Müzikse müzik, şiirse şiir. Arayıp da bulamadığımız bir yer. Denizde ufka yelken açmış bir gemideyiz. Süzülen bir kuğuda başka bir deyişle. Öyle yani.Şafağı nerede karşılayacağımız bilinmiyorum. Ama biliyorum ki ben; sen, şimdi burada, yanımda olmalıydın. Yasemin kokmalıydı dört bi yan.Türküler söylemeliydin bana. Ben sana şiirler okumalıydım. Bizim olmalıydı bu gece.
Hayır, hayır öyle değil.Bambaşka. İçi sevda dolu,sen dolu, yaşamak dolu yani!
Yani, okunan her şiirde sen; denizde, yıldızlarda, ayda sen…
Konuşmuştuk oysa: Aramızda dağlar var. Başı dumanlı, karlı dağlar. Kim bilir benim bilemediğim daha neler neler.
Olsun varsın. Bir tatlı bakışla, gülüşle, düşle yaşayabilmesini de bilmeli insan. Bilmeli. Ama öyle, ama böyle.. “ yaşamak güzel şey be kardeşim “ demiyor mu şair. Diyor. Öyleyse…
Öyleyse. Düşlerde öpüşmek de, sevişmek de güzel olmalı.
Gönül ferman dinlemezmiş. Miş. Dinler. Sarılıp yatmayınca sevda baştan gitmezmiş. Miş. Gider.
Ben giderim, adım kalır. Kalacak tabii. Yüreği kocaman olanların adı kalmalı. Deli dolu, yürekten ve de karşılıksız sevenlerin adı.
Neyse. Şimdi bugün, bu gece, bu masada, yanımda olmalıydın sen de.
Bilmez miyim; bilirim. Arada dağlar. Başı dumanlı, karlı dağlar var. Kim bilir benim bilmediğim daha neler neler var.
Karşımda endamı baş döndüren, ipince, sarışın, esmer, çilli bir dolu dünya güzeli…
Güzel de…
De’si var işte.
Bu işin yarını da var ama, ertesi günü de.
Çok değil, en fazla üç gün sonra. Nasılsa, aynı masada, sen ve ben…
Daha daha?
İyilik sağlık.
Sonra bu gece, bu yazdıklarımı okuyacağım sana.
Her sözcüğün altında bir şeyler arayarak dinleyeceksin beni. Her cümleden bir başka anlam çıkararak.
Sonra güleceksin ağız dolusu.
Gül.
Benim de istediğim o değil mi zaten.
Teşekkür edeceksin sonra; çok çok.
Hiç gereği yok
Ben, onun için yazmadım ki bu yazı . Kendiliğinden, yüreğimden akıverdi işte . Hepsi bu.
Ben teşekkür ederim.
Teşekkürler
Müzikse müzik, şiirse şiir. Arayıp da bulamadığımız bir yer. Denizde ufka yelken açmış bir gemideyiz. Süzülen bir kuğuda başka bir deyişle. Öyle yani.Şafağı nerede karşılayacağımız bilinmiyorum. Ama biliyorum ki ben; sen, şimdi burada, yanımda olmalıydın. Yasemin kokmalıydı dört bi yan.Türküler söylemeliydin bana. Ben sana şiirler okumalıydım. Bizim olmalıydı bu gece.Hayır, hayır öyle değil.Bambaşka. İçi sevda dolu,sen dolu, yaşamak dolu yani!Yani, okunan her şiirde sen; denizde, yıldızlarda, ayda sen…Konuşmuştuk oysa: Aramızda dağlar var. Başı dumanlı, karlı dağlar. Kim bilir benim bilemediğim daha neler neler.Olsun varsın. Bir tatlı bakışla, gülüşle, düşle yaşayabilmesini de bilmeli insan. Bilmeli. Ama öyle, ama böyle.. “ yaşamak güzel şey be kardeşim “ demiyor mu şair. Diyor. Öyleyse…Öyleyse. Düşlerde öpüşmek de, sevişmek de güzel olmalı.Gönül ferman dinlemezmiş. Miş. Dinler. Sarılıp yatmayınca sevda baştan gitmezmiş. Miş. Gider.Ben giderim, adım kalır. Kalacak tabii. Yüreği kocaman olanların adı kalmalı. Deli dolu, yürekten ve de karşılıksız sevenlerin adı. Neyse. Şimdi bugün, bu gece, bu masada, yanımda olmalıydın sen de.Bilmez miyim; bilirim. Arada dağlar. Başı dumanlı, karlı dağlar var. Kim bilir benim bilmediğim daha neler neler var.Karşımda endamı baş döndüren, ipince, sarışın, esmer, çilli bir dolu dünya güzeli…Güzel de…De’si var işte.Bu işin yarını da var ama, ertesi günü de.Çok değil, en fazla üç gün sonra. Nasılsa, aynı masada, sen ve ben…Daha daha?İyilik sağlık.Sonra bu gece, bu yazdıklarımı okuyacağım sana.Her sözcüğün altında bir şeyler arayarak dinleyeceksin beni. Her cümleden bir başka anlam çıkararak.Sonra güleceksin ağız dolusu.Gül. Benim de istediğim o değil mi zaten.Teşekkür edeceksin sonra; çok çok.Hiç gereği yokBen, onun için yazmadım ki bu yazı . Kendiliğinden, yüreğimden akıverdi işte . Hepsi bu.Ben teşekkür ederim.
Ekleme
Tarihi: 09 Nisan 2013 - Salı
Teşekkürler
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.