Ahmet Akın - Yeminli Müşavir MTSO Yüksek İstişare Kurulu Üyesi İş hayatında nasıl giyinmeli? Elbette bir kuralı olmamalı ama temsil ettiği kurumun disiplini, kültürü ve iletişim algısına yakın olabilmeli. İş hayatında kıyafet seçimi, sektörlere, gerçekleştirilen işe, pozisyona ve kurumun beklentilerine göre değişkenlik gösterebilir. Önemli olan seçimlerimizi yaparken hangi kriterlerin algıda olumlu seçicilik yaratacağıyla ilgili olacaktır. Sadelik, kimi zaman zarafetin de temsilcisidir. Kıyafet konusunda iş hayatındaki olumlu algı ve beklenti, genel olarak, sadelik ve şıklığı bir araya getirmeye yöneliktir. (İstanbul Eğitimler) İş yerinde kıyafet seçimi konusunda, eskisi kadar ağır prosedürler yer almıyor. California Silikon Vadisi’nde çalışan Bilişim Uzmanları, klasik takım elbisenin çalışma şartları açısından zorladığını düşünerek, kot-tshirt ile işe gelmeleriyle, yeni bir giyim akımı başlattı. Oxford Üniversitesi Business Casual (Gündelik İş Kıyafeti) giyim kodunu şöyle tanımlamış: “Sade, geleneksel ama göreceli olarak, kişiye göre değişir bir şekilde gayri resmi.” Yani, günlük yaşam ve iş hayatı arası rahatlığı temsil ettiği belirtiliyor. Y ve Z Kuşağı artık rahat giyim tarzını tercih ediyor. (The Suit Concierge) İyi giyinmek iyi bir görgü kuralıdır. İş yerinde iyi bir fiziksel görünüm hayati önem taşır ve muhteşem bir izlenim yaratmada büyük rol oynar. İlk bakış ilk algıyı yaratır. Harika bir ilk izlenimle, olumlu ve kendinize güvendiğiniz için iş anlaşmalarını kapatma yolunda konuşmanız daha kolay hale gelir. Bu nedenle, doğru kıyafeti seçmek son derece önemlidir. Bazı patronlar, tüm çalışanlarını giydikleri ayakkabı türüne göre yargılarlar. Ayakkabı renginizi ve tipinizi takım elbise renginizle eşleştirin. Resmi, temiz ve cilalı bir çift ayakkabınız olduğundan emin olun. Unutmayalım ki, doğru kıyafet seçimi, kendinizin güvende olduğunu hissettirir. İş yerinde kıyafet seçimi konusunda, eskisi kadar ağır prosedürler yer almıyor. Özel sektörde özellikle daha rahat çalışmaya yönelik bir ortam oluşturulmaya çalışılıyor. Bundan dolayı, artık kılık-kıyafet beklentileri de tamamen değişti. Değişim ve ilerleme önce kendimizle başlıyor. Kendimi, iyi giyinebileceğim bir kıyafetle dahi iyi hissedebilirim. Rahatlık bir numaralı önceliğiniz olmalı. Gününüzün çoğunu iş kıyafetlerinizle geçireceksiniz. Ancak rahat giyinmek rahat ve tasasız olmak anlamına gelmez. Doğru renkleri giyin:Renk, insanların hissetme biçimleri de dahil olmak üzere hayatımızın her alanında güçlü bir bilinçaltı etkiye sahiptir, bu nedenle istediğiniz şekilde algılanmanıza yardımcı olacak renkleri seçmeniz önemlidir. Örneğin, siyah güç ve otoritenin rengidir, kırmızı dikkat çeker, Indigo (mavi-mor arası) dürüstlük ve samimiyeti iletir ve sarı aydınlatıcı ve canlandırıcı bir renk olarak bilinir. Göz kamaştırmak önemlidir ancak göze hoş görünmeyen renkler giyme pahasına değil. Neon renklerden ve gösterişli aksesuarlardan kaçının. Eğer takım elbise giyiyorsanız, bakımlı olmanız gerekir. Büyük dağınık sakallar ve takım elbiseler bir arada olmaz. Bilek çoraplarından kaçının. Mendil kıyafetinizin küçük bir bölümünü oluşturmasına rağmen çok fazla dikkat çeker. Resmi kıyafetlerde saat, kravat veya kemer kadar önemlidir. Düğmeli gömlekler (temiz bir görünüm için her zaman içine sokulur). En basit kıyafetler bile yalnızca vücudunuza tam oturduğunda en iyi şekilde görünür. Aynısı takım elbiseler için de geçerlidir.