Geçtiğimiz hafta “Ülke Gündemi Akdeniz/Kıbrıs ve Mersin için önemi” başlıklı bir yazı yazmıştım.
Doğu Akdeniz’deki gerilim, Yunanistan ile sorunlar, hidrokarbon yatakları, münhasır ekonomik bölge konularına değinmiştim.
Bu bağlamda Kıbrıs’ın, stratejik ve jeo-politik açıdan daha da önem kazandığını belirtmiştim.
Kıbrıs’a en yakın nokta Mersin’dir; bu nedenle bizim de kentimizden Kıbrıs’a karşı bazı sorumluluklarımızın olması gerektiğini vurgulamıştım.
En başta bakımsızlığa terk edilen Silifke’deki “Kıbrıs Şehitliği” ve Taşucu’ndaki “Kıbrıs Anıtı”na gereken ilginin gösterilmesini, bu anlamda buralarda bir an önce bakım ve düzenleme çalışmalarının yapılması gerektiğini yazmıştım.
Köşe yazım Mersin yerel basınında, internet sitelerinde ve Kıbrıs basınında yayımlandı; ayrıca ilgili yerlere ulaştırıldı.
Yazım üzerine nihayet konunun farkına varıldı; yerel ve ulusal basında birçok haber yapıldı.
Yazıyı okuyan ve duyan tüm yetkililer samimiyetle ilgilendiler.
Hatta yazının ulaştırıldığı Kıbrıs Başbakanı Sn. Ersin Tatar, danışmanı vasıtasıyla övgü ve teşekkürlerini bildirdiler.
Şimdi konudan bu şekilde haberdar olan basın ve bazı kesimler, meseleyi bir polemik konusu yaparak birilerini suçlayacaklardır. Buna gerek olmadığını düşünüyorum. Meseleye bir görev gezisi sırasında tanık oldum, yazarak da kamuoyunun dikkatini çektim; basınımız da sorumluluk duyarak olayın daha geniş çevrelerde okunmasını sağladı.
Buraya kadar sorun yok; zaten ben de en ufak bir suçlayıcı imâda bulunmadan meseleye ilk kez dikkat çektim; aynı gün ulaşabildiğim yetkililerle görüşerek çözüm için koşulları öğrenmeye çalıştım.
Ama izninizle, önce durumun gerisindeki nedenleri ve sonrasında çözüm için yaşanılan olumlu süreci paylaşacağım
Ortada suçlu ya da kusurlu yoktur; yalnızca bir bürokratik yetki kargaşası ve art niyetsiz bir ihmal var...
Sn. Ersin Tatar’ın danışmanı Sn. Mudahar Akar’la birlikteydik; kendisi
Sn. Valimizle görüşmüş. Valimiz hemen gereken ilgiyi göstermiş, konuyla ilgili Orman Bölge Müdürümüzü aramış, çözüm talimatları vermiştir.
Ben de konuyu Büyükşehir Belediye Başkanımız Sn. Vahap Seçer’e ilettim. Başkanımız da gerekli ilgiyi gösterdi, ne gerekirse yapacaklarını belirttiler. Genel Sekreter Sn. Olcay Tok da konuyla yakından ilgilendi.
Hemen Ertesi gün Genel Sekreter Yardımcısı Sn. Hasan Gökbel Orman Bölge Müdürümüzle konuyu görüştü.
Ben de konu ile ilgili hem Orman Bölge Müdürümüz hem de Büyükşehir yetkilileri ve İlçe Belediye Başkanı ile görüştüm.
Görüldüğü gibi, artık kentimize mal olmuş ve milli bir sorumluluk haline gelen durumla herkes yakından ilgilendi; ilgilenmektedilerr.
Sanırım bir protokolle Şehitlik ve Anıtın bakımının Büyükşehir Belediyesine devredilmesi ile sorun çözülecektir.
Bu da bürokratik formalitelerin hızlı aşılmasına bağlıdır.
* * *
Bu bağlamda,üzücü iki konuyu da eleştirmeden geçemeyeceğim.
*Kıbrıs Başbakanı, Valilik, Büyükşehir Belediye Başkanlığı, İlçe Kaymakamlığı, İlçe Belediye Başkanlığı, yerel basın, ulusal basın konuya gereken hassasiyeti gösterirken Mersin Kıbrıs Büyükelçiliğinin ilgisizliğini anlamak mümkün değil.
* Söz konusu Şehitlik ve Anıttaki bakım ihmali konusunun da yer aldığı” Ülke Gündemi Akdeniz/Kıbrıs ve Mersin için Önemi ” başlıklı yazımın yayımlanmasına, Dış merkezli sosyal medya maalesef izin vermedi!
Yazımda özellikle Yunanistan, Fransa ve AB ülkelerinin, ülkemize karşı uluslararası ve ikili anlaşmalara aykırı tutumlarını eleştiriyordum.
Ülkemizde faaliyet gösteren bir sosyal iletişim mecrasının ülkemize karşı bu hasmane tutumunu ve milli politikamıza dönük sansürcü kararını şiddetle kınıyorum ; okurlar nezdinde bu rezilliği teşhir ediyorum!
Sosyal Medya mecrasında faaliyet gösteren bütün yapıların,hukuki ve cezai yaptırım açısından olduğu kadar, operasyonel algı faaliyetleri bağlamındaki yalan yanlış sınırsız haberlere karşı ülkemizde muhatap alabileceğimiz bir yetkilisi yok; Meclisimizde kabul edilen yasayla bu başıbozukluk artık eski düzende sürmeyecek elbette; ama kısa bir süre daha sıkıntı yaşanacak; yaşanıyor.
Dolayısıyla bu konuyu “Sosyal Medyaya Yasak Geliyor” diye saptıran çevrelerin dikkatine sunmak istedim. Elbette haberleşmeye, iletişime, eleştiriye her düzeyde özgürlük! Ama ülkemize, insan hak ve özgürlüğüne karşı bir sorumsuz yayın ağına dönük, dünyanın her yerinde olduğu gibi sınır konulması gerekir; yapılan da budur.
* * *
Son olarak not etmekte fayda var: Kıbrıs Şehitliği ve Kıbrıs Anıtı konusundaki gelişmelerin Tarım ve Orman Bakanı tarafından da bizzat izlendiğini ve çözüm için destek sözü verdiklerini biliyorum.
Öte yandan, Kıbrıs Barış Harekâtında şehit olan 454 subay, astsubay, erbaş ve erlerimiz anısına yapılan, Silifke Çamdüzü mevkiindeki 9 hektarlık Hatıra Ormanı’nda , Silifke Belediyemiz yetkilileri, ilçe Kaymakamı ve İlçe Jandarma Komutanı dün bir inceleme çalışması yaparak ihtiyaçları giderici tesbitte bulundular.
Şimdi, kent yöneticilerimizin ve ilgili kurumlarımızın bir araya gelerek ve kısa zamanda bürokratik formaliteleri aşmasını, yani Şehitlik, Anıt ve Hatıra Ormanındaki bakım çalışmalarında ihmale neden olan görev ve yetki kargaşasını çözmelerini bekliyorum.
Ülkemiz ve kentimiz açısından bu kritik dönemde, ayrı bir anlam ve değer kazanan bu sorunu izlemeyi, süreçteki gelişmeleri paylaşmayı sürdüreceğim.
HARUN ARSLAN....O2 Eylül 2020