Bekir Zorba
Köşe Yazarı
Bekir Zorba
 

9 Eylül Hareketi Ve Demokrasi

                                                                                    “ Bu ülkede herkes kendine demokrattır”      15 Eylül Cumartesi günü, Mersin CHP il başkanlık binasına gittiğimde, bana göre sürpriz sayılabilecek bir kitapçık ile karşılaştım. O gün orada Ali Galip Özkan’ın büyükşehir belediye başkanlık aday adaylığı açıklaması vardı. Bina içerisine çeşitli gazeteler, ilanlar, bildirgeler vs. serpiştirilmişti. 9 Eylül Hareketi kitapçığı da bunların arasındaydı. 26 Ağustos 2018 yayımlanan 55 sayfalık deklarasyonda ağırlıkla, Kılıçdaroğlu ve ekibi eleştirilmiş. Aralarında eski CHP’li parlamenterler, il başkanları, gençlik kolu başkanlarının da bulunduğu insanlar tarafından kaleme alınmış, şimdiki genel başkana ve yönetime ağır eleştirilerde bulunulmuş. Başlığı ‘Yeniden CHP’ olan kitapçıkta parti yönetiminin Kılıçdaroğlu dönemindeki hatalarına tek tek yer verilmiş, partiye çıkış yolları ve çözüm önerileri sunulmuş.    Hareketin içinde bulunanlar daha önce 2014’te Ekmeleddin İhsanoğlu’nun partiden ortak cumhurbaşkanı adayı gösterilmesine de şiddetle karşı gelmişler ve ta o zamanlar genel başkanı istifaya davet ederek, İhsanoğlu’na destek vermemişler. O bildirge de kitapçığın sonunda yer almış. Altında çoğu milletvekili elli kişinin imzası var. O elli kişiden bir tanesi bile şu an mecliste kendilerine yer bulamamış.    Kılıçdaroğlu’na yenilgileri sıralanmış. Ona ‘partinin ancak sağ’a kayarak oy alabileceği’ yanılgısı hatırlatılmış. İhsanoğlu’nun niçin aday konulduğu sorulmuş. Sezgin Tanrıkulu ve Mehmet Bekaroğlu eleştirilmiş. Sonra da parti tabanına dönerek, “CHP’yi sizler ayağa kaldıracak, sizler yeni umut olacaksınız!” diye seslenilmiş… Dokuz seçim kaybedip yine koltuğunu koruyan bir genel başkan ve partisi; dışarıdan ‘demokrat olmadıkları’ için durmaksızın suçlanırlar. Hele hele şu son olağanüstü genel kurultay süreci, toplanan delege imzaları ve karşılıklı suçlamalar, tüm Türkiye’nin gündemine oturmuştu. İşte böyle bir genel başkan ve parti nasıl oluyor da bu kitapçığa tahammül edebiliyor? Üstelik bu kitapçık güçlü sayıldıkları bir kentin, il başkanlığında halka dağıtılabiliyor?    Parlamentoda temsil edilen başka hiçbir parti böyle bir şeye müsaade etmez. MHP’de kesin dayak yerler. Ak Parti’de oralara bile yaklaşamaz bu parti içi muhalifler. Gerçi mevcut CHP yönetimi onları yeniden seçtirmeyip, görevlerinden uzaklaştırmış ama il başkanlığında kitapçığın yer bulmasına doğrusu çok şaşırdım. Fakat diğer taraftan ülkem ve demokrasinin geldiği aşama(!) adına umutlandım. Türkiye bir çelişkiler ülkesidir ve zannediyorum ki uzun bir süre daha öyle kalacak ve bizi şaşırtmaya devam edecek…Çifte standartların ve Bizans oyunlarının tavan yaptığı bir ülkeyiz. Ülkemizde demokrasi tam manasıyla hiçbir zaman yerleşemedi. Belki de buna geleneklerimiz, bazı değerlerimiz uygun değildi. Kim neye göre ve kime göre pozisyon alıyor belli değil. Tek derdimiz ve dersimiz demokrasi ise eğer; bu konuda beğenelim ya da beğenmeyelim CHP ve CHP’liler başı çeker. Kör-topal işleyen, zayıf iradeli, zaman kaybettiren bir demokrasi mi? Yoksa hızlı, güçlü, lider odaklı, adil yasalarla yönetilen bir cumhuriyet mi? Ülkenin yarısından fazlası, Türkiye’nin ataerkil bir toplum olduğunu savunur ve demokrasinin bir aldatmaca olduğuna inanır. Türk milletinin lider odaklı konumlandığını bilir ve demokrasiye çok önem vermeden düşmanlarını alt edeceğini ve kalkınacağını düşünür. Onlara göre; demokrasi zaman kaybıdır, birçok ürünümüz gibi ithaldir. Kısa demokrasi deneme tarihimiz de doğrular ki; demokrasi bizim kategorimize giren ülkelerde ağırlıklı olarak vesayetçidir. Meşruiyetini bazı güç odaklarından alır. Bizdeki demokrasi anlayışı, egemenlerin gösterdiklerini sandıkta onamaktan ibarettir. Halkın rolü de demokrasiyi algılama biçimi ve ona katılma biçimi de sınırlıdır. İşte o yüzdendir ki hep gel-gitler yaşayıp, bir türlü durulmayız…
Ekleme Tarihi: 26 Eylül 2018 - Çarşamba

9 Eylül Hareketi Ve Demokrasi

                                                                                   

“ Bu ülkede herkes kendine demokrattır”

 

   15 Eylül Cumartesi günü, Mersin CHP il başkanlık binasına gittiğimde, bana göre sürpriz sayılabilecek bir kitapçık ile karşılaştım. O gün orada Ali Galip Özkan’ın büyükşehir belediye başkanlık aday adaylığı açıklaması vardı. Bina içerisine çeşitli gazeteler, ilanlar, bildirgeler vs. serpiştirilmişti. 9 Eylül Hareketi kitapçığı da bunların arasındaydı. 26 Ağustos 2018 yayımlanan 55 sayfalık deklarasyonda ağırlıkla, Kılıçdaroğlu ve ekibi eleştirilmiş.

Aralarında eski CHP’li parlamenterler, il başkanları, gençlik kolu başkanlarının da bulunduğu insanlar tarafından kaleme alınmış, şimdiki genel başkana ve yönetime ağır eleştirilerde bulunulmuş. Başlığı ‘Yeniden CHP’ olan kitapçıkta parti yönetiminin Kılıçdaroğlu dönemindeki hatalarına tek tek yer verilmiş, partiye çıkış yolları ve çözüm önerileri sunulmuş.

   Hareketin içinde bulunanlar daha önce 2014’te Ekmeleddin İhsanoğlu’nun partiden ortak cumhurbaşkanı adayı gösterilmesine de şiddetle karşı gelmişler ve ta o zamanlar genel başkanı istifaya davet ederek, İhsanoğlu’na destek vermemişler. O bildirge de kitapçığın sonunda yer almış. Altında çoğu milletvekili elli kişinin imzası var. O elli kişiden bir tanesi bile şu an mecliste kendilerine yer bulamamış.

   Kılıçdaroğlu’na yenilgileri sıralanmış. Ona ‘partinin ancak sağ’a kayarak oy alabileceği’ yanılgısı hatırlatılmış. İhsanoğlu’nun niçin aday konulduğu sorulmuş. Sezgin Tanrıkulu ve Mehmet Bekaroğlu eleştirilmiş. Sonra da parti tabanına dönerek, “CHP’yi sizler ayağa kaldıracak, sizler yeni umut olacaksınız!” diye seslenilmiş…

Dokuz seçim kaybedip yine koltuğunu koruyan bir genel başkan ve partisi; dışarıdan ‘demokrat olmadıkları’ için durmaksızın suçlanırlar. Hele hele şu son olağanüstü genel kurultay süreci, toplanan delege imzaları ve karşılıklı suçlamalar, tüm Türkiye’nin gündemine oturmuştu. İşte böyle bir genel başkan ve parti nasıl oluyor da bu kitapçığa tahammül edebiliyor? Üstelik bu kitapçık güçlü sayıldıkları bir kentin, il başkanlığında halka dağıtılabiliyor?

   Parlamentoda temsil edilen başka hiçbir parti böyle bir şeye müsaade etmez. MHP’de kesin dayak yerler. Ak Parti’de oralara bile yaklaşamaz bu parti içi muhalifler. Gerçi mevcut CHP yönetimi onları yeniden seçtirmeyip, görevlerinden uzaklaştırmış ama il başkanlığında kitapçığın yer bulmasına doğrusu çok şaşırdım. Fakat diğer taraftan ülkem ve demokrasinin geldiği aşama(!) adına umutlandım.

Türkiye bir çelişkiler ülkesidir ve zannediyorum ki uzun bir süre daha öyle kalacak ve bizi şaşırtmaya devam edecek…Çifte standartların ve Bizans oyunlarının tavan yaptığı bir ülkeyiz. Ülkemizde demokrasi tam manasıyla hiçbir zaman yerleşemedi. Belki de buna geleneklerimiz, bazı değerlerimiz uygun değildi. Kim neye göre ve kime göre pozisyon alıyor belli değil.

Tek derdimiz ve dersimiz demokrasi ise eğer; bu konuda beğenelim ya da beğenmeyelim CHP ve CHP’liler başı çeker. Kör-topal işleyen, zayıf iradeli, zaman kaybettiren bir demokrasi mi? Yoksa hızlı, güçlü, lider odaklı, adil yasalarla yönetilen bir cumhuriyet mi? Ülkenin yarısından fazlası, Türkiye’nin ataerkil bir toplum olduğunu savunur ve demokrasinin bir aldatmaca olduğuna inanır. Türk milletinin lider odaklı konumlandığını bilir ve demokrasiye çok önem vermeden düşmanlarını alt edeceğini ve kalkınacağını düşünür. Onlara göre; demokrasi zaman kaybıdır, birçok ürünümüz gibi ithaldir. Kısa demokrasi deneme tarihimiz de doğrular ki; demokrasi bizim kategorimize giren ülkelerde ağırlıklı olarak vesayetçidir. Meşruiyetini bazı güç odaklarından alır. Bizdeki demokrasi anlayışı, egemenlerin gösterdiklerini sandıkta onamaktan ibarettir. Halkın rolü de demokrasiyi algılama biçimi ve ona katılma biçimi de sınırlıdır.

İşte o yüzdendir ki hep gel-gitler yaşayıp, bir türlü durulmayız…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.