Mersin’deki orman yangınları hepimizi etkiledi.
Silifke ve Aydıncık bölgelerinde yaralar sarılmaya başlandı.
Orköy ve bazı STK’ lar köylülerimize 47 küçükbaş ve 5 büyükbaş hayvan verdiler.
Tarsim kapsamında 150, Orköy tarafından 404 kovan bedeli zarar gören arıcılara dağıtıldı.
500 ton saman 119 ton fenni yem yardımı yapıldı.
Bölgede zarar gören tarım alanlarına ait iyileşme çalışmaları sürüyor.
Devletin bu tür felaketlerde yaraları sarması ve gerekeni yapması doğaldır hatta görevidir.
Ormanların yanında zarar gören canlıların da olması ayrı bir üzüntü kaynağıdır.
Bu arada, orman içindeki birçok arı kovanı da yanarak içindeki arılarla beraber yok oldu.
Burada hepimizi etkileyen bir davranış oldu: Bir hayırsever, 110 arı kovanını zarar gören arıcılara hibe etti.
Bu çok asil bir davranıştır.
Bu hibeyi yapan kimsenin ismini gizli tutması ise, ona olan saygı ve hayranlığımızı arttırıyor. Yardımlaşma geleneğimizde, toplumsal takdirden bile uzak durmak üzere yardımın gizli yapılması yaygındır.
Böylece yardım alan da incitilmemiş olur.
Tabii bunun ötesinde, aslolan toplumsal dayanışmadır; yüzünü görmediğimiz, tanımadığımız insanların acısına ortak olmaktır. Ahlak ve vicdan, ötekiyle ilişkide ortaya çıkan kavramlardır ve toplumsallığı güçlendirir; kişinin varlığını onarır
Bu tür felaket günlerinde yardımlaşma, dayanışma çok daha gerekli oluyor ve önem kazanıyor.
Hibeyi yapan kişinin örnek olmasını dileyelim.
HARUN ARSLAN....21 Eylül 2021