Mustafa Esmer Cengiz
Köşe Yazarı
Mustafa Esmer Cengiz
.
 

Çirkin Saldırı

Adı, o ya da bu. Memleketi, orası ya da burası. Bunları şimdilik bir kenara bırakalım da şunu düşünelim: Bu adam, oraya nasıl girdi? Yol geçen hanı mı orası! Orası koskoca Türkiye Büyük Millet Meclisi. Her önüne gelen, elini kolunu sallayarak içeri girebiliyorsa böyle vah o meclisin haline. Biri meclise giriyor, ana muhalefet partisi liderinin yolunu kesiyor ve onu yumrukluyor. Kim o biri? Tek mi; arkasında birileri daha var mı; oraya nasıl girdi? Öyle ya da böyle ,bu soruların yanıtları er ya da geç ortaya çıkar; çıkacaktır.Ama bugün, ama yarın, ama ertesi gün. Ama çıkacaktır mutlaka.   Şimdilik ortada olan , asla olmaması gereken çirkin bir saldırı olayıdır. Kınamalarla, iyi temennilerle geçiştirilebilecek sıradan bir saldırı değil bu. Bu, çürümüşlüğün, kokuşmuşluğun, laçkalığın ta kendisidir.   Mecliste grup toplantılarının içeriğini halktan gizlemek için gündem değiştirme planıydı belki bu. Belki de birilerinin birilerine gözdağı verme çabası. Belki de şeytanın aklına bile gelmeyecek bir başka tuzak. Nedeni ne olursa olsun ileri demokrasilerde(!) olmaması gereken şeyler bunlar. İleriyi bir kenara bırakalım normal demokrasilerde bile asla olmaması gereken şeyler. Tek kelimeyle çağ dışı, insanlıktan öte, çirkin! Umarım altından başka çapanoğlu çıkmaz. Yerel seçimler arifesinde böyle olayların olabileceği iddiaları atılmıştı ortaya. Anımsarsınız.Gökçek ekranlarda, gazetelerde kainliklerde bulunuyordu. CHP’nin büyük şehir adayı Yavaş da ciddi duyumlar aldığını , önlem alınması gerektiğini söylüyordu. Seçim öncesi planlananların, seçim sonrası uygulanması mıdır bunlar yoksa. Öyleyse vah bu memleketin haline! Kılıçdaroğlu’nu merak ettim; gruptaki konuşmasını dinledim ekranlardan. Oldukça soğukkanlıydı..Kürsüde esip gürlemedi. Aklı başında liderlere yaraşır bir duruş sergiledi.Kendisini ayakta alkışlayan partililerini sakin ve sağduyulu olmaya davet etti; kışkırtmadı. CHP’nin kuruluşundan bu yana, bu tür olaylarla çok karşılaştığını, kimseye pabuç bırakmadığını, boyun eğmediğini, korkmadığını ve hiçbir zaman da korkmayacağını anlattı önce. Sonra sanki hiçbir şey olmamış gibi geride bırakılan yerel seçimleri değerlendirdi. Ona göre bu seçimler Cumhuriyet tarihimizin en şaibeli seçimleriydi. Her şeye rağmen CHP iktidara yürüyordu ve iktidar olacaktı mutlaka.   Bu çirkin olay ya Erdoğan’ın başına gelseydi diye düşündüm sonra. Ne diyeyim; Allah korusun!
Ekleme Tarihi: 09 Nisan 2014 - Çarşamba

Çirkin Saldırı

Adı, o ya da bu.
Memleketi, orası ya da burası.
Bunları şimdilik bir kenara bırakalım da şunu düşünelim:
Bu adam, oraya nasıl girdi?
Yol geçen hanı mı orası!
Orası koskoca Türkiye Büyük Millet Meclisi.
Her önüne gelen, elini kolunu sallayarak içeri girebiliyorsa böyle vah o meclisin haline.

Biri meclise giriyor, ana muhalefet partisi liderinin yolunu kesiyor ve onu yumrukluyor.
Kim o biri? Tek mi; arkasında birileri daha var mı; oraya nasıl girdi?
Öyle ya da böyle ,bu soruların yanıtları er ya da geç ortaya çıkar; çıkacaktır.Ama bugün, ama yarın, ama ertesi gün. Ama çıkacaktır mutlaka.
 
Şimdilik ortada olan , asla olmaması gereken çirkin bir saldırı olayıdır.
Kınamalarla, iyi temennilerle geçiştirilebilecek sıradan bir saldırı değil bu.
Bu, çürümüşlüğün, kokuşmuşluğun, laçkalığın ta kendisidir.


 
Mecliste grup toplantılarının içeriğini halktan gizlemek için gündem değiştirme planıydı belki bu. Belki de birilerinin birilerine gözdağı verme çabası. Belki de şeytanın aklına bile gelmeyecek bir başka tuzak.
Nedeni ne olursa olsun ileri demokrasilerde(!) olmaması gereken şeyler bunlar. İleriyi bir kenara bırakalım normal demokrasilerde bile asla olmaması gereken şeyler.
Tek kelimeyle çağ dışı, insanlıktan öte, çirkin!
Umarım altından başka çapanoğlu çıkmaz.
Yerel seçimler arifesinde böyle olayların olabileceği iddiaları atılmıştı ortaya. Anımsarsınız.Gökçek ekranlarda, gazetelerde kainliklerde bulunuyordu. CHP’nin büyük şehir adayı Yavaş da ciddi duyumlar aldığını , önlem alınması gerektiğini söylüyordu.
Seçim öncesi planlananların, seçim sonrası uygulanması mıdır bunlar yoksa.
Öyleyse vah bu memleketin haline!
Kılıçdaroğlu’nu merak ettim; gruptaki konuşmasını dinledim ekranlardan.
Oldukça soğukkanlıydı..Kürsüde esip gürlemedi. Aklı başında liderlere yaraşır bir duruş sergiledi.Kendisini ayakta alkışlayan partililerini sakin ve sağduyulu olmaya davet etti; kışkırtmadı. CHP’nin kuruluşundan bu yana, bu tür olaylarla çok karşılaştığını, kimseye pabuç bırakmadığını, boyun eğmediğini, korkmadığını ve hiçbir zaman da korkmayacağını anlattı önce. Sonra sanki hiçbir şey olmamış gibi geride bırakılan yerel seçimleri değerlendirdi.
Ona göre bu seçimler Cumhuriyet tarihimizin en şaibeli seçimleriydi.
Her şeye rağmen CHP iktidara yürüyordu ve iktidar olacaktı mutlaka.
 
Bu çirkin olay ya Erdoğan’ın başına gelseydi diye düşündüm sonra.
Ne diyeyim; Allah korusun!
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.