Abdullah Ayan
Köşe Yazarı
Abdullah Ayan
 

Suriye ile ticarette son gelişmelerin düşündürdükleri…

Suriye' de HTŞ' nin kontrolüne geçen yeni rejimin uygulamaya başladığı gümrük vergilerinin %300-500'e çıkarılması nedeniyle Türk ihracatçılarının zor durumda kaldığı, sınır kapılarında 5-6 km kuyruklar oluştuğu haberlerine bugün yenisi eklendi. Buna göre Türk ihracatçısı yüksek gümrük ödememek için Irak sınırındaki Habur' a yönelmiş... Bu tablonun görünen yüzü... Arka perdesinde yaşanan son gelişmeleri de ben anlatayım: Türkiye' nin Suriye'ye açılan en önemli kapısı Cilvegözü' nün karşısındaki Bab-El Hava kapısı ve tüm İdlib bölgesi yaklaşık 10 yıldır Esad rejimine karşı mücadele eden HTŞ ve diğer radikal grupların kontrolündeydi. Resmi sıfatı olmayan HTŞ Suriye' ye girecek tüm ürünlerden kendince oluşturduğu tarife (yasal hiç bir dayanağı olmamasına karşın) üzerinden örneğin  muhtelif gıda maddelerinden ton başına 4 ila 75 dolar arasında değişen bir para alıyordu.. Susam 4 dolar/ ton Pirinç, un, mısır 7 dolar, Nişasta, şeker 14 dolar, Ham yağ, bulgur 25 dolar, Yer fıstığı 50 dolar, Makarna ve bitkisel rafine yağlar 75 dolar, Çay 75 dolar gibi ton başına maktu vergiye tabiydi ve böyle uzayıp gidiyordu liste. (800 kalemden oluşan hayli uzun tarife cetvelinin gıda ürünlerinin başlıcaları böyle… (Fikir versin diye öne çıkan kalemleri seçtim) Esad rejimi devrilip geçici de olsa yeni yönetim HTŞ' ye geçince o listenin yerini Esad döneminde uygulanan Suriye devletinin resmi gümrük tarifesi aldı. Ve bazı kalemlerde Türk ürünlerine uygulanan gümrük vergileri eskisine oranla büyük oranda arttı. Örneğin Türkiye' den en çok gönderilen makarna ve bitkisel yağların tonundan alınan vergi 75 dolardan 225 dolara, şekerden alınan vergi 14 dolar 40 dolara çıkarıldı.. Bu kadar da değil, çimentodan alınan vergi 17 dolardan 34 dolara, demir ithalatındaki 60 dolar 120 dolara yükseltildi. Benzinin bin litresinden 30 dolar alınırken 11 Ocak’ tan itibaren 120 dolar tahsil edilmeye başlandı. Burada amacın kısa zamanda Suriye’ nin en azından halkın temel ihtiyacı olan gıda ürünlerinde dışarıya bağımlılığı azaltıp yeniden kendi sanayi tesislerini ayağa kaldırmayı hedeflediği aşikâr ve bunun yadırganacak bir yanı da yok… Ancak aniden getirilen ve bazı ürünlerde yüzde 500’ lere varan gümrük vergileriyle ilgili uygulamaya Türkiye ihracatçısı hazırlıksız yakalandı ve bu kısa zamanda paniğe yol açtı… Türkiye Şam nezdinde gerekli girişimlerde bulundu ama şu ana kadar çözüme ilişkin gelişme yaşanmış değil… Yine de her alanda olduğu gibi emrivakilere alışkındır aslında Türkiye insanı… Ve ihracatçı da ‘bir yolunu’ bulmakta oldukça deneyimlidir.. Bir kaç günlük sendeleme ardından masraflı ve zahmetli de olsa yeni çözüm bulundu... HTŞ yönetimi ele alıp geçici hükümet kurdu ancak halen tüm Suriye' ye hâkim değil. Kuzey doğuyu PYD kontrol ediyor ve Suriye-Irak sınır kapısı Ebu Kemal de en azından şimdilik PYD kontrolünde... Ve PYD tıpkı eskiden Cilvegözü karşısındaki Bab-el Hava gümrük kapısı benzeri kendisine özgü ve resmi gümrük oranlarından çok düşük bir tarife uyguluyor... Türkiye ihracatçısı da bu hafta yeni rotayı belirledi: Habur' dan Irak Kürdistan bölgesine gönderilen mallar oradan Ebu Kemal kapısından düşük gümrük ödenerek Suriye' ye ulaşıyor.. Bir başka ifadeyle Türkiye’ deki sanayici ve ihracatçı ortaya çıkan güçlükleri aşmaya çabalarken sağ eliyle sol kulağını tutmak zorunda kalıyor.. Oysa Türkiye, tıpkı Barzani' nin (KDP) kontrol ettiği Irak Kürdistanı ile geliştirdiği  'kazan-kazan' anlayışına dayanan ilişkileri Suriye' deki sınır komşusu Kürtlerle geliştirse Mardin-Urfa-Gaziantep' teki tüm tesis çarkları dönecek, ihracat sayesinde piyasalar canlanacak, Güney Doğu’ ya bahar gelecek... Ortaya çıkan son duruma adeta isyan eden Kilis Ticaret Odası Başkanı 'Türkiye gümrük kapılarından 60 bin dolara geçen bir tır, Irak kanalı ile geçince maliyet 10 bin dolar bandına geriliyor. ' diye ortaya çıkan gerçeği çıplaklığıyla anlatıyor... Ne diyordu atasözü: "Su akar yolunu bulur" Burada da öyle olacak... Ya yüksek gümrükleri ödememek için yükte hafif pahada ağır ürünlerde mayın da döşense yeniden sınır ticareti başlayacak. Eskiden katır sırtında yapılan taşıma çağ atlayıp drone lara bırakacak yerini ama kesinlikle sürecek… Orta vadede ise Suriye’ de yeniden yağ rafinerileri, makarna tesisleri kurulacak… Ve şu çok önemli husus akılda tutulmalı.. Yeniden Arap Birliğine alınan Suriye’ nin ürettiği her mal özellikle zengin Körfez Ülkelerine gümrüksüz olarak satılabilecek… Kısaca tüm riskleri göze alıp Suriye’ ye yatırım amacıyla erken giden yol alacak…
Ekleme Tarihi: 27 Ocak 2025 - Pazartesi

