Bekir Zorba
Köşe Yazarı
Bekir Zorba
 

Hedefte Ulus Devletler Var

“ Teknoloji yararlı bir hizmetkar ama tehlikeli bir efendidir”     Aile büyüklerinden birini kaybeden kişiye sosyal ağ üzerinden gelen yüzlerce taziye mesajı; ona küçük bir teselli sunarak telefon açmayı, taziye ziyaretlerini, üyesi olduğu kurumu vb… Yerleşik edinimleri devre dışı bıraktı. Sonunda bu da oldu.  Bir telefon operatörü şirketinin çektiği reklam filmi uzaktan ( internet üzerinden) kız istemeyi mümkün kıldı. Bu işleyen sürece ne derseniz deyin! Fakat diyebileceğiniz tek bir şey var; o da birçok geleneğin- göreneğin süratle yok olma aşamasına girdiğidir. Elbette çoğunluk olan bitenin pek farkında değildir. Zaten herkesten aynı farkındalığı, duyarlılığı bekleyemezsiniz.   Daha da eskilere gidersek, orada en ağır cezanın devlet dışı para basımına verildiği bilinir. Çünkü para basımı devletin tekelinden çıktığında, orada egemenlik biter. Peki bu günlerde süratle dijital paraya geçişe ne demeli? Bu, usul usul egemenlik devri anlamına gelir. Veya kimlik kartını ya da pasaportu alalım. İkisi de bir devletin olmazsa olmazları arasındadır. Ancak yapay zeka destekli yüz tanıma sistemi kimlik kartlarını işlevsiz duruma sokuyor. Öyle ki ileri teknoloji bu ürün sizi maske takılıyken bile tanıyor. Yüz tanıma sistemini şimdinin parmak izi metodunun,  ileri aşaması olarak düşünmek gerekir ki Çin’de uygulamaya girmiştir.    Yapay zeka destekli yüz tanıma sistemi devreye tamamen alındığında, kimliklere, pasaportlara falan ihtiyaç kalmayacak demektir. Alın size bir egemenlik devri daha…Hukukun gecikme sebebini avukatlık sistemine bağlayanlar çok. Avukatlık sistemi ağır ve sürekli yenilenen mevzuatlar, personel eksikliği gibi nedenlerle hukuku geciktiren sebepler arasında sayılır. Fakat, değil sadece ülke içindeki yasaları, kendini an be an güncelleyen ve tüm dünya hukuk literatürünün yüklü olduğu bir yapay zeka destekli hukuk sistemi düşünün! Hakeza avukatlık sistemini de ona yüklediğinizde, yargılamalar ve savunmalar dakikalar içinde biter. Devletten yargılama hakkını da aldığınızda geriye pek bir şey kalmaz.   Anlatılanları ütopik bulanlara iki sene önce ‘herkes maske ile gezecek, HES kodu olmayan hiçbir işlem yaptıramayacak denseydi’ nasıl bir cevap alınırdı acaba? Teknoloji elbette kolaylık demek, zamandan kazanmak demek, ancak süreç başka aşamalara doğru kayıyor. Big Data ( büyük veri) dedikleri olay, yeryüzündeki tüm insanların, kurum ve kuruluşların bilgilerini, birbirine entegre ederek, alıştıra alıştıra tüm bilgiyi Dünya Dijital Devletinin emrine vermektir.     Tüm bunlar blockchain ( blok zinciri- şifrelenmiş işlem takibini sağlayan dağıtık yapıdaki veritabanı sistemidir)  tabanlı yapay zeka kontrollü sistemler aracılığı ile gelişir. Blockchain için ‘Dünya Kayıt Birliği veya Dünya Noteri’ demek de mümkün. Girilen tüm verilerin dünyada kullanılan milyonlarca bilgisayara anında geri dönüşsüz kayıt edilmesi demektir. Bunun anlamı, vatandaşın verileri tüm dünya üzerinde, devletlerden bağımsız ve silinemez biçimde kayıt altına alınmasıdır. O halde vatandaş neden notere gitsin ve para ödesin. Her konuda işlem yapacak insanlar birbirlerine, blockchain üzerinden işlem ve güvenlik sunabilir.   Öyle ki yeni dünya düzeni savunucuları ve uygulayıcıları uslu vatandaşa ‘Temel Vatandaşlık Maaşı’ dahi öneriyor. Doğumdan ölüme, şimdikinin bankalar arası kart merkezi (BKM) gibi bir sistem sizin tüm ödeme kalitenizi, davranışlarınızı (trafikte, okulda, sokakta, işyerinde vs…) kontrol altına alarak size, ceza ve ödül programı uyguluyor. Ona göre gerektiğinde maaş ya da benzeri ödül sistemi hak ediyorsunuz ( belki de çocuk doğurma isteğiniz de oradan onaylanacak). Oradaki ‘kredibilite’ye göre ceza almanız gerekecek. Ev hapsi ya da yüksek puandan borçlanma veya temel vatandaşlık maaşı kesintisi gibi…   Örneğin bir ‘dijital vatandaşlık eğitimi’ denen bir olgu var. Bu ulus devlet üstü bir oluşumdur. Dikkat ediniz herhangi bir devlet vatandaşlığı değil söz konusu olan. Bugün bile okulların, derslerin içinin boşaltıldığı bir gerçek. Kolaylık bağımlılığı getirecek. ‘Her şey kolay olsun, evden çıkmadan yattığım yerden hallolsun’ düşüncesinin bir bedeli olmalı. Size bu kadar çok ‘kolaylık’ sunan, sizden tabii ki bir bedel alacak.   Virüs salgınlarının görevi yeni düzene yol açmaktır. Şimdiki ve ileride çıkartılacak virüs salgınları ve o da yetmezse başka başka felaket senaryoları ( elektriklerin, internet erişiminin gitmesi gibi..)  ile insanlığı bu yola koyacaklar, direnen ulus devlet liderleri Trump örneğinde olduğu gibi tasfiye edilecek. Liderlerin tasfiyesi ardından sıra devletlerin tasfiyesine gelecek, tasfiye derken; varsın küresel dijital sisteme sorun çıkartmayan göstermelik devletler tüzel kişiliklerine devam etsin…   Takvim işliyor…Burada bireysel olarak yapabilecek fazla bir şey yok. Dijital Dünya Devletinin ara tarihi 2035 ve kesin yürürlülük tarihi 2045 diye konuşuluyor. Direnenler bilim kurgu filmlerinde olduğu gibi yer altına inecek, sistem dışı kalacak. Teslim olanlar sistemin öngördüğü bir yaşam sürecek…         
Ekleme Tarihi: 29 Mart 2021 - Pazartesi

