Mutluluk; mutluluk arayışında olmamak, mutluluk peşinde koşmamaktır.
Depresyon; (ruhsal çöküntü, iç sıkıntısı) günümüz insanının başetmesi gereken en temel sorunlardan biri. Dünya Sağlık Örgütünün açıkladığı verilere göre; 2020 yılında her üç yetişkinden biri depresyonun kucağında olacakmış. Desenize işin uzmanlarına çok iş düşecek (!)
Depresyonu alt etme, yok etme çabası yeni iş alanları ve meslekler ortaya çıkartıyor. Bu uğurda fazla para ve emek harcandığı bir gerçek. Sözüm ona depresyonla mücadele sektörü epey iddialı, iştahlı. Ancak buna karşın, ters giden bir şeyler var. Bir taraftan depresyon artarken, diğer taraftan depresyonla mücadele sektörü de büyümekte Oysa depresyonla samimi bir mücadele ve onu gerçekten yok etme çabası olsaydı, depresyon bu denli artmayacaktı. Demek ki; ortada sağlık, mutluluk vermek yerine daha çok ticari kaygılar ve para kazanma hırsı var.
Hatta, iş o kadar ileri gitti ki; mutluluk hapı bile geliştirilip piyasaya sürüldü. Depresyondan kurtulmak, mutluluk elde etmek, hap ile mümkün olsaydı eğer, ne kadar kolay ve iyi olurdu. Ama bu hiç sanıldığı gibi değil. Zahmetsiz ve kolay elde edilen şeyler yine zahmetsiz ve kolay biçimde elden çıkıyor
Fakat mutluluk, özveri, emek istiyor. Araştırmalar, mutluluğun alınır-satılır bir şey olmadığını zaten ortaya koymakta. Fakat birçok insanın para ile elde edebileceğini sandığı mutluluk; daha sahici daha başka bir şey olsa gerek.
Ayrıca mutluluk elde etme çabasını, güncel bir mesele olarak nitelemek doğru olmaz. Ne demiş ünlü şairimiz, ressam arkadaşı Abidin Dinoya: Bana mutluluğun resmini çizebilir misin Abidin Besbelli Kocaçınarın kendisi de pek mutlu değilmiş. Mutluluğun resmini çizebilmek ne güzel olurdu. Mutluluğu sözlerle ifade etmek dışında, resimlerle de anlatabilmek Böylece insan sayısı kadar resim çıkabilir ortaya. Çünkü herkesin mutluluk algısı, zihninde oluşturduğu mutluluk resmi farklıdır.
Ama yine de işin uzmanlarına kulak kabartırsak ve insanı en çok ne mutlu eder sorusunu soracak olursak; uzmanlar, sağlıklı, huzurlu, mutlu bir yaşam için şunları öneriyor: Aile; en önemli şey, insanın kendini güçlü sosyal bağlarla çevrelemesiymiş.
O halde; ailenize sıkı sıkıya sarılın!
Şükretmek; sık sık dua etmek, travmaları yönetmekte anahtar rol üstlenmekteymiş
O halde; her fırsatta şükredelim, dua edelim.
Kötü tecrübelerde yıkılmamak; insan en kötü anda bile usta manevralarla yol değiştirebilmeliymiş
O halde; bu da geçecek diyebilmek önemli.
Gönüllü olarak başkalarına yardım etmek, bir amaç edinmek ve son olarak paraya kafayı takmamak olarak sıralanıyor, mutlu olmanın yolları
Kısaca; mutluluğun satın alma gücü ile ilişkisi yokmuş.
Şimdi kimilerinin bunun bir züğürt tesellisi olduğunu söylediklerini duyar gibiyim.
En iyisi biz ünlü bir Alman atasözü ile yazımızı bitirelim: Para mutlu yapmaz, sadece sakinleştirir.
İşte böyle, meseleye nasıl baktığınıza bağlı.