Birçok yazımda, Mersin Barosu’nu ” hukuk dışında” neredeyse her konuda beyanat verme alışkanlığı nedeniyle eleştirmiştim.
Yeni yönetimden de artık aslî görevleri dışına çıkmayacakları, kente katkı verecek hukuki sorunlarla uğraşacaklarına dair ümidimi belirtmiştim.
Sevindiricidir ki; Mersin Barosu bünyesinde bir Hayvan Hakları Komisyonu olduğunu öğreniyorum.
Komisyon 21 Ağustosta başlayan av sezonu dolayısıyla, kamuoyuna ”avcılığı ekosisteme ve hayvan haklarına yöneltilmiş bir tehdit” olarak gördüğünü duyuruyor.
Devamla “avın ekolojik dengenin sağlanmasına yardımcı olduğu yönündeki savların gerçeklikten uzak, insanı tüm canlıların üstünde gören bir görüşün ürünü olduğunu, insanoğlunun ekosistemi düzenleme ve tesis etme gibi bir yetkisi ve görevi olmadığını ve insanoğlunun ekosistemden elini çekmesi ve Türkiye’de avcılığın tamamen yasaklanması gerektiğini” belirtiyorlar.
Yine yeni Baro Başkanı, bir grup yöneticiyle Akdeniz Bölgesinde hayvan beslenme odağının hayvan haklarına uygunluğunu inceliyor ve
hayvanların sağlıklı ortamda yaşama haklarına hep birlikte sahip çıkılması gerektiğini söylüyor.
* * *
Mersin Barosu’nun böyle önemli bir konuyu gündeme getirerek konunun hukuki yönlerini de ortaya atmaları çok olumlu bir gelişmedir. Baro’nun bu ve benzer konularda kamuya hukuki bilgi sunması elbette kıymetlidir. Oysa geçmiş yönetimler, aslında siyasetin ilgi alanındaki bir meseleye, uzaktan bir gerekçeyle dahil olarak, kendince bir politik yatırım yapıyordu.
Çoğu konuda siyasetçilerden daha keskin bir söylemi sahiplenerek, bizzat kendi çatıları altında yersiz bir kutuplaşmaya neden olmakla kalmıyor, siyasi iktidarla anlamsız bir gerilim içine giriyordu
Bu arada meslek içi sorunlar, hukuk çalışanlarının özlük ve meslek haklarına ilişkin iyileştirme çalışmaları ihmal ediliyordu.
Baro gibi çok önemli bir yapı yanında diğer tüm benzer kurumsal yapılar, asli görevlerine yoğunlaşmalıdır; buradan bir politik yolculuk elbette mümkündür; ama bir mesleki örgütün siyasi parti pozisyonunda görüntü vermesi anlamsızdır, faydasızdır ve bir yanıyla da görevi ihmal pahasına ucuz bir çabadır.
Şimdi, yeni Baro yönetimi olumlu bir imaj çizmektedir; kent için de yararlı bir dönemin başladığını görüyor ve bu tür çalışmalarla Mersin’e hukuksal katkı vermelerini diliyor, kutluyorum.