Mersin’de en önemsediğim konu yoksullukla, açlıkla, işsizlikle mücadeledir. Bunların içinde de âcil olan, insanlarımızın karnının doymasıdır. İdeal olan da herkesin karnını doyuracak aşevidir; fakat aşevi maliyetli olduğundan ancak küçük bir kesimin ihtiyacını görebilir.   Mersin’de tüm ihtiyaçlı insanları doyurabilecek proje çorba projesidir. Bir tas çorba ve çeyrek ekmekle insanlarımızın karnını doyurur; onlara bir nebze katkıda bulunulabilir. İnsanların öncelikle karnının doyması kentte olabilecek birçok olumsuzluğun da önüne geçecektir.   Çorba projesini üç yıl önce Büyükşehir Belediyesi’ne önerdim. Projesi yapıldı ama bir türlü gerçekleşemedi. Projeyi takip ettim, ısrarla gerçekleşmesi için tüm yöneticilerle konuştum, yazılar yazdım ama maalesef gerçekleşemedi.   O dönem konu ile ilgili görevde bir kadın yönetici vardı. Yeni Büyükşehir Belediye Başkanı’mızın gururla Kadın yöneticilerden söz ettiğini ve bu konuya önem verdiğini biliyoruz. Tabii kadınların bulunduğu yerler daha zarif, şık olur; imge olarak da güzeldir, caziptir, sempatik de bakılır. Eril dünyanın rekabete dayalı başarı kapışması yerine, dişil dünyanın bakım etiğine ve korumaya dayalı ilişki dünyası herkese ve hepimize iyi gelir; onarıcı ve güven vericidir. Ama elbette görev açısından da işlerin doğru yapılması, kamu hizmetinde de verimli olunması önemlidir.  Son yıllarda bu açıdan kamuda, özellikle de belediyelerde kadın yöneticilerimizin ciddi oranda arttığını gözlemek sevindiricidir. Tekrarlayalım; asıl olan da hizmette liyakattir, doğru ve verimli çalışmaktır.   Şimdi Büyükşehir Belediyemizin çorba projesiyle ilgili birimin başında bir erkek yönetici var. Kısa süredir görevde olmasına rağmen, ilk olarak çorba projesini gerçekleştirdi. Kısa zamanda bu projenin ne kadar etkili ve yararlı olduğu görülecektir. Gerçekleşmesini sağlayan “erkek” yöneticiye ve onun üzerinde ki “erkek” yöneticiye ve “erkek” Büyükşehir Belediye Başkanı’na teşekkürler.   Çorba projesinin bugünkü durumunu inceleyelim: Şu anda Mersin’de *Tren İstasyonu, *Sanayi Sitesi, *Hal Kompleksi, *Üniversite Hastanesi ve *Şehir Hastanesi’nde dağıtılmaktadır.   Tarsus’ta ise *Kültür Park, *Hükümet Konağı Karşısı, *Hal Kompleksi, *Sanayi Sitesi, *Tren istasyonu noktalarında dağıtılmaktadır.   Yani bu noktalar başta olmak üzere, toplam 18 noktada çorba dağıtımı yapılıyor. Günlük 4 bin kişiye ulaşılıyor. Yakında diğer ilçelerde de gerçekleşecek. Çok önemli bir konu da, çorba büfelerinin Belediye marangozhanesinde imal ediliyor olması;  verilen ekmek de Belediye Ekmek Fabrikasından. Hepsini Belediye kendi imkanları ile sağlıyor; bu çok değerli ve başarılı bir hizmettir. Türkiye’de bakliyatın merkezi olan kentimizde bakliyat firmalarının bu projeyi destekleyeceklerini umuyorum. Bu şekilde çok daha fazla kişiye ulaşılacak ve kentimizde aç insan kalmayacaktır.   Şu anda çorba hizmetinden hem ihtiyaçlı hemşeriler, hem de o saatlerde hazır bir çorba ikramını sevgiyle karşılayanlar yararlanıyor. Bu bağlamda özellikle kentin yoksul kesimlerine ulaşılırsa, hizmet daha çok maksadına ulaşacak ve kentin sosyal yaşamına, sosyal adalet duygularına hizmet edecektir.   Sonuçta kentimize iyi hizmet edenleri takdir ederiz, alkışlarız. Hizmette kadınlarımıza pozitif ayrımcılığı destekleriz; ama asıl olan kamu hizmetindeki başarıdır. Başarısız olanların da kadın olmalarının sempatik görüntüsü için görevde kalmaları yararlı değildir. Nitekim çorba projesinde erkek ağırlıklı bir görevli profili çok anlamlı ve başarılı bir proje yürütüyor; kendilerine teşekkür ediyoruz.   HARUN ARSLAN.....14 Ocak 2020