Yıllar boyu çağdaş belediyecilik imkanlarından yeterince yararlanamamış; hizmete susamış Mersin halkına, vaat edilen sürede gerekli ve estetik bir kavşak kazandırıldığı için memnunum. Bir açıdan daha memnuniyet ifade etmeliyim. Çalışmalar süresince, alternatif trafik akışı, tam da bizim binanın önünden geçti. Aylarca yoğun gürültüye ve egzoz kirliliğine maruz kaldık. Ezilmemek için dar ve ara yollarda azami çaba gösterdik. Sonunda resmi açılışı henüz yapılmasa da kavşağın önemli kısımları faaliyete geçti. Amacım, oturduğum yerden eleştirme kolaycılığına kaçmak değil. Yeni belediye yönetiminin çok geniş bir alanda iyi niyetle, zamana ve bürokrasiye karşı yarış içinde, hizmet üretmeye çalıştığını biliyorum.
Mersinde yaşayanlar bu hizmet atağına, çıplak gözle bile tanıklık edebilirler. Özellikle temizlik, peyzaj, yol çalışmaları, kültür hizmetleri ve toplu taşıma konularında güzel gelişmelere imza atılıyor Başarı çıtasının hayli yüksek tutulduğu kent belediyeciliğinde, beklentilere ne derece cevap verileceğini, kalan hizmet süresi gösterecek. Özellikle Monorayın devreye alınması ile doğu- batı girişlerinde aktarma istasyonlarının oluşturulması noktasında, ciddi bir kamuoyu baskısı oluşmuş durumda. Kent trafiğinin rahatlatılması aşamasında raylı sistem kurulması ile dolmuşların en azından doğu- batı hattında aktarma istasyonları oluşturularak, kent içine sokulmaması, önceliği olan kendini dayatan iki temel uygulamadır.
Mersinde ulaşım, işsizlik ile birlikte halledilmesi gereken önemli meseleden biri. Bu açıdan Ulaşım Dairesi Başkanlığının hazırlatıp, Büyükşehir Belediye Meclisine sunduğu Mersin Ulaşım Ana Planı büyük önem taşıyor.
Ama güncel konumuz Tulumba Kavşağı. Kavşak; Mersinlilerin yoğun ilgisini çekiyor. Önceki ucube haliyle kıyaslandığında ferahlamış, rahatlamış bir görüntü var karşımızda. Şu aşamada tüm aksaklıkları görme imkanınız yok! Ancak Tulumbanın yakınında ikamet ettiğimden birçok insanla, yeni çalışma hakkında konuşma imkanına sahibim. Mersinli yürümeyi seviyor. Şehirde yolculukların yüzde 24ü toplu taşıma araçlarıyla, yüzde 22si özel taşıtla yapılırken, yüzde 42si ise yürümeyi tercih ediyor. Gel gör ki yürümeyi seven Mersinli, Tulumba Kavşağını yaya geçitler olmaksızın aşacak, hem de yollar üzerinde yürüyerek, araçlar ile birlikte. Çünkü yaya geçitleri ya unutulmuş ya da alan darlığından uygulanma fırsatı bulunamamış. Kavşaktaki diğer eksikliklere baktığımızda:
Silifke Caddesi- Carrefour yönündeki tünel geçişi, aşırı dönemeçli yapıldığından, Silifke Caddesi girişindeki eğimden dolayı, tünele hızla girecek araçların kaza yapma riskleri oldukça yüksek. Ayrıca İnönü Bulvarı, Carrefour tarafından gelen araçların ve Cumhuriyet dolmuşlarının doğu (Tarsus) yönüne geçmeleri kavşak üzerinden, geçiş yolu bulunmadığından mümkün olmayacaktır. Bu araçlar ancak Hilton önünden geri dönerek, tekrar doğu yönüne gidebilecektir Yine batı (Muğdat) tarafından gelen araçlar Silifke caddesine geçiş verilmediğinden, caddeye doğrudan giriş yapamayacaktır. İnönü bulvarı, Hilton tarafından gelen taşıtlar ve Pozcu dolmuşları, Muğdat yönüne kavşak üzerinden değil, GMK ye paralel giden 1223 sokak üzerinden geçiş yapabilecek. İlaveten, kavşağı kolay ve hızla geçecek taşıtlar, Muğdat- Türk Telekom önünde birikecektir. Bu açıdan düşünüldüğünde, Batı yönüne (Erdemli) doğru, Muğdattan itibaren, Forum kavşağı dahil, Dumlupınar kavşağına kadar sıralanan üç kavşakta; GMK bulvarına girişlerin önlenmesi gerekmektedir. Tulumbadan inen araçlar kırmızı ışığı beklemeden, seyirlerine devam etmeleri ve sadece sağ taraflara, GMK bulvarından çıkışlara izin verilmesi durumunda; lambalarda durmaksızın ilerleyen trafik, Dumlupınar kavşağına kadar rahatlayacaktır. Bunlar daha şimdiden görülen ve giderilmesi önerilen aksaklıklardır.
Son Söz: Yeni kavşak, öncekine oranla görüntü bakımından güzel olmuş fakat trafik sıkışıklığına ne oranda çare üreteceği tartışmalı kalmış.