Hedefte Ulus Devletler Var

“ Teknoloji yararlı bir hizmetkar ama tehlikeli bir efendidir”

 

  Aile büyüklerinden birini kaybeden kişiye sosyal ağ üzerinden gelen yüzlerce taziye mesajı; ona küçük bir teselli sunarak telefon açmayı, taziye ziyaretlerini, üyesi olduğu kurumu vb… Yerleşik edinimleri devre dışı bıraktı. Sonunda bu da oldu.  Bir telefon operatörü şirketinin çektiği reklam filmi uzaktan ( internet üzerinden) kız istemeyi mümkün kıldı. Bu işleyen sürece ne derseniz deyin! Fakat diyebileceğiniz tek bir şey var; o da birçok geleneğin- göreneğin süratle yok olma aşamasına girdiğidir. Elbette çoğunluk olan bitenin pek farkında değildir. Zaten herkesten aynı farkındalığı, duyarlılığı bekleyemezsiniz.

  Daha da eskilere gidersek, orada en ağır cezanın devlet dışı para basımına verildiği bilinir. Çünkü para basımı devletin tekelinden çıktığında, orada egemenlik biter. Peki bu günlerde süratle dijital paraya geçişe ne demeli? Bu, usul usul egemenlik devri anlamına gelir. Veya kimlik kartını ya da pasaportu alalım. İkisi de bir devletin olmazsa olmazları arasındadır. Ancak yapay zeka destekli yüz tanıma sistemi kimlik kartlarını işlevsiz duruma sokuyor. Öyle ki ileri teknoloji bu ürün sizi maske takılıyken bile tanıyor. Yüz tanıma sistemini şimdinin parmak izi metodunun,  ileri aşaması olarak düşünmek gerekir ki Çin’de uygulamaya girmiştir. 

  Yapay zeka destekli yüz tanıma sistemi devreye tamamen alındığında, kimliklere, pasaportlara falan ihtiyaç kalmayacak demektir. Alın size bir egemenlik devri daha…Hukukun gecikme sebebini avukatlık sistemine bağlayanlar çok. Avukatlık sistemi ağır ve sürekli yenilenen mevzuatlar, personel eksikliği gibi nedenlerle hukuku geciktiren sebepler arasında sayılır. Fakat, değil sadece ülke içindeki yasaları, kendini an be an güncelleyen ve tüm dünya hukuk literatürünün yüklü olduğu bir yapay zeka destekli hukuk sistemi düşünün! Hakeza avukatlık sistemini de ona yüklediğinizde, yargılamalar ve savunmalar dakikalar içinde biter. Devletten yargılama hakkını da aldığınızda geriye pek bir şey kalmaz.

  Anlatılanları ütopik bulanlara iki sene önce ‘herkes maske ile gezecek, HES kodu olmayan hiçbir işlem yaptıramayacak denseydi’ nasıl bir cevap alınırdı acaba? Teknoloji elbette kolaylık demek, zamandan kazanmak demek, ancak süreç başka aşamalara doğru kayıyor. Big Data ( büyük veri) dedikleri olay, yeryüzündeki tüm insanların, kurum ve kuruluşların bilgilerini, birbirine entegre ederek, alıştıra alıştıra tüm bilgiyi Dünya Dijital Devletinin emrine vermektir.

    Tüm bunlar blockchain ( blok zinciri- şifrelenmiş işlem takibini sağlayan dağıtık yapıdaki veritabanı sistemidir)  tabanlı yapay zeka kontrollü sistemler aracılığı ile gelişir. Blockchain için ‘Dünya Kayıt Birliği veya Dünya Noteri’ demek de mümkün. Girilen tüm verilerin dünyada kullanılan milyonlarca bilgisayara anında geri dönüşsüz kayıt edilmesi demektir. Bunun anlamı, vatandaşın verileri tüm dünya üzerinde, devletlerden bağımsız ve silinemez biçimde kayıt altına alınmasıdır. O halde vatandaş neden notere gitsin ve para ödesin. Her konuda işlem yapacak insanlar birbirlerine, blockchain üzerinden işlem ve güvenlik sunabilir.

  Öyle ki yeni dünya düzeni savunucuları ve uygulayıcıları uslu vatandaşa ‘Temel Vatandaşlık Maaşı’ dahi öneriyor. Doğumdan ölüme, şimdikinin bankalar arası kart merkezi (BKM) gibi bir sistem sizin tüm ödeme kalitenizi, davranışlarınızı (trafikte, okulda, sokakta, işyerinde vs…) kontrol altına alarak size, ceza ve ödül programı uyguluyor. Ona göre gerektiğinde maaş ya da benzeri ödül sistemi hak ediyorsunuz ( belki de çocuk doğurma isteğiniz de oradan onaylanacak). Oradaki ‘kredibilite’ye göre ceza almanız gerekecek. Ev hapsi ya da yüksek puandan borçlanma veya temel vatandaşlık maaşı kesintisi gibi…

  Örneğin bir ‘dijital vatandaşlık eğitimi’ denen bir olgu var. Bu ulus devlet üstü bir oluşumdur. Dikkat ediniz herhangi bir devlet vatandaşlığı değil söz konusu olan. Bugün bile okulların, derslerin içinin boşaltıldığı bir gerçek. Kolaylık bağımlılığı getirecek. ‘Her şey kolay olsun, evden çıkmadan yattığım yerden hallolsun’ düşüncesinin bir bedeli olmalı. Size bu kadar çok ‘kolaylık’ sunan, sizden tabii ki bir bedel alacak.

  Virüs salgınlarının görevi yeni düzene yol açmaktır. Şimdiki ve ileride çıkartılacak virüs salgınları ve o da yetmezse başka başka felaket senaryoları ( elektriklerin, internet erişiminin gitmesi gibi..)  ile insanlığı bu yola koyacaklar, direnen ulus devlet liderleri Trump örneğinde olduğu gibi tasfiye edilecek. Liderlerin tasfiyesi ardından sıra devletlerin tasfiyesine gelecek, tasfiye derken; varsın küresel dijital sisteme sorun çıkartmayan göstermelik devletler tüzel kişiliklerine devam etsin…

  Takvim işliyor…Burada bireysel olarak yapabilecek fazla bir şey yok. Dijital Dünya Devletinin ara tarihi 2035 ve kesin yürürlülük tarihi 2045 diye konuşuluyor. Direnenler bilim kurgu filmlerinde olduğu gibi yer altına inecek, sistem dışı kalacak. Teslim olanlar sistemin öngördüğü bir yaşam sürecek…         

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.