Mersin gerçekten çok ilginç, anlaşılması güç bir şehir. Yoğun göç sayesinde kazandığı demokratik kültüre, erken Cumhuriyet dönemindeki model bir kent imajına, bir deniz şehri olmanın getirdiği uyumlu sosyal hayatına rağmen, kenti sahiplenme ve bir hemşeri olarak kent yararına tavır alma konusunda enerjisi düşüktür. Buna neden olarak da, politik faydayı kente dönük faydaların üzerinde tutması olarak işaretlerim. Öyle ki, çok açık konularda, meselâ Mersin’in geleceğini ilgilendiren projelerde bile hep politik fayda hesabı yapan bir kamu oyu vardır.
Bu bağlamda sık sık yazarım; politik kaygıların üzerinde ve ötesinde, doğrudan Mersin’in faydasını öngördüğüm konularda ısrarla sorarım:
*Otobanın, demiryolunun, limanın, serbest bölgenin birleştiği dünyadaki ender noktalardan birinde,
*Deniziyle, dağlarıyla, krater gölleriyle, akarsularıyla, şelaleleriyle, ormanlarıyla, yaylalarıyla, Kuş Cennetiyle, mağaralarıyla, Akdeniz’in en eski antik limanıyla, Kayak merkezi olabilecek yerleriyle,
*Tarihi zenginlikleriyle, doğa harikalarıyla, iklimiyle, verimli topraklarıyla, zengin bitki örtüsüyle, çeşitli kültürleri barındıran yapısıyla,
*Şehir hastanesiyle, modern spor tesisleriyle, 25 bin kişilik stadyumuyla, Opera ve Balesiyle, Klasik Türk Müziği Korosuyla,
Bu güzel kent niçin olması gereken gelişme seviyesinin çok uzağında ?
Kısır çekişmelerle uğraşan, hayali sorunlar yaratan bir Mersin …
Somut yarar sağlayacak konularda çalışmayan ama boş demeçler vermekte yarışan kentin STK ları…
Çözüm üretmeyen, yalnızca eleştiren kent temsilcileri…
Bir araya gelerek Mersin’in acil sorunlarında ortaklaşa bir güç oluşturamayan siyasetçilerimiz var…
Mersin yoğun bir sanatsal ve kültürel dinamizme sahip olmasına rağmen, bunu kurumsal bir mecrada değerlendiremeyen belediyelerimiz var…
Ama hayat kendi yolunu da açıyor; bazı bireysel çıkışlar, çabalar, emekler bu kentin kaderine olumlu anlamda dokunuyor; özellikle merkezi idare odaklı imkânların kente akışı için kanallar açıyor.
Bu konuda çok anlamlı, kıymetli, sessizce iş gören bir çabanın, emeğin altını çizmem gerekiyor.
Geçtiğimiz hafta sosyal medyada rastladığım bir haber dikkatimi çekti:
Ak Parti MKYK üyesi Sn.Mustafa Sever, Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Sn.İlhan Hatipoğlu’nu ziyaret etmiş; Mersin’in projelerinden başta hızlı tren, Çeşmeli –Taşucu otoyol, baraj, gölet ve sulama projeleri olmak üzere Mersin’in devam eden projeleri için 2025 yılında daha fazla ödenek tahsis edilmesi konusunu görüşmüş.
Hemen ardından Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu ile görüşerek Mersin’in sağlık sektörüne ilişkin taleplerini ve beklentilerini ilettiği haberini gördüm.
Kendileri Bakan Yardımcısı olarak merkezî idarenin işleyişine vakıf, Ankara yüksek bürokrasi çevresiyle çözüme dayalı ilişkilerde çok yakın bir siyasetçi olarak, Mersin için çok faydalı sonuçlar ürettiğini bizzat biliyorum; her partiden hemşerilerin sayısız sorununu da hemen yerinde çözdüğüne tanığım.
Sn.Mustafa Sever haftanın bir yarısını Mersin’de geçirerek Mersin’in en ücra köşelerine kadar gidiyor, burada olan sorunları çözmeye çalışıyor.
Adeta tek kişilik bir ordu gibi Mersin’e katkı vermeye çalışıyor.
Bunun daha çok takdir edilecek yanı ise, bunu bir şov amacıyla kullanmadan sessizce yapıyor ve önemli olanın sonuç almak olduğunu gösteriyor.
Geçtiğimiz günlerde yine Cevdet Yılmaz ile Mersin için görüştüğü hafızalarımızda.
* * *
Şimdi önümüzde daha önemli, kritik bir dönem var: Yıllardır beklediğimiz Havalimanı sonunda tamamlandı; bunun ekonomik yararları her yönden kente yansıyacaktır.
Öncelikle Havalimanı’nın bitmesini bekleyen, yani gerçekleşmesi öncelikle Havalimanı açılışına bağlı olan Kazanlı Turizm Projesi’nin kısa zamanda uygulanacağını umut ediyorum.
Şimdi zaman artık kısır çekişmelerle, boş demeçlerle uğraşma zamanı değildir.
Odalarımız, STK larımız artık Mersin’in gerçek sorunları, gerçek projeleri ile uğraşmalıdır. Bu konularda saçma sapan politik hesaplarla, tavırlarla, demeçlerle kente zarar verilmemeli; merkezi iktidarın kente dönük yatırımlarını bütün kent aktörleri sahiplenmelidir. Siyaset kendi kulvarında yapılır ve özünde bir hizmet yarışıdır; bu nedenle hiçbir hizmet kısır ve kör politik hesaplara alet edilmemelidir.
İşte Sn. Mustafa Sever doğrudan hizmete dönük büyük çabasıyla örnek bir güçlü hemşerimiz olarak, her partiden hemşerimize hizmet üretiyor.
MKYK üyesi, eski Bakan Yardımcısı, birçok bürokratik görevde bulunmuş, yurt dışı görevleri ile yurtdışını da iyi tanıyan Sn.Mustafa Sever’i takip edin, Mersin’in sorunlarını iletin, göreceksiniz politik hesap gütmeden her konuda yardımcı olacaktır.
Ben de gücünü ve imkânlarını Mersin’e ve Mersinliye hizmet için kullanan bu örnek siyasetçimizi yakından izliyorum ve eleştirel yorumlarımı sizlerle paylaşmaya çalışıyorum. Aslolan kente ve insanımıza hizmettir; bu bağlamda çalışan, emeği geçen, gücünü ve yetkisini kent için kullanan her yetkiliyi okurla paylaşmak bir etik yükümlülüktür.
Bu düşünceyle, geçtiğimiz pazar günü tatil günü olmasına rağmen çalışma programı içinde, sabahın erken saatlerinde kendileriyle uzun bir görüşme fırsatım oldum..
Mersin ile ilgili bazı konuları ayrıntılı olarak ilettim. Mersin ile ilgili tüm konulara hakim bir donanımla sorunlara çözüm sıralıyor; gerçek konular için somut sonuca gidilecek, yarar sağlayacak adımlar atmak üzere planlar yapıyor.
Hırs ve politik hesap yapmadan, doğrudan somut hizmete dönük ve sonuç alıcı girişimler yapan bu genç ve dinamik siyasetçimiz, tecrübeleri ve donanımıyla Mersin için özel bir gelecek imkânıdır.
Kendisine kentim adına teşekkür ediyorum.
HARUN ARSLAN…..09 Eylül 2024