Çarpıcı olsun diye belirlemedim başlığı..
Fukuyama' nın kitabına da adını verdiği ve 'Tarihin Sonu' *olarak özetlediği teorisinden esinlendim..
Fukuyama, Berlin duvarının yıkılışı, altında kalan Sovyetler Birliği' nin çöküşüyle komünizme gidecek sosyalizm hayalinin sona erdiğini, soğuk savaştan kapitalizmin nihai zaferle çıktığını ev bundan böyle tüm dünyaya liberal demokrasilerin hakim olacağını ilan ediyordu..
Fukuyama o kadar iddialıydı ki, ona göre ölümüne çarpışan iki görüşten biri bir daha ayağa kalkmamak üzere yere serilmiş, diğeri tartışılmaz zaferini ilan etmişti..
“Bugün ne komünist sol, ne de otoriter sağ, bir hükümete meşru bir temel olabilecek ciddi bir konsepte sahiptir. Bütün ulusal ve uluslararası alandaki tek meşruiyet dairesi liberal demokrasidir" diyordu Fukuyama ve devam ediyordu:
" liberalizm tek hakikat, liberal demokrasi tek hakiki meşruiyet alanı ve liberal birey ise ‘son insan’dır."
Liberalizmin kutsandığı, insanlığı kurtaracak en ideal sistem olduğu görüşü henüz ciddi anlamda tartışılmadan o soğuk savaşın kıyamet dengesi üzerinde tutunan iki kutuplu dünyadan Sovyetler Birliği çekilirken Çin çıktı sahneye..
Hem de ne çıkış..
Oysa zaman içinde Rusya' daki gelişmeler ve özellikle Çin' in Mao' yu da kıskandıran asıl 'büyük yürüyüşü'** gösteriyor ki, iki ülkenin farklı dinamiklerle simgelenen komünizm modelleri hayalleriyle birlikte çökse de, onun yerini ABD' nin rol model olduğu bir liberalizm alamamıştır..
Bugün Çin, liberalizmin açtığı yolda dev adımlarla ilerliyor ancak akıl almaz büyüme, teknolojik gelişme demokrasi üretebilmiş değil..
Aksine bilişim tüm toplumu kontrol eden çeşitli 'silahlarla' Orwell' in 'Büyük Göz' olarak tanımladığı kontrol mekanizmalarının hayli ötesine geçti.
1,4 milyar nüfuslu ülkeyi 400 milyon kamerayla donatan yönetim her bireyi kontrol eden yapay zekadan sadece üretimde değil, kamusal alanda da yararlanıyor..
Bu alanda hayli ilginç uygulamalar var ama en çarpıcısını BBC haber yaptı..
ABD merkezli bir araştırma şirketinin BBC ile paylaştığı belgeye göre, Çin teknoloji şirketi Huawei Çin şehirlerinde yürüyen yayalar arasında Uygur olanları tespit eden bir sistemin patentini almak için başvuru yapmıştı..
Evet, madalyonun bir yüzünde Orta gelir tuzağından çıkmak üzere Çin ve bu dünya için gayet sevindirici..
Üstelik gidişat demokrasiyle o tuzaktan kurtulan Güney Kore' den çok daha farklı bir modelle başaracağını gösteriyor.
Gelin görün ki, büyümeyle üretilen pastanın dağılımı hiç te adil değil..
Komünizm, sosyalizm hatta sosyal demokrasinin refahı toplumun tüm kesimlerine dağıtmasıyla beklentileriyle Çin' in ortaya çıkan tablosu arasında uçurumlar var..
Ama dünyanın dış ticaret fazlası veren en büyük ülkesinde yaratılan gelirin topluma adil biçimde dağıtıldığını gösteren hiçbir emare yok..
Aksine bir ülkenin gelir dağılımını ölçen GİNİ katsayısına Çin penceresinden bakarak gelir adaletsizliğinin nasıl çarpıcı boyutlara vardığını görmek mümkün..
'Devlet liberalizmi' olarak tanımlanacak sistemle yola çıktığı 1990' da kişi başı geliri 317 dolar olan Çin 2019' da orta gelir eşiği 10 bin doları geçerek 10.267 dolara ulaştı.
Tüm dünyayı vuran ve özellikle gelişmiş ülkelerin yerinde saymasına, bazılarının küçülmesine de yol açan 2020' de önemli ekonomiler içinde büyüyen tek ülke olarak Çin, muhtemeldir bir daha bu kritik barajın altında olmayacak ve bu iyi haber..
Ama tablonun diğer yüzü bambaşka bir gelişmeyi yansıtıyor ve manzara hiç te iç açıcı değil..
İhracata dayalı, dış açık vermeyen, teknoloji yaratan ve bunu dünyaya satarak sağlıklı büyüme dalgasının yukarılara çıkardığı Çin' in öbür yüzünde alabildiğine yoksulluk, baskı ve tüm toplumun gözetlendiği bir oligarşik yapı söz konusu..
Yapay zeka tabanlı kameralar, robotlar, droneler sadece üretime değil, tüm halkın gözetim altında tutulmasına da hizmet veriyor..
Gelir adaletsizliğini bilimsel yöntemlerle ölçen Gini katsayısının* ortaya koyduğu tablo, kapitalizmin en acımasız versiyonlarını uygulayan ülkelerden bile daha kötü..
Gini endeksinden yola çıkarak dünyayı etkileyen gelir adaletsizliği ve covid-19 salgınıyla daha çok yoksulu vuran yeni tablo bir başka makale konusu…
* Francis Fukuyama (Tarihin sonu ve son insan)
** Mao Zedung' un 100 bin kişiyle başladığı ve 368 gün süren eylemin adı.. 9600 km uzunluğundaki büyük yürüyüşe katılanlar Çin' i boydan boya geçmiş 18 sıra dağ ile 24 ırmak, 11 eyalet, birçok bataklık ve çöl aşmışlardı. Yürüyüş sona erdiğinde 100 bin kişiden geriye 10 bin kişi kalmıştı..
Abdullah AYAN