“Sizce ben deli miyim?” Elon Musk      Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ziyaretinin ardından, sabahın erken saatlerinde Anıtkabir’den attığı tweet ile Türk halkının gönlünü kazanan, günümüzün en bildik çılgın mucit ve yatırımcısıdır, Elon Musk. Görüntüsü itibarıyla adeta bir Hollywood yıldızını andırmaktadır. Hareketli renkli yaşantısı, atletik yapısı, evlilikleri ve basında sık sık yer alışı popülerliğini arttırmaktadır.    Bugüne kadar başardıkları, 1971 doğumlu biri için imkansıza yakın bir şeydir. O risk alan, başarısızlıktan korkmayan ve insanlığa parlak gelecek sunmak için sürekli çalışan biri. Geldiği yer ona kesinlikle altın tepside sunulmamış. Defalarca sıkıntılı durumlarda kalmış, eski kafalılara meydan okumuş ve dünyayı insanlığın yararına değiştirmeye adanmış bir girişimci.    Elimde bu kez Elon Musk’ı anlatan, Buzdağı yayınlarından çıkan ekonomi yazarı Ashlee Vance’in kitabı var. Vance; ayrıntılara önem veren, bilgilendirici, doyurucu kitabını, Elon Musk dahil iki yüze yakın insanla görüşerek, iki yılda tamamlamış.    Türkiye’nin yolu, tesadüf mü bilinmez ama Musk’la çok kesişiyor. Uzaya fırlatılacak uydularımız onun şirketi SpaceX tarafından gönderilecek. Ayrıca bir de yerli otomobil projemiz var. Musk’ın elektrikli otomobil şirketi Tesla’nın geçirdiği süreci izlediğimde, doğrusu kendi otomobilimiz adına biraz kaygı duyuyorum. Tesla’nın trafiğe çıkana kadar sekiz-dokuz sene nasıl can çekiştiği birkaç kez iflasın eşiğine geldiğini falan okuyunca, bizim koyduğumuz zaman süresi, sıfırdan bir otomobil yapmak için oldukça kısa geliyor. Tabii devlet imkanları ve altı dev şirket var bizimkinin arkasında. Oysa Musk bunu kendi başına ve sıfırdan başarmış biri.    Benim derdim Musk’ın biyografisini buraya taşımak değil. Bu kadar ünlü birinin hayatındaki kilometre taşlarına, onlarca kaynak üzerinden hızlı şekilde ulaşmak elbette mümkündür. Benim derdim daha çok, bu inanılmaz çalışkan, bilgili, cesur insanın, Türk girişimcilere, gençlere, bilim insanlarına ve hatta siyasilere bir örnek teşkil etmesidir. Mümkün oldukça Musk’ın yaratıcı girişimciliği ve geçirdiği aşamalar bir ders niteliğinde, yukarıda saydığım insan grupları tarafından iyice etüt edilmeli. Kim çocukluk hayallerini gerçekleştirmek istemez ki? Musk hem hayallerini gerçekleştirdi hem de para kazandı. On beş senede sıfırdan on milyar dolarlık kişisel servete ulaştı. Macerası Zip2 adlı internet tabanlı ilk firmasıyla başladı. Tesla Motors, SpaceX ve SolarCity şirketleri ile yoluna devam etmektedir. Ayrıca Mars’ın kolonileştirilmesi ve şehirleri saatte 1200 km hızla birbirine bağlayacak Hyperloop gibi çılgın projeler peşinde…    Güney Afrika’da mühendis bir baba ve manken bir annenin oğlu olarak dünyaya geldi. İletişim güçlüğü çeken, içine kapanık biriydi. Çok okurdu, meraklıydı, her şeyi bilmek isterdi. Bilim kurgu ve uzay onun özel ilgi alanıydı. 12 yaşında bir bilgisayar yazılımından ilk parasını kazandı. Lise sonrası önce Kanada’ya ardından ABD’ye yerleşti. Burada çift dal yaparak işletme ve fizik okudu.    O sadece para kazanmak peşinden gitmedi. İdealleri vardı. Nihai hedefi, insan soyunu gezegenler arası seyahat edebilen ve oralara yerleşebilen bir ırka dönüştürmek. Bu amaçla 2025 yılında Mars’a, tamamen kendi şirketi SpaceX’in ürettiği teknolojilerle, ilk insan yerleşimcileri taşımak istiyor. Daha şimdiden çeşitli şirketlerinde ürettikleri arabalar, güneş panelleri vasıtasıyla, insanlığı fosil yakıt bağımlılığından kurtarmak, dolayısıyla sonsuz güneş enerjisinden azami biçimde yararlanarak, çevre dostu, ekonomik ve sürdürülebilir enerjileri insanlığın kullanımına sunmak istiyor. Ve bunda da önemli aşamalar kat ettiği söylenebilir.    O nedenle yazının girişindeki kendine ait “Sizce ben deli miyim” sorusu, genel kabul gören anlamıyla, doğruyu yansıtmazken, başardıkları ve hedefleri ile de bir deli-dahi olmak zorunda kalması sebebiyle de son derece yerindedir.