Bugünkü yazımıza bir soru ile başlamak istiyorum. Çok bilmek mi önemli yoksa gerektiği kadar bilmek mi? Malum hemen herkesin elinde akıllı telefon, internet, bir tuşla istediğin bilgiye, görüntüye ulaşıyorsun. Ve ne tuhaftır ki, birçok insan için internete düşen her bilgi, görüntü, otomatikman doğru kabul edilmektedir. Oysa biraz şüphecilikte yarar var
Bilgi: Belli bir alanda veya toplamda bilinen, gerçekler veya malumat olarak tarif edilir. Kendi içerisinde gündelik bilgi, teknik, dini, coğrafi, bilimsel ve felsefi bilgi şeklinde yedi kola ayrılır. Artık günümüzde bilgiye ulaşmak çok kolay. Bilgiye ulaşmak, sorun olmaktan çıkmış, fakat doğru ve kirli bilgi arasında ayrım yapmak zorlaşmıştır. Bilgi kirliliği çağımızın hastalığıdır ve onun yıkıcı etkileri giderek önem kazanmaktadır. Bilginin kendisi kadar kaynağı da önemlidir. Ayrıca bilgi kaynağının ne kadar güvenli olduğunu da sorgulamamız gerekir.
İletişim araçlarının çeşitliliği ve yaygınlığı, bizlere birçok kolaylık ve avantaj getirse de bu durum, kötü niyetli ve maksatlı odakların pekala işine gelmektedir. Manipüle edici, yanlı bilgilerin esiri olmamak hemen inanmamak lazım. Medya aracılığıyla yapılan usandırıcı tekrarlar, bilgi olmaktan çıkıp insanı duyarsızlaştırıp, adeta cahilleştirmektedir. Toplumun temel ahlaki kurallarına, kutsallarına, genel kabul görmüş kişi ve kurumlarına yönelik, pek çok kafa bulandırıcı, aşağılayıcı ve sarsıcı iddialara, bilgilere tanıklık etmekteyiz. Vahşet ve şiddet görüntüleri sofralarımıza kadar servis edilmektedir.
İletişim araçları ve bilgi giderek hayatımızın vazgeçilmezleri arasında üst sıraları almakta. 78 milyonluk Türkiyede; 73 milyon cep telefonu aboneliği bunu doğruluyor zaten. Ticari ve siyasi kazanımlar; teknolojik üstünlüğe sahip olanlara daha yakın duruyor. Şimdiki savaşları ve ileride yapılacak olanları kazanmanın yolu; bilgi teknolojilerini kullanabilmekten geçecektir. Bilgiyi, dolayısıyla teknolojiyi elinde bulunduramayan toplumlar, kaybeden tarafta olmak durumunda.
Günümüz dünyası yeniden şekillenmekte, pazarlar yeniden taksim edilmekte Bilgi ve teknoloji yani üretimi sağlayan temel güç tekelleşmekte ve bunu elinde bulunduranlara olağanüstü kolaylıklar sağlamakta. Yine bunlar amaçlarına en az maliyetle, hızla ulaşma imkanına sahipler. Yeniden şekillenme ve paylaşım savaşında amaç gayet açık ve net. Hedef: Ülkeler ve toplum katmanlarını asılsız, dayanıksız bilgilerle kirletmek, kafaları karıştırmak onların bu şekilde yanılmalarını, çözülmelerini ve teslim olmalarını sağlamaktır.
O halde elde ettiğimiz bilgiyi akıl süzgecinden geçirip, onun neye hizmet ettiğini ve bize ne gibi yararlar sağlayıp sağlamayacağını iyi değerlendirmemiz gerekir. Birçoklarının yaptığı gibi, hiç düşünmeden bu bilgileri yaymak, dillendirmek toplum menfaati açısından zararlı olmaktadır. Yoksa bilmeyerek, istemeden bu niyetlere; hem yardımcı hem de onların emellerinin bir parçası oluruz.
Bilgiye evet, ama temiz ve yararlı olanına
Bekir Zorba