Suriye ile ticarette son gelişmelerin düşündürdükleri…

Suriye' de HTŞ' nin kontrolüne geçen yeni rejimin uygulamaya başladığı gümrük vergilerinin %300-500'e çıkarılması nedeniyle Türk ihracatçılarının zor durumda kaldığı, sınır kapılarında 5-6 km kuyruklar oluştuğu haberlerine bugün yenisi eklendi. Buna göre Türk ihracatçısı yüksek gümrük ödememek için Irak sınırındaki Habur' a yönelmiş...

Bu tablonun görünen yüzü...

Arka perdesinde yaşanan son gelişmeleri de ben anlatayım:

Türkiye' nin Suriye'ye açılan en önemli kapısı Cilvegözü' nün karşısındaki Bab-El Hava kapısı ve tüm İdlib bölgesi yaklaşık 10 yıldır Esad rejimine karşı mücadele eden HTŞ ve diğer radikal grupların kontrolündeydi.

Resmi sıfatı olmayan HTŞ Suriye' ye girecek tüm ürünlerden kendince oluşturduğu tarife (yasal hiç bir dayanağı olmamasına karşın) üzerinden örneğin  muhtelif gıda maddelerinden ton başına 4 ila 75 dolar arasında değişen bir para alıyordu..

Susam 4 dolar/ ton

Pirinç, un, mısır 7 dolar,

Nişasta, şeker 14 dolar,

Ham yağ, bulgur 25 dolar,

Yer fıstığı 50 dolar,

Makarna ve bitkisel rafine yağlar 75 dolar,

Çay 75 dolar gibi ton başına maktu vergiye tabiydi ve böyle uzayıp gidiyordu liste. (800 kalemden oluşan hayli uzun tarife cetvelinin gıda ürünlerinin başlıcaları böyle… (Fikir versin diye öne çıkan kalemleri seçtim)

Esad rejimi devrilip geçici de olsa yeni yönetim HTŞ' ye geçince o listenin yerini Esad döneminde uygulanan Suriye devletinin resmi gümrük tarifesi aldı. Ve bazı kalemlerde Türk ürünlerine uygulanan gümrük vergileri eskisine oranla büyük oranda arttı.

Örneğin Türkiye' den en çok gönderilen makarna ve bitkisel yağların tonundan alınan vergi 75 dolardan 225 dolara, şekerden alınan vergi 14 dolar 40 dolara çıkarıldı..

Bu kadar da değil, çimentodan alınan vergi 17 dolardan 34 dolara, demir ithalatındaki 60 dolar 120 dolara yükseltildi.

Benzinin bin litresinden 30 dolar alınırken 11 Ocak’ tan itibaren 120 dolar tahsil edilmeye başlandı.

Burada amacın kısa zamanda Suriye’ nin en azından halkın temel ihtiyacı olan gıda ürünlerinde dışarıya bağımlılığı azaltıp yeniden kendi sanayi tesislerini ayağa kaldırmayı hedeflediği aşikâr ve bunun yadırganacak bir yanı da yok…

Ancak aniden getirilen ve bazı ürünlerde yüzde 500’ lere varan gümrük vergileriyle ilgili uygulamaya Türkiye ihracatçısı hazırlıksız yakalandı ve bu kısa zamanda paniğe yol açtı…

Türkiye Şam nezdinde gerekli girişimlerde bulundu ama şu ana kadar çözüme ilişkin gelişme yaşanmış değil…

Yine de her alanda olduğu gibi emrivakilere alışkındır aslında Türkiye insanı…

Ve ihracatçı da ‘bir yolunu’ bulmakta oldukça deneyimlidir..

Bir kaç günlük sendeleme ardından masraflı ve zahmetli de olsa yeni çözüm bulundu...

HTŞ yönetimi ele alıp geçici hükümet kurdu ancak halen tüm Suriye' ye hâkim değil.

Kuzey doğuyu PYD kontrol ediyor ve Suriye-Irak sınır kapısı Ebu Kemal de en azından şimdilik PYD kontrolünde...

Ve PYD tıpkı eskiden Cilvegözü karşısındaki Bab-el Hava gümrük kapısı benzeri kendisine özgü ve resmi gümrük oranlarından çok düşük bir tarife uyguluyor...

Türkiye ihracatçısı da bu hafta yeni rotayı belirledi:

Habur' dan Irak Kürdistan bölgesine gönderilen mallar oradan Ebu Kemal kapısından düşük gümrük ödenerek Suriye' ye ulaşıyor..

Bir başka ifadeyle Türkiye’ deki sanayici ve ihracatçı ortaya çıkan güçlükleri aşmaya çabalarken sağ eliyle sol kulağını tutmak zorunda kalıyor..

Oysa Türkiye, tıpkı Barzani' nin (KDP) kontrol ettiği Irak Kürdistanı ile geliştirdiği  'kazan-kazan' anlayışına dayanan ilişkileri Suriye' deki sınır komşusu Kürtlerle geliştirse Mardin-Urfa-Gaziantep' teki tüm tesis çarkları dönecek, ihracat sayesinde piyasalar canlanacak, Güney Doğu’ ya bahar gelecek...

Ortaya çıkan son duruma adeta isyan eden Kilis Ticaret Odası Başkanı 'Türkiye gümrük kapılarından 60 bin dolara geçen bir tır, Irak kanalı ile geçince maliyet 10 bin dolar bandına geriliyor. ' diye ortaya çıkan gerçeği çıplaklığıyla anlatıyor...

Ne diyordu atasözü:

"Su akar yolunu bulur"

Burada da öyle olacak...

Ya yüksek gümrükleri ödememek için yükte hafif pahada ağır ürünlerde mayın da döşense yeniden sınır ticareti başlayacak. Eskiden katır sırtında yapılan taşıma çağ atlayıp drone lara bırakacak yerini ama kesinlikle sürecek…

Orta vadede ise Suriye’ de yeniden yağ rafinerileri, makarna tesisleri kurulacak…

Ve şu çok önemli husus akılda tutulmalı..

Yeniden Arap Birliğine alınan Suriye’ nin ürettiği her mal özellikle zengin Körfez Ülkelerine gümrüksüz olarak satılabilecek…

Kısaca tüm riskleri göze alıp Suriye’ ye yatırım amacıyla erken giden yol alacak…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.