Mersin’de kalabalığın içinde kaybolmuş, ya da donanımı ve etkinliği açısından hak ettiği ölçüde bilinemeyen çok önemli kişiler vardır; kente çok yararları olmuştur, önemli görevlerde bulunsalar da son zamanda biraz köşelerine çekilmiş durumdadırlar. Bu nitelikte bir hemşerimizden özellikle söz edeceğim.  Kendisi, * Ortadoğu Teknik Üniversitesi mezunu; *Birkaç yabancı dil bilen; *Resmi kurumlarda yöneticilik yapmış;  *Özel sektör deneyimi olan; *Yurtdışını iyi tanıyan; *Birçok STK’da üye ve başkanlık görevlerinde bulunmuş; *Üniversitelerde ders vermiş; *Okuyan, yazan, düşünen, donanımlı bir değerli hemşerimizdir:  Selami Gedik. Kısacık bir sohbet sonrasında bile,  ne kadar bilgili ve her konuya vakıf olduğunu, kent için bir çok projesi ve görüşü olduğunu görürsünüz.  Mersin’in tarihini, tüm özelliklerini, farkındalıklarını yakından bilir. Kentimizde az sayıda kalmış bu kişilerin hep kent için daha fazla şeyler yapması gerektiğini ümit eder ve beklerim. * * * Uzun bir sessiz dönemden sonra nihayet Selami Gedik’ten kent hafızasının inşâsında çok önemli bir hizmet gördük. Evet, uzun zamandır çalışmasını yaptığı “Mersin İleri İlkokulu” kitabını yayımladı. Kitap Mersin’in en eski okullarından İleri İlkokulu’nu  anlatıyor görünse de, aslında Mersin’i tarihini, ekonomisini, kültür ve sanatını anlatıyor.  Özellikle Cumhuriyet dönemini kitapta adeta yaşıyorsunuz.  Zaten kitabın alt başlığı da bu bağlamı vurguluyor: “Cumhuriyet Aydınlanmasında Bir Eğitim Yuvası” .    * * * Mersin’in geçmişi ile ilgili, aslında az sayıda esere bir kitap daha eklendi.  Bu gerçekten kent için, kentin geçmişini bilerek kenti anlamak açısından çok değerli bir çalışmadır.  Bu ve benzeri kitaplar yıllar sonra hep okunacak, yararlanılacak ve değerleri daha da artacaktır. Hızlanan hayat, her an üzerimize yağan sayısız algı ve geleceği kutsayan bir değer düzeni içinde, hem şimdiki zamanı gerekli kıymetle yaşamayı unuttuk, daha da acısı geçmişi ve geçmişle ilgilenmeyi bir fazlalık olarak görmeye başladık. Zamanın ve hayatın bu çarpık kavranışı, aslında geleceğin de doğru ve anlamlı olmasına engeldir. Hepimiz, geçmişin eseriyiz; değerlerimiz ve eserlerimiz, belleğimiz ve deneyimlerimiz hep geçmişin izleriyle doludur; şimdiki zaman ise geçmişin bir uzantısıdır. Buralardan habersiz bir geleceğe nasıl yürünür?  Geçmişe dair bilinçli bir kavrayışı olmayan, bugün gelinen hayatın köklerini bir zaman çizgisinde anlayamayan kuşaklar acılı bir değerle savrulması yaşarlar.  Nitekim, özellikle teknolojinin bilinç ve iletişim alanında neden olduğu kırılmalar nedeniyle, genç kuşaklar 20 yıl öncesini bile anlamaktan, yorumlamaktan ve günümüzle kıyaslamaktan uzak yaşıyor. Hayatı, geleceği hak etmek, geçmişi bilinçle sahiplenmekle başlar; eleştirel bir süzgeçten geçirdiğimiz geçmiş, şimdiki zamanı da, geleceği de aydınlatır. Selami Gedik’in bu çalışması Mersin kent belleğinin inşâsında, dolayısıyla Mersin’de hayatın doğru ve anlamlı bir bütün olarak kavranmasında çok kıymetli bir köşe taşıdır; benzerlerinin çoğalması gerekir.     Bu kısa notlar ışığında değerli Selami Gedik’e kentim adına teşekkür ediyorum ve Mersin’i seven, sorumluluk duyan kişiliğinde, bu kente her düzeyde katkısının süreceğine inanıyorum.    HARUN ARSLAN .....10 Haziran 2022