Özdemir ‘Türkiye ekonomisi 4.5 büyürken tarım yüzde 0,2 küçüldü’

Programda Özdemir, tarım ve gıda sektörünü değerlendirdi. Tüm sektörler büyürken, tarım yüzde 0,2 küçüldü Türkiye ekonomisi 2023’te yüzde 4,5 büyüdüğünü ifade eden Özdemir, “Büyürken, tarım sektörü yüzde 0,2 küçüldü.Tarım sektörü yıllık bazda son 3 yılın ikisinde küçüldü. 2022 de Türkiye ekonomisi 5.6 büyürken, tarımda bu oran yüzde 1,3 oldu. Bu büyüme olayının Tarım Bakanlığının ve hükümetin de strateji olarak ele alması gerekiyor. Tarımın bu ülke için önemi çok büyüktür. Pandemi süreci, İklim değişikliği, Kuraklık, Su kısıtı ve Rusya-Ukrayna savaşı  gibi olumsuzluklar tarımda sektörün küçülmesine yol açmıştır. Bu sebeple tarıma ayrılan kaynağın arttırılması lazımdır. Tarım sektöründe çalışan kişilerin aş ortalaması 55. Gençlerin bu sektöre ilgisinin arttırılması lazım. Üretimde sıçrama yaratılmasına en çok ihtiyaç olan bir süreçten geçmekteyiz. Bu olumsuz tablonun tersine dönmesi en büyük arzumuzdur. Unutmayalım ki tarımın bir çok politikaları mevcut. Bu politikaların uygulanmasıyla önce kendimize yetecek daha sonra da ihraç edecek konuma gelmemiz gerekmektedir.”dedi "İşlenmeyen veya nadasa bırakılan araziler tarımsal üretime kazandırılacak" “Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesinin Desteklenmesine” ilişkin karar yayınlandığını belirten Özdemir, “ 2024 yılı için destekler hibe şeklinde olup proje bedelinin azami yüzde 75’i olarak verilecektir.Ülkemizde 202 milyon dekar işlenen tarım alanları var. 30 milyon dekar nadas alanı ve 20-25 milyon dekar da atıl alan var. Tarımın bir güvenlik unsuru olarak ele alınması gerektiğini belirten Özdemir, “ Tarım enerji ve savunma sanayisi kadar önemli sektördür.Bugün dünyada tarım ve gıdanın önemi giderek artıyor ve gittikçe daha da artacaktır.Tarım bakanlığı yıllardır söylediğimiz bir uygulamayı çok güzel bir şekilde uygulamaya koymuştur. İşlenmeyen veya nadasa bırakılan araziler tarımsal üretime kazandırılacak.Bu karar üretimi artırarak ithalata bağımlılığın azaltılması açısından oldukça isabetlidir.Tarıma yeniden bir ivme kazandıracak ve üreticiye mutlu bir gelecek sağlayabilecek noktaya getirilmelidir. Umarım bu ekilebilir arazilerin tekrar tarıma kazandırılması için bir fırsat olur. Yüzde 75 destek oranı çok güzel bir orandır. Çiftçilerimizin projelerini hazırlayarak gerekli gayreti göstersinler. Bu onlara sağlanan bir avantajdır.”dedi  "Nadas alanlarına bakliyat ekin " Hububat, bakliyat ve yağlı tohumlu bitkilerin üretiminin geliştirilmesi de yine destek kapsamında yer aldığını belirten Özdemir " Her üç ürün grubunda ülke olarak kendi kendimize yetemiyoruz. Hububatta yeterlilik oranımız yüzde 80, bakliyatta yüzde 83 ve ayçiçeğinde yüzde 60. Bu karar amacına ulaşırsa, net ithalatçı olduğumuz hububat, bakliyat ve yağlı tohumlu bitkilerde dışa bağımlılığımız azalma sürecine girecektir. Bakliyat hem zenginin hem fakirin yemeğidir. 1 kilo et ile üç kişi yemek yiyebiliyorken nohut yada fasulye  18 porsiyon yemek çıkmaktadır.Bunun proteini etle aynı orandadır. Lif bakımından zengin olan bu ürünler kalp ve damar hastalıklarına iyi gelmektedir.Ayrıca bu ürünler toprağı gübre bakımından zenginleştiriyor. O yüzden nadas alanlarına bakliyat ekin diyoruz.Hem toprak hem de çiftçi zenginleşsin.” Dedi Özdemir, iklim değişikliğinden dolayı olumsuz etkilenen çiftçilere cansuyu gelecek yardımların verilmesi gerektiğini söyledi.