Son derece verimli ve anlamlı geçen MTOSB ziyaretinden sonra, konuk KKTC Cumhurbaşkanı Sn. Ersin Tatar, Silifke Kıbrıs Şehitliği’ni ziyaret ettiler. Kıbrıs Barış Harekatı Şehitleri Hatıra Ormanı, 1974 yılındaki Kıbrıs Barış Harekatında şehit olan, 454 subay, astsubay, erbaş, er ve 220 Kıbrıs Türk Mücahidi anısına Silifke Çamdüzü mevkiinde kurulmuştur. Burada şehitler anıtı, 454 şehidin her biri için, kitabe ve yanına dikilmiş çam ağacı, 220 mücahit anısına anıt ile Rumlardan ele geçen tank, top, zırhlı araçlar sergilenmektedir. Silifke Belediyesi bir süredir buranın bakımını üstlendi,  peyzaj çalışmaları yaptı, şehitliğe yakışır bir duruma getirdi. Şehitlikte Cumhurbaşkanı’nı büyük bir kalabalık karşıladı. Bandoyla, halk oyunlarıyla, şiirlerle, konuşmalarla çok güzel bir program gerçekleştirildi.   Silifke ile ilgili bazı Kıbrıs projeleri, “Bir Sevdadır Silifke” grubu yöneticisi, gerçek bir Silifke ve ülke sevdalısı Mustafa Akan tarafından Sn. Cumhurbaşkanı’na sunuldu ve bu vesileyle bazı tarihsel notlar paylaşıldı:   * Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş,Türk Mukavemet Güçleri ile Kıbrıslı Türklerin varlığı için mücadele ederken zaman zaman Türkiye’ye geçişlerini Silifke Ovacık’tan yapmışlar. Buradan Kıbrıs’a yapılan balık ticareti kullanılarak, Kıbrıslı mücahitlere  silah ve mühimmat tedariki yapılmış KTTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ve arkadaşlarının adadan bir tekne ile karaya çıktığı noktada, bu olayın anısına Ovacık’ta  peyzaj düzenlemesi yapılması, TC ve KTTC bayrak direkleri ile bir kitabe dikilmesi öneriliyor.   * Ayrıca, Taşucu’nun zirvesinde bir mermer ocağının olduğu yere, Kıbrıs’ta Beşparmak Dağlarındaki gibi, Taşucu’na deniz yolu ile gelenlerin çok uzaktan  görebilecekleri dev bir bayrak yerleştirilmesi proje içerisinde. Buraya şehitliğin taşınması da düşünülmektedir. Bu çalışmalardan sonra burası “Çanakkale şehitliği” gibi, Akdeniz’e ve Kıbrıs’a bakan görkemli bir yer olacak.   * Hemen Taşucu feribot limanı karşısındaki, yıllarca, Kıbrıs’a gidip gelenlerin anılarına ev sahipliği yapan, yıllar önce onarımı yapılan, ancak halen kullanılmaya,  Tarihî Gümrük Binasının, “Kıbrıs Barış Harekatı ve Yörük Müzesi” olarak düzenlenip hizmete alınması projesi var. Bu projelerin gerçekleşmesi, Kıbrıs ile bağlarımızın güçlenmesine ve Kıbrıs’ın tarihsel öneminin daha belirginleşmesine katkı verecektir. Mustafa Akan’ı bu özverili çalışmaları için kutlamak lazım. *     *    * Konuk Cumhurbaşkanı, son olarak Toroslar’da Kıbrıs Barış Harekatı'nın 47. yıl dönümü dolayısıyla Rauf Raif Denktaş Parkı ve Açık Hava Müzesi’nde düzenlenen törene katıldılar.  Bu etkinlik adeta bir büyük bayram havasında  geçti.   Sn.Cumhurbaşkanı Tatar, konuşmalarına şu anlamlı ve dinleyenleri etkileyen cümle ile başladılar:  "Toroslar'da bulunmak benim için çok anlamlı ve önemli. Yıllardır her sabah kalktığımda Girne'den Toroslar'a bakarım.  Toroslar'ı görebilir miyim? diye bakarım. Toroslar'ı gördüğümde o sabah sevinç çığlığıyla uyanırım. Selam olsun Toroslar'a…"   Belediye Başkanı Yılmaz ise; "Kıbrıs bir coğrafyadan daha fazlasıdır. Kıbrıs Türk'tür, Türk yurdudur, Türk kalması tarihin namus konusudur" ifadelerini kullandı. Ayrıca: “KKTC’NİN  güvenliği demek Türkiye’nin güvenliği demektir” sözleri, konunun önemini doğru kavramış olduğunu gösteriyordu.   KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı merhum Rauf Raif Denktaş, KKTC'nin ilk Cumhurbaşkanı Yardımcısı merhum Dr. Fazıl Küçük ve Şehit Pilot Yüzbaşı Cengiz Topel'in büstleri ile Kıbrıs Barış Harekatı'nda kullanılan emtiaların yer aldığı park ve açık hava müzesi, Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin bayraklarıyla süslendi.   Mehteran takımının kahramanlık marşları, Toroslar Belediyesi Halk Oyunları ekibinin gösterileri, Kıbrıs Barış Harekatı Fotoğraf  ve Yöresel Ürünler Sergisi ile tören zenginleştirildi. Toroslardaki  tören, Konuk Cumhurbaşkanı’nın katıldığı en kalabalık ve görkemli tören oldu. Hem Cumhurbaşkanı hem de Toroslar Belediye Başkanı tarafından en anlamlı mesajlar buradaki konuşmalarda verildi.   Netice olarak, özellikle Mersin ve KKTC arasındaki gönül bağını tazeleyip güçlendiren bir süreci yaşadık; hem de Mersin-KKTC ilişkilerine dönük bir geleceğin inşâsı dolayında içten, rasyonel ve gerçekçi bir perspektif oluştu. Bu perspektif, çok daha üst düzeyde, ülkemizin KKTC odaklı dış politikasıyla da tam uyumludur; sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel açıdan ,gelişecek Mersin/KKTC ilişkilerinde merkezî iradenin büyük desteğini alacaktır. Önemli olan, Mersin’deki kişi, kurum ve kuruluşların bu imkânı gereğince kavramaları ve ona göre pozisyon almalarıdır.   (devam edecek)   HARUN ARSLAN....21 Temmuz 2021