırasa, soya fasulyesi üretiminde İlimiz 2.sırada yer almaktadır.

Mersin İlimizin tarım sektörünün gayri safi milli hasılaya katkısı 2004 yılında 2,7 milyar TL iken 2023 yılında 88,2 milyar TL’ye yükselmiştir. 2023 yıl sonu itibariyle İlimizin bitkisel üretim değeri 76,3 milyar TL olarak gerçekleşmiştir.

2023 yıl sonu itibariyle İlimizin hayvansal üretim değeri 11,8 milyar TL olarak gerçekleşmiştir.

2023 yıl sonu itibariyle İlimizin su ürünleri üretim değeri 29,6 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.

Bu çalıştaylar vesilesiyle ‘ Turunçgil Yol Haritasını Çizme’ özel başlığında tarımın genel anlamda değerlendirilmesini yapmış oluyoruz. Bu bağlamda sormamız gereken sorular. ‘Ne üretiyoruz? Nerede üretiyoruz? Nasıl üretiyoruz? Ne kadar üretiyoruz? Devamında da yarınlara bir projeksiyon sunmak adına da ‘Neyi üreteceğiz? Nerede üreteceğiz? Nasıl üreteceğiz? Ve ne kadar üreteceğiz? sorularını sorup bu soruların cevabını hep birlikte verecek; işte özellikle de bu işe emek vermiş, gönül vermiş başta akademisyenlerimiz olmak üzere sahada ter döken gerek tarlada gerek işin ticaret tarafında ter döken emek ortaya koyan bütün paydaşlarımızla, Tarım ve Orman Bakanlığımızın himayesinde geleceği inşallah planlamış olacağız.”dedi

Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Gümen de bakanlık olarak tarıma verilen destekler, hastalıklarla mücadele konusunda yürütülen çalışmalar hakkında bilgiler aktardı.

Toplu aile fotoğrafı çekimi sonrası oturumlara geçildi.

Çalıştayda Vali Ali Hamza Pehlivan’a, Ulusal Turunçgil Konseyi Başkan’ı Kemal Kaçmaz plaket takdim etti.

 

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.