‘Bir Şehrin Markalaşması İçin Mutabakat Şart’

Güncel 10.02.2024 - 22:24, Güncelleme: 11.02.2024 - 15:10
 

‘Bir Şehrin Markalaşması İçin Mutabakat Şart’

Şehir Marka Stratejisti Prof. Dr. Mehmet Cihan Yavuz, bir şehrin markalaşması için tüm dinamiklerin birlikte düşünerek ortak karar vermesi gerektiğine yani mutabakatın şart olduğuna dikkat çekti.

Mersin İstişare Kulübü (MİK) tarafından düzenlenen toplantıda, kentin marka haline gelmesi için yapılması gerekenler masaya yatırıldı. “Kentlerin Markalaşması” konusunda Çukurova Üniversitesi Turizm İşletmeciliği Bölümünden Şehir Marka Stratejisti Prof. Dr. Mehmet Cihan Yavuz’un bir sunum gerçekleştirdiği toplantının  Moderatörlüğünü Anadolu Yatırım Danışmanları Derneği (AYDD) Yönetim Kurulu Başkanı ve Mersin İstişare Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı Ferudun Gündüz yaptı.Toplantıya MİK üyelerinin yanısıra Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit de katıldı. Açılış konuşmasını gerçekleştiren  Ferudun Gündüz, “Yerel yöneticilerin kentin markalaşması konusunda ciddi bir bilgi ve kültürün oluşması gerektiğine inanıyorum. Mersin Doğu Akdeniz havzasında Türkiye’nin nadide illerinden birisi ama kendisini tanıtamadığı için yeterince yerli ve yabancı turist ve yatırımcı çekemediği kanaatindeyim. Dolayısıyla bunun giderilmesi için bir markalaşma kültürünün oluşturulması lazım. Bu konuda yıllar öne 2015 yılında Mersin Ekonomi Platformu olarak iki tane çalıştay yapmış ve çoban ateşini yakmıştık. O zamanki Belediye Başkanımız Burhanettin Kocamaz konuya sahip çıktı ve çok katkı sağladı. Dönemin Valisi Özdemir Çakacak ve diğer kent bürokratları ile STK’lar büyük ilgi göstermişti. Yapılan çalışmalar sonraki süreçte ilerleyemedi.Buna asıl sahip çıkması gereken Büyükşehir Belediye başkanı ve belki vali, bürokratlar yada kent aydınları.Belki bunu tekrar burada canlandırma şansı olacak. Küçük bir milat olabilir.”dedi. Markalaşmak isteyen kentlerde öncelikle nüfus ve ekonomik projeksiyonlarının belirlenmesi ve hangi alanda gelişim sağlayacağının netleştirilmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Mehmet Cihan Yavuz, planlama olmadan markalaşmadan söz edilemeyeceğine dikkat çekerek, imar konusunun hayati önem taşıdığını söyledi. “Markalaşmada mutabakat yani ortak akıl şart” Şehir Marka Stratejisti Prof. Dr. Mehmet Cihan Yavuz, markalaşmanın uzun vadeli bir konu olduğunu söyledi. Hedefe belirli bir plan ve uygun teknikle ulaşılabileceğini vurgulayarak, şehrin markalaşması için tüm dinamiklerin birlikte düşünerek ortak karar vermesi gerektiğine işaret eden Yavuz, “Tasarım kararlarında mutlaka mutabakat yani ortak akıl gerekiyor. Aksi halde başlayabilirsiniz ama sonuç alınamaz. Kent markalaştırma projelerini münferit projelerden ayıran fark budur. Mutabakat şart. Ortak hayal için ortak doğrularda buluşmak lazım. Markanın birinci boyutu ticaret ikinci boyutu da itibardır.” dedi. Konunun bir de tasarım boyutu hakkında açıklamalarda bulunan Yavuz, sunumunu katılımcılarla birlikte interaktif bir biçimde sürdürdü. Markalama konusunda yapılan yanlış anlaşılmalara değinen Yavuz” Diyarbakır’ın karpuzu var. Anamur’un muzu var. Ama kimse karpuz almak için Diyarbakır‘a gitmez. İnsanlar ya bir tanıdığı vardır ve oraya gider ya da tarihi ve turistik yerleri için oraya gider. Örneğin Göreme’yi görmek ve fotoğraf çektirmek için gidebilirsiniz. Yani ürünü ne için istediğiniz çok önemlidir. Turizm için istiyorsanız bunu turizm ürünü haline dönüştürmeniz lazım” dedi Prof. Dr. Mehmet Cihan Yavuz, markayı ekonomik kalkınma ve gelişme ile şekillendirilmesi gerektiğini ifade etti. “Kent markalaşması, kentsel kalkınmayla ilgili” Yavuz,  Avrupa metropollerinden örnekler vererek, markalaşmada şehir planlaması ve imar çalışmalarının büyük önem taşıdığını dile getiren Prof. Dr. Mehmet Cihan Yavuz, çarpık yapılaşmanın önlenebilmesi için belediyelerin proaktif yaklaşmalarına ihtiyaç duyulduğunu aktardı. Belirlenecek politikalarla en az 5 yıllık bir planlamanın yapılması gerektiğini kaydeden Yavuz, “Bölgenin nüfus ve ekonomik projeksiyonlarının ortaya konulması, tarım, turizm, sağlık gibi alanların hangisinde gelişim sağlanacağının belirlenmesi gerekli. İmar konusu hayati derecede öneme sahip. Planlama olmadan markalaşmadan söz edemeyiz. Kent markalaşması, kentsel kalkınmayla ilgilidir. İktisadi bir kavram olan kalkınma, büyümeden farklıdır. Yapılaşmanın artması büyümeyi sağlayabilir ama kalkınmada insani bir takım kriterlerin karşılanması şartı vardır. Markayı ekonomik kalkınma ya da gelişmeyle ilişkilendiriyorum. Aksi halde yapılacak çalışmalar ticari bir yaklaşımdan öteye geçemez” diye konuştu. “Markalaşma tasarım boyutu ve uygulama kısmı ile incelenmelidir.” Markalaşmanın başlayabilmesi için bir yöneticiye ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Yavuz, “İşin ortak mutabakatla yapılması gereken kısmı olan  stratejik planlama için yönetim şart. Bu işi yönetemezsek kendi kendine ilerler. Bugüne kadar olduğu gibi. Öncelikle bu işin b.r sahibi olmalı. Sahibi olmayan bir iş yürümez. Bu iş valilik, belediyeler hatta odalar içindeki memur mantığı ile yürümez. Olaya profesyonel bakmak lazım. Büyük şirketlerin Ceo’su var. Kendisine hedefi söylersiniz. O hedefe ulaşırsa tekrar çalışırsınız ulaşamazsa devam etmezsiniz. Bu mantıkla bakmak lazım. Biz bunu Adana’da yapamadık. Bunu başarırsanız bir sonraki aşama ürünü hangi alanda kullanacağınızdır. Markalaşma mümkündür. Uzun vadeli bir iştir. Ticari markalamadan farklıdır.Çünkü kentin kalkınması ile alakalıdır. Kentin hem olumlu kalkınmasını hem de itibar kazanmasını sağlar. İki boyutuyla incelemek gerekir. Tasarım boyutu ve uygulama kısmı ile incelenmelidir. Tasarım kısmında ortak mutabık kalınması gerekir. Mutabık kalınan konuları sonuca ulaştırmak için de tutarlı davranış gerektirir. Bunun için özel bir yönetim sistemini çalıştırmak gereklidir.Başka türlü sonuca ulaşamayız. Ayrıca bu uzun süreçli bir yoldur ve iyi bir bütçeleme yapılması gerekmektedir.”dedi. "Yenişehir’de kentsel dönüşüm başlıyor" Sorumluluk bölgesindeki imar çalışmalarıyla ilgili bilgiler veren Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit ise Eğriçam Mahallesi’nde başlatılacak kentsel dönüşüm projesi için planların yapıldığını bildirdi. Kenti yenileme ve güvenli binalar yapma konusunda iki türlü dönüşüme ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Abdullah Özyiğit, “GMK Bulvarı ile Adnan Menderes Bulvarı ve hatta bir üstteki bölümde, 50-60 yıl önce inşaatının nasıl yapıldığını, hangi malzemelerin kullanıldığını bilmediğimiz alanlarda kentsel dönüşüm yapma zorunluluğumuz var. Çünkü 3’üncü derecede de gözüksek, Adana’da meydana gelecek yüksek şiddetli bir depremin burada yıkıma neden olma ihtimali var. Yaptığımız incelemelerde görüyoruz ki büyük bir felaket bizi bekliyor. Zemin sıvılaşmasından korozyona, kullanılan malzemenin kalitesi ve niteliğine kadar bir çok husus bizi bekliyor” diye konuştu. Özyiğit konuşmasının devamında Yenişehir Belediyesi olarak markalaşma adına yapılan çalışmaları anlattı.    
Şehir Marka Stratejisti Prof. Dr. Mehmet Cihan Yavuz, bir şehrin markalaşması için tüm dinamiklerin birlikte düşünerek ortak karar vermesi gerektiğine yani mutabakatın şart olduğuna dikkat çekti.

Mersin İstişare Kulübü (MİK) tarafından düzenlenen toplantıda, kentin marka haline gelmesi için yapılması gerekenler masaya yatırıldı. “Kentlerin Markalaşması” konusunda Çukurova Üniversitesi Turizm İşletmeciliği Bölümünden Şehir Marka Stratejisti Prof. Dr. Mehmet Cihan Yavuz’un bir sunum gerçekleştirdiği toplantının  Moderatörlüğünü Anadolu Yatırım Danışmanları Derneği (AYDD) Yönetim Kurulu Başkanı ve Mersin İstişare Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı Ferudun Gündüz yaptı.Toplantıya MİK üyelerinin yanısıra Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit de katıldı.

Açılış konuşmasını gerçekleştiren  Ferudun Gündüz, “Yerel yöneticilerin kentin markalaşması konusunda ciddi bir bilgi ve kültürün oluşması gerektiğine inanıyorum. Mersin Doğu Akdeniz havzasında Türkiye’nin nadide illerinden birisi ama kendisini tanıtamadığı için yeterince yerli ve yabancı turist ve yatırımcı çekemediği kanaatindeyim. Dolayısıyla bunun giderilmesi için bir markalaşma kültürünün oluşturulması lazım. Bu konuda yıllar öne 2015 yılında Mersin Ekonomi Platformu olarak iki tane çalıştay yapmış ve çoban ateşini yakmıştık. O zamanki Belediye Başkanımız Burhanettin Kocamaz konuya sahip çıktı ve çok katkı sağladı. Dönemin Valisi Özdemir Çakacak ve diğer kent bürokratları ile STK’lar büyük ilgi göstermişti. Yapılan çalışmalar sonraki süreçte ilerleyemedi.Buna asıl sahip çıkması gereken Büyükşehir Belediye başkanı ve belki vali, bürokratlar yada kent aydınları.Belki bunu tekrar burada canlandırma şansı olacak. Küçük bir milat olabilir.”dedi.

Markalaşmak isteyen kentlerde öncelikle nüfus ve ekonomik projeksiyonlarının belirlenmesi ve hangi alanda gelişim sağlayacağının netleştirilmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Mehmet Cihan Yavuz, planlama olmadan markalaşmadan söz edilemeyeceğine dikkat çekerek, imar konusunun hayati önem taşıdığını söyledi.

“Markalaşmada mutabakat yani ortak akıl şart”

Şehir Marka Stratejisti Prof. Dr. Mehmet Cihan Yavuz, markalaşmanın uzun vadeli bir konu olduğunu söyledi. Hedefe belirli bir plan ve uygun teknikle ulaşılabileceğini vurgulayarak, şehrin markalaşması için tüm dinamiklerin birlikte düşünerek ortak karar vermesi gerektiğine işaret eden Yavuz, “Tasarım kararlarında mutlaka mutabakat yani ortak akıl gerekiyor. Aksi halde başlayabilirsiniz ama sonuç alınamaz. Kent markalaştırma projelerini münferit projelerden ayıran fark budur. Mutabakat şart. Ortak hayal için ortak doğrularda buluşmak lazım. Markanın birinci boyutu ticaret ikinci boyutu da itibardır.” dedi.

Konunun bir de tasarım boyutu hakkında açıklamalarda bulunan Yavuz, sunumunu katılımcılarla birlikte interaktif bir biçimde sürdürdü.

Markalama konusunda yapılan yanlış anlaşılmalara değinen Yavuz” Diyarbakır’ın karpuzu var. Anamur’un muzu var. Ama kimse karpuz almak için Diyarbakır‘a gitmez. İnsanlar ya bir tanıdığı vardır ve oraya gider ya da tarihi ve turistik yerleri için oraya gider. Örneğin Göreme’yi görmek ve fotoğraf çektirmek için gidebilirsiniz. Yani ürünü ne için istediğiniz çok önemlidir. Turizm için istiyorsanız bunu turizm ürünü haline dönüştürmeniz lazım” dedi

Prof. Dr. Mehmet Cihan Yavuz, markayı ekonomik kalkınma ve gelişme ile şekillendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Kent markalaşması, kentsel kalkınmayla ilgili”

Yavuz,  Avrupa metropollerinden örnekler vererek, markalaşmada şehir planlaması ve imar çalışmalarının büyük önem taşıdığını dile getiren Prof. Dr. Mehmet Cihan Yavuz, çarpık yapılaşmanın önlenebilmesi için belediyelerin proaktif yaklaşmalarına ihtiyaç duyulduğunu aktardı. Belirlenecek politikalarla en az 5 yıllık bir planlamanın yapılması gerektiğini kaydeden Yavuz, “Bölgenin nüfus ve ekonomik projeksiyonlarının ortaya konulması, tarım, turizm, sağlık gibi alanların hangisinde gelişim sağlanacağının belirlenmesi gerekli. İmar konusu hayati derecede öneme sahip. Planlama olmadan markalaşmadan söz edemeyiz. Kent markalaşması, kentsel kalkınmayla ilgilidir. İktisadi bir kavram olan kalkınma, büyümeden farklıdır. Yapılaşmanın artması büyümeyi sağlayabilir ama kalkınmada insani bir takım kriterlerin karşılanması şartı vardır. Markayı ekonomik kalkınma ya da gelişmeyle ilişkilendiriyorum. Aksi halde yapılacak çalışmalar ticari bir yaklaşımdan öteye geçemez” diye konuştu.

“Markalaşma tasarım boyutu ve uygulama kısmı ile incelenmelidir.”

Markalaşmanın başlayabilmesi için bir yöneticiye ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Yavuz, “İşin ortak mutabakatla yapılması gereken kısmı olan  stratejik planlama için yönetim şart. Bu işi yönetemezsek kendi kendine ilerler. Bugüne kadar olduğu gibi. Öncelikle bu işin b.r sahibi olmalı. Sahibi olmayan bir iş yürümez. Bu iş valilik, belediyeler hatta odalar içindeki memur mantığı ile yürümez. Olaya profesyonel bakmak lazım. Büyük şirketlerin Ceo’su var. Kendisine hedefi söylersiniz. O hedefe ulaşırsa tekrar çalışırsınız ulaşamazsa devam etmezsiniz. Bu mantıkla bakmak lazım. Biz bunu Adana’da yapamadık. Bunu başarırsanız bir sonraki aşama ürünü hangi alanda kullanacağınızdır. Markalaşma mümkündür. Uzun vadeli bir iştir. Ticari markalamadan farklıdır.Çünkü kentin kalkınması ile alakalıdır. Kentin hem olumlu kalkınmasını hem de itibar kazanmasını sağlar. İki boyutuyla incelemek gerekir. Tasarım boyutu ve uygulama kısmı ile incelenmelidir. Tasarım kısmında ortak mutabık kalınması gerekir. Mutabık kalınan konuları sonuca ulaştırmak için de tutarlı davranış gerektirir. Bunun için özel bir yönetim sistemini çalıştırmak gereklidir.Başka türlü sonuca ulaşamayız. Ayrıca bu uzun süreçli bir yoldur ve iyi bir bütçeleme yapılması gerekmektedir.”dedi.

"Yenişehir’de kentsel dönüşüm başlıyor"

Sorumluluk bölgesindeki imar çalışmalarıyla ilgili bilgiler veren Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit ise Eğriçam Mahallesi’nde başlatılacak kentsel dönüşüm projesi için planların yapıldığını bildirdi. Kenti yenileme ve güvenli binalar yapma konusunda iki türlü dönüşüme ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Abdullah Özyiğit, “GMK Bulvarı ile Adnan Menderes Bulvarı ve hatta bir üstteki bölümde, 50-60 yıl önce inşaatının nasıl yapıldığını, hangi malzemelerin kullanıldığını bilmediğimiz alanlarda kentsel dönüşüm yapma zorunluluğumuz var. Çünkü 3’üncü derecede de gözüksek, Adana’da meydana gelecek yüksek şiddetli bir depremin burada yıkıma neden olma ihtimali var. Yaptığımız incelemelerde görüyoruz ki büyük bir felaket bizi bekliyor. Zemin sıvılaşmasından korozyona, kullanılan malzemenin kalitesi ve niteliğine kadar bir çok husus bizi bekliyor” diye konuştu.

Özyiğit konuşmasının devamında Yenişehir Belediyesi olarak markalaşma adına yapılan çalışmaları anlattı.

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve inovatifhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.