Bekir Zorba
Köşe Yazarı
Bekir Zorba
 

Atlantik’ten Pasifik’e

“ Komşularla barış, komşularda barış, yurtta barış”    Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB ile ilgili yaptığı açıklamalarda Türkiye’nin kendine Şanghay 5’lisi içerisinde yer bulabileceğinden bahsetti. Türkiye son zamanlarda Batılı müttefikleri tarafından her alanda yalnız bırakıldığını düşünüyor. AB’nin üyelik müzakerelerinde isteksizliği, teröristlere Birlik içinde müsamahalı davranması, mülteciler konusunda üzerine düşen görevleri yerine getirmemesi, ABD’nin stratejik ortaklık söylemine uygun davranmaması Irak’ta, Suriye’de terör örgütlerini Türkiye’ye tercih etmesi, güvenliğini hiçe sayan girişimlerde bulunması, 15 Temmuz darbe girişimi, terör saldırıları ve en son Rus büyükelçiye yapılan suikast ile Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) bir seçenek olarak konuşulmaya başladı.    Şanghay, bize coğrafi mesafesi kadar uzak bir isim. Bırakınız Şanghay İşbirliği Örgütün’nün ne anlama geldiğini ya da nasıl bir örgüt olduğunu, biz daha kurulduğu şehrin nerede olduğunu bile tam olarak bilemezken…Bu bol krizli ve savruk günlerde Aydınlık Gazetesi, önemli bir boşluğu doldurarak kapsamlı bir ŞİÖ Eki çıkarttı. Otuz sayfalık özel ekte, kafalardaki sorulara doyurucu cevaplar bulmak pek mümkündü.        Şanghay; Çin Halk Cumhuriyeti’nin en büyük, dünyanın ise sekizinci büyük kentidir. Çin’in modern ekonomisinin kalesi olarak görülen kent, aynı zamanda dünyanın en yoğun liman ve ticaret şehirlerindendir. İşte böylesine önemli bir kentte, 1996 yılında başta Şanghay 5’lisi olarak Çin, Rusya, Kırgızistan, Tacikistan ve Kazakistan tarafından kurulan örgüt ‘sınır bölgelerinde askeri anlamda güvenliği’ kuvvetlendirmeyi amaç edinmişti. İlk toplantıdan beş yıl sonra 2001’de yine Şanghay’da bir araya gelen beş ülke, yanlarına Özbekistan’ı da alarak Şanghay İşbirliği Örgütü’nün kuruluşunu ilan etti.    ŞİÖ hali hazırda güvenlik konularına odaklı bir birlikteliktir. Örgüt; dinci, etnik aşırılıkları ve terörizmi hedef alıyor. Örgüt bünyesinde 18 ülke faaliyet gösteriyor. Yukarıda adı geçen 6 kurucu üyeye ilaveten, Hindistan, Pakistan, İran, Afganistan, Beyaz Rusya ve Moğolistan gözlemci 6 üyedir. Türkiye de Azerbaycan, Ermenistan, Kamboçya, Nepal, Sri Lanka ile birlikte diyalog ortağı statüsünde yerini aldı. Türkiye şu aşamada örgütün diyalog partneridir. Kurucu üyeler Çin ve Kazakistan Türkiye’yi ŞİÖ üyesi olarak görmek istediklerini belirtiyorlar.    Türkiye; Avrupa ve ABD’nin hedefindedir. Hem içeriden hem dışarıdan çoklu bir tehdit altındadır. ŞİÖ üyeliği; Türkiye’ye terörle mücadelesinde, savunma sanayisini geliştirmesinde, teknoloji transferinde ve Ortadoğu’daki yalnızlığının giderilmesinde yardımcı olabilir. Komşularının Türkiye’yi tehdit olarak algılama ihtimalinin sıfıra ineceği, daha müreffeh ve önemlisi hiçbir Batı senaryosunun etkili olmayacağı bir bölge anlamını taşımasıdır üyelik. Avrasyacılık, Avrupa’dan vazgeçmek değil de Atlantik sisteminden vazgeçmek ve önemlisi Amerika’nın denetiminden kurtulmak olarak görülmektedir.    Dünya ekonomi ve enerji devlerinin yer aldığı ülkelerin işbirliğinin, üye ülkelere azımsanmayacak büyük ekonomik katkılar sunacağı gerçekçi bir yaklaşımdır. İpek Yolu’nun yeniden canlanması, Türkiye’ye büyük roller ve yararlar sağlayabilir. Çin’den Türkiye’ye kadar demiryolu ve serbest ticaret bölgeleri boyunca ülkelerde, Türkçe ya da Türkçenin lehçeleri konuşulabiliyor. Bunun Türkiye’ye ayrıca büyük avantajlar sunacağı bir gerçektir. Bölgesel güvenlik meselelerinin çözümü için bir ortaklık yapısı görünümünde ortaya çıkan Şanghay İşbirliği Örgütü, giderek dünya çapındaki hegomanya mücadelesinin merkezi konumundaki Avrasya’da, Atlantik Cephesi’nin karşısında ayrı bir kutup olarak gelişiyor…
Ekleme Tarihi: 04 Ocak 2017 - Çarşamba

Atlantik’ten Pasifik’e

“ Komşularla barış, komşularda barış, yurtta barış”

   Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB ile ilgili yaptığı açıklamalarda Türkiye’nin kendine Şanghay 5’lisi içerisinde yer bulabileceğinden bahsetti. Türkiye son zamanlarda Batılı müttefikleri tarafından her alanda yalnız bırakıldığını düşünüyor. AB’nin üyelik müzakerelerinde isteksizliği, teröristlere Birlik içinde müsamahalı davranması, mülteciler konusunda üzerine düşen görevleri yerine getirmemesi, ABD’nin stratejik ortaklık söylemine uygun davranmaması Irak’ta, Suriye’de terör örgütlerini Türkiye’ye tercih etmesi, güvenliğini hiçe sayan girişimlerde bulunması, 15 Temmuz darbe girişimi, terör saldırıları ve en son Rus büyükelçiye yapılan suikast ile Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) bir seçenek olarak konuşulmaya başladı.

   Şanghay, bize coğrafi mesafesi kadar uzak bir isim. Bırakınız Şanghay İşbirliği Örgütün’nün ne anlama geldiğini ya da nasıl bir örgüt olduğunu, biz daha kurulduğu şehrin nerede olduğunu bile tam olarak bilemezken…Bu bol krizli ve savruk günlerde Aydınlık Gazetesi, önemli bir boşluğu doldurarak kapsamlı bir ŞİÖ Eki çıkarttı. Otuz sayfalık özel ekte, kafalardaki sorulara doyurucu cevaplar bulmak pek mümkündü.    

   Şanghay; Çin Halk Cumhuriyeti’nin en büyük, dünyanın ise sekizinci büyük kentidir. Çin’in modern ekonomisinin kalesi olarak görülen kent, aynı zamanda dünyanın en yoğun liman ve ticaret şehirlerindendir. İşte böylesine önemli bir kentte, 1996 yılında başta Şanghay 5’lisi olarak Çin, Rusya, Kırgızistan, Tacikistan ve Kazakistan tarafından kurulan örgüt ‘sınır bölgelerinde askeri anlamda güvenliği’ kuvvetlendirmeyi amaç edinmişti. İlk toplantıdan beş yıl sonra 2001’de yine Şanghay’da bir araya gelen beş ülke, yanlarına Özbekistan’ı da alarak Şanghay İşbirliği Örgütü’nün kuruluşunu ilan etti.

   ŞİÖ hali hazırda güvenlik konularına odaklı bir birlikteliktir. Örgüt; dinci, etnik aşırılıkları ve terörizmi hedef alıyor. Örgüt bünyesinde 18 ülke faaliyet gösteriyor. Yukarıda adı geçen 6 kurucu üyeye ilaveten, Hindistan, Pakistan, İran, Afganistan, Beyaz Rusya ve Moğolistan gözlemci 6 üyedir. Türkiye de Azerbaycan, Ermenistan, Kamboçya, Nepal, Sri Lanka ile birlikte diyalog ortağı statüsünde yerini aldı. Türkiye şu aşamada örgütün diyalog partneridir. Kurucu üyeler Çin ve Kazakistan Türkiye’yi ŞİÖ üyesi olarak görmek istediklerini belirtiyorlar.

   Türkiye; Avrupa ve ABD’nin hedefindedir. Hem içeriden hem dışarıdan çoklu bir tehdit altındadır. ŞİÖ üyeliği; Türkiye’ye terörle mücadelesinde, savunma sanayisini geliştirmesinde, teknoloji transferinde ve Ortadoğu’daki yalnızlığının giderilmesinde yardımcı olabilir. Komşularının Türkiye’yi tehdit olarak algılama ihtimalinin sıfıra ineceği, daha müreffeh ve önemlisi hiçbir Batı senaryosunun etkili olmayacağı bir bölge anlamını taşımasıdır üyelik. Avrasyacılık, Avrupa’dan vazgeçmek değil de Atlantik sisteminden vazgeçmek ve önemlisi Amerika’nın denetiminden kurtulmak olarak görülmektedir.

   Dünya ekonomi ve enerji devlerinin yer aldığı ülkelerin işbirliğinin, üye ülkelere azımsanmayacak büyük ekonomik katkılar sunacağı gerçekçi bir yaklaşımdır. İpek Yolu’nun yeniden canlanması, Türkiye’ye büyük roller ve yararlar sağlayabilir. Çin’den Türkiye’ye kadar demiryolu ve serbest ticaret bölgeleri boyunca ülkelerde, Türkçe ya da Türkçenin lehçeleri konuşulabiliyor. Bunun Türkiye’ye ayrıca büyük avantajlar sunacağı bir gerçektir.

Bölgesel güvenlik meselelerinin çözümü için bir ortaklık yapısı görünümünde ortaya çıkan Şanghay İşbirliği Örgütü, giderek dünya çapındaki hegomanya mücadelesinin merkezi konumundaki Avrasya’da, Atlantik Cephesi’nin karşısında ayrı bir kutup olarak gelişiyor…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.