Bekir Zorba
Köşe Yazarı
Bekir Zorba
 

Platon

“ İnsanın kendini fethetmesi, zaferlerin en büyüğüdür” Platon     Platon; Sokrates ve Aristoteles ile birlikte antik Yunan’ın en büyük düşünürlerindendir. Felsefe dendiğinde bu ‘muhteşem üçlü’ ilk akla gelenlerdir. Platon, Sokrates’in öğrencisi, Aristoteles’in hocasıdır. Sokrates, Platon ve Aristoteles sıralaması basitmiş gibi görünse de inanın tüm gençliğim bu sıralamayı şaşırarak geçti. Kim kimin hocası, öğrencisi zihnime uzun süre yerleşmedi.   Hocası Sokrates’in Platon üzerinde fikren derin bir etkisi vardır. Fakat Sokrates’in düşüncelerinden dolayı öldürülüşü, Platon’un inandıklarını kesin bir dille ifade etmemesinin nedeni olduğu anlaşılmaktadır. Hoca ve öğrencisinin felsefe ile temel amaçları birdir. Bu da ‘insanın mutluluğudur’   Platon’a göre filozofun ana özelliklerinden bir tanesi, onun güçlü bir hafızaya sahipliğidir. Bu durumu şöyle anlatır: ” Bellekten yoksun bir kafayı, bilim severler arasına koyamayız. Filozofun sağlam bir belleği olmalı” der ve ilaveten buna ölçü ve inceliği de ekler.   Platon’un bir diğer özelliği ise Batı dünyasındaki ilk yüksek öğretim kurumu olan Atina Akademisi’nin kurucusu olmasıdır. Araştırmacılar Platon’un önemi hakkında şunu söyler: “ Platon’dan sonraki bütün Batı felsefesi, onun eserlerine düşülmüş dipnotlardır.”   İslam kaynaklarında adı Eflatun’dur. Bir İslam kaynağında onun fiziki yapısı hakkında şöyle denir: “ Eflatun; esmer, orta boylu, hatları ölçülü, sakalı hoş, ela gözlü konuşması tatlı bir adam idi.” Görüşleri Ortaçağ’da İslam düşünürleri tarafından korunmuş ve İslam düşünce  dünyasındaki ‘yeni Eflatunculuk’ akımına öncülük etmiştir.   Gerçek adı büyükbabasının da ismi Aristokles’tir. MÖ 427’de Atina’da doğdu. Yunan filozoflarının çoğunluğu gibi, o da büyük bir ailedendi. Grek aristokratlarının sporu jimnastikle uğraşırken hocası ona geniş göğsünden ötürü Platon adını vermiştir. Platon kelimesi enli, uzun ve geniş demektir.   İnsanların büyük çoğunluğu Platon’u belki bilmezler ama platonik sözcüğünü ve de özellikle ‘platonik aşk’ deyimini oldukça sık kullanırlar. Bunun Platon ile alakası nedir? Platon; dış dünyanın esas gerçek olan idealar ya da formlar dünyasının kusurlu kopyaları olduğunu ve gerçeğe ancak düşünce ve tahayyül yoluyla ulaşılabileceğini savunur. İşte bu düşünceden yola çıkarak, platonik deyimi de ‘gerçekte var olmayan düşte kalan ve öyle kalması istenilen’ manasındadır. Platonik takılmak da denir buna. Yani gerçeklikle bağı olmayan, düşsel istekler…   Platon ilahlarına dört şeyden dolayı şükreder: İnsan, erkek, Yunan ve Sokrates döneminde Atina’da doğmuş olmaktır bu dört şey. Demek ki erkek olarak doğmak, her dönem istenilen bir durum. Platon’un eserlerinin tamamı günümüze ulaşmıştır. O, akademide Sokrates’in diyalektik yöntemini uygulamış, konferans sistemi yerine tartışma yöntemi benimsenmiştir.   Platon’un tanınırlığını arttıran en önemli yapıtlarından biri de onun Devlet kitabıdır ve önemini bugüne değin korumuştur. Eser, on kitaptan oluşan, insanları etkileyen bir siyasetnamedir. Eserde ideal bir toplumda düzen ve adaletli bir devlet nasıl olabilir sorusuna yanıtlar aranmıştır.   İnsanlar demokrasinin kökenini Platon’un da yaşadığı zamanlar olan antik Yunan dönemine dayandırır. Ancak o dönem esasen köleci bir toplum düzeniydi. Şimdiki manada bir demokrasiden hiç söz edilemez. Ama şimdikine göre sınırlı da olsa demokrasinin nüveleri o dönem atılmış denilebilir. Platon’un eşitlik için söylediği şu söz kayda değerdir ve bilinmelidir. “Kadın-erkek- köle eşit değildir ve olmamalıdır”   Platon’a göre Tanrı iyidir. İyi de gösterilmelidir. Ona göre Tanrı; sadece iyi olan bir şey değil, ondan daha fazla bir şeydir. Tanrı, iyinin kendisidir. O, eserlerinde Tanrı ismini, yücelik ve azamet sahibi olarak göstermiştir. Tanrı matematik ilişkisini de “ Tanrı daima matematik kullanır” diyerek açıklamıştır.   Platon’un amacı toplumu sadece hukuk ve retorik (güzel sözler söylemek) yolu ile değil, iyi eğitilmiş akılla yönetmektir.
Ekleme Tarihi: 21 Eylül 2020 - Pazartesi

Platon

“ İnsanın kendini fethetmesi, zaferlerin en büyüğüdür” Platon

 

  Platon; Sokrates ve Aristoteles ile birlikte antik Yunan’ın en büyük düşünürlerindendir. Felsefe dendiğinde bu ‘muhteşem üçlü’ ilk akla gelenlerdir. Platon, Sokrates’in öğrencisi, Aristoteles’in hocasıdır. Sokrates, Platon ve Aristoteles sıralaması basitmiş gibi görünse de inanın tüm gençliğim bu sıralamayı şaşırarak geçti. Kim kimin hocası, öğrencisi zihnime uzun süre yerleşmedi.

  Hocası Sokrates’in Platon üzerinde fikren derin bir etkisi vardır. Fakat Sokrates’in düşüncelerinden dolayı öldürülüşü, Platon’un inandıklarını kesin bir dille ifade etmemesinin nedeni olduğu anlaşılmaktadır. Hoca ve öğrencisinin felsefe ile temel amaçları birdir. Bu da ‘insanın mutluluğudur’

  Platon’a göre filozofun ana özelliklerinden bir tanesi, onun güçlü bir hafızaya sahipliğidir. Bu durumu şöyle anlatır: ” Bellekten yoksun bir kafayı, bilim severler arasına koyamayız. Filozofun sağlam bir belleği olmalı” der ve ilaveten buna ölçü ve inceliği de ekler.

  Platon’un bir diğer özelliği ise Batı dünyasındaki ilk yüksek öğretim kurumu olan Atina Akademisi’nin kurucusu olmasıdır. Araştırmacılar Platon’un önemi hakkında şunu söyler: “ Platon’dan sonraki bütün Batı felsefesi, onun eserlerine düşülmüş dipnotlardır.”

  İslam kaynaklarında adı Eflatun’dur. Bir İslam kaynağında onun fiziki yapısı hakkında şöyle denir: “ Eflatun; esmer, orta boylu, hatları ölçülü, sakalı hoş, ela gözlü konuşması tatlı bir adam idi.” Görüşleri Ortaçağ’da İslam düşünürleri tarafından korunmuş ve İslam düşünce  dünyasındaki ‘yeni Eflatunculuk’ akımına öncülük etmiştir.

  Gerçek adı büyükbabasının da ismi Aristokles’tir. MÖ 427’de Atina’da doğdu. Yunan filozoflarının çoğunluğu gibi, o da büyük bir ailedendi. Grek aristokratlarının sporu jimnastikle uğraşırken hocası ona geniş göğsünden ötürü Platon adını vermiştir. Platon kelimesi enli, uzun ve geniş demektir.

  İnsanların büyük çoğunluğu Platon’u belki bilmezler ama platonik sözcüğünü ve de özellikle ‘platonik aşk’ deyimini oldukça sık kullanırlar. Bunun Platon ile alakası nedir? Platon; dış dünyanın esas gerçek olan idealar ya da formlar dünyasının kusurlu kopyaları olduğunu ve gerçeğe ancak düşünce ve tahayyül yoluyla ulaşılabileceğini savunur. İşte bu düşünceden yola çıkarak, platonik deyimi de ‘gerçekte var olmayan düşte kalan ve öyle kalması istenilen’ manasındadır. Platonik takılmak da denir buna. Yani gerçeklikle bağı olmayan, düşsel istekler…

  Platon ilahlarına dört şeyden dolayı şükreder: İnsan, erkek, Yunan ve Sokrates döneminde Atina’da doğmuş olmaktır bu dört şey. Demek ki erkek olarak doğmak, her dönem istenilen bir durum. Platon’un eserlerinin tamamı günümüze ulaşmıştır. O, akademide Sokrates’in diyalektik yöntemini uygulamış, konferans sistemi yerine tartışma yöntemi benimsenmiştir.

  Platon’un tanınırlığını arttıran en önemli yapıtlarından biri de onun Devlet kitabıdır ve önemini bugüne değin korumuştur. Eser, on kitaptan oluşan, insanları etkileyen bir siyasetnamedir. Eserde ideal bir toplumda düzen ve adaletli bir devlet nasıl olabilir sorusuna yanıtlar aranmıştır.

  İnsanlar demokrasinin kökenini Platon’un da yaşadığı zamanlar olan antik Yunan dönemine dayandırır. Ancak o dönem esasen köleci bir toplum düzeniydi. Şimdiki manada bir demokrasiden hiç söz edilemez. Ama şimdikine göre sınırlı da olsa demokrasinin nüveleri o dönem atılmış denilebilir. Platon’un eşitlik için söylediği şu söz kayda değerdir ve bilinmelidir. “Kadın-erkek- köle eşit değildir ve olmamalıdır”

  Platon’a göre Tanrı iyidir. İyi de gösterilmelidir. Ona göre Tanrı; sadece iyi olan bir şey değil, ondan daha fazla bir şeydir. Tanrı, iyinin kendisidir. O, eserlerinde Tanrı ismini, yücelik ve azamet sahibi olarak göstermiştir. Tanrı matematik ilişkisini de “ Tanrı daima matematik kullanır” diyerek açıklamıştır.

  Platon’un amacı toplumu sadece hukuk ve retorik (güzel sözler söylemek) yolu ile değil, iyi eğitilmiş akılla yönetmektir